Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/876 E. 2019/136 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/876 Esas
KARAR NO : 2019/136

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 25/07/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından İstanbul Anadolu —————.İcra Müdürlüğü’nün 2008/10052 Esas sayılı dosya numarasıyla 15.750,00 TL bedelli çekin ödenmemesi sebebiyle borçlular ———– ve ——————————— aleyhine icra takibi başlatıldığını, bu icra dosyasındaki borçluları hiç tanımayan, borçlu şirketlerle alakası olmayan müvekkili …’in sözde şirketi olan ————————- yetkilisi diye araştırma yapan davalı tarafın müvekkilinin annesi ve babasına yani … ve …’e 89/1, 89/2 ve 89/3 göndererek borçlu sıfatıyla iş bu icrasına eklettiğini, müvekkillerinin yazın köyde kışın İstanbul’da yaşadıkları için gelen tebligatlardan haberleri olmadığını, itiraz edemediklerini, müvekkili …’in 2007 yılında kimliğini kaybettiğini, müvekkili adına yine İstanbul Anadolu ———.İcra Müdürlüğü’nün 2008/4151 Esas sayılı dosyasındaki 2 adet çekteki yine ———– şirketine ortak olarak gösterilerek müvekkilinin borçlu kılındığını, müvekkilinin imzaları ile diğer resmi evraklardaki imzaların farklı olduğunu, çünkü iki icra takibindeki çeklerin keşidecisi olan ————————–adına atılmış imzaların müvekkiline ait olmadığını iddia ederek müvekkillerinin davalı şirkete borçlu olmadıklarının tespiti ile maaş haczi nedeniyle müvekkili …’in maaşından kesilen 300,00 TL nin ödeme gününden işleyecek reeskont faizi ile istirdatına karar verilmesini, davalının haksız ve kötüniyetli takip yapmış olması nedeniyle 15.750,00 TL inn %40 ından aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatın yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
Davacılar vekili 29/01/2019 tarihli dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanlarında, davalı taraf ile anlaşma sağladıklarını, davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve ücreti vekalet taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
Davalı vekili 09/02/2019 tarihli dilekçesinde davacı taraf ile anlaşma sağladıklarını, yargılama gideri ve ücreti vekalet taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davadan feragat HMK nun 307. ve devamı maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. Davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın HMK 307. Maddesi gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL’nin başlangıçta yatırılan 268,98 TL’den mahsubu ile 224,58 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
4-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.