Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/872 E. 2021/703 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/872 Esas
KARAR NO : 2021/703

DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ : 24/07/2018
KARAR TARİHİ : 01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında imzalanan sipariş sözleşmeleri uyarınca, sipariş sözleşmesine konu ———-hususunda anlaşılmış olup, sözleşmeye konu bir kısım ürünlerin sözleşmeye uygun bir şekilde satışının ve montajının yapılmadığını, sipariş sözleşmesine konu ürünlerden —–davalı şirket tarafından yanlış getirilmiş olduğunu, davalı şirket çalışanları tarafından düzenlenen 11.05.2018 tarihli teknik servis formunda bu hususun tespit edilerek bu ürünlerin davalı şirket tarafından iade alındığı ve bu ürünlerin iade alındığı davalı şirket temsilcisi ile yapılan e-mail yazışmalarından da anlaşılacağı üzere davalı şirketin de kabulünde olduğunu, ayrıca sipariş sözleşmesine konu —– tarafından yapılmadığını, müvekkili şirkete teslim — sipariş sözleşmesine aykırı bir şekilde yanlış olarak teslimatının gerçekleştirilmiş olduğunu, sipariş sözleşmesine konu ürünlerdeki ayıplardan kaynaklı olarak davalı şirket temsilcisi ile yapılan — sonuç alınamaması üzerine, Beyoğlu—. Noterliği’nin ———-yevmiye numaralı ihtarnamesi düzenlemek suretiyle davalı şirkete sipariş sözleşmesine —– yapılması, yanlış olarak teslim edilen —————- sözleşmesine uygun bir şekilde değiştirilmesi ve —— bedelinin müvekkil şirkete ödenmesi yönünde ihtarda bulunulduğunu, sipariş sözleşmesindeki ayıplı ürünlerin tespiti amacıyla İstanbul Anadolu –. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ——- Değişik İş sayılı dosyasında yapılan delil tespitinde; bilirkişiler tarafından 16.06.2018 tarihinde bu hususta bilirkişi raporunun düzenlenmiş olduğunu, bilirkişi raporunda ——— olmadığı firmanın — olduğu, ————————- edilmemiş halde müvekkil şirkette mevcut olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından sipariş sözleşmesine konu ürün bedelleri tamamen ödenerek müvekkili şirket bu sipariş sözleşmeden kaynaklı bedel ödeme yükümlülüğünü eksiksiz bir şekilde yerine getirilmiş olduğunu, bu doğrultuda; sipariş sözleşmesine konu bir kısım üründen kaynaklı olarak davalı şirket tarafından ayıplı bir satışın gerçekleştirilmiş olduğunu, ayıplı ürünlere ilişkin davalı şirkete ihtarda bulunulduğunu, müvekkili şirket tarafından sipariş sözleşmesine konu ürün bedellerin tümünün müvekkili şirket tarafından ödenmiş olduğunun göz önüne alınarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu ayıplı ürünlerden kaynaklı olarak bu ürünlerin müvekkili şirket tarafından geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönülmesini belirterek davanın kabulüne, dava konusu ayıplı ürünlerden kaynaklı olarak, müvekkili şirketin — hazır olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirketle yapmış olduğu sözleşmeden dönülmesine, dava konusu ayıplı ürünlerin bedeli olan şimdilik 26.710,00 TL’nin davalı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı firma ile 21/04/2018 tarihinde davacının, ———, incelediği ve beğendiği ürünlerden oluşan sipariş formu düzenlediğini ve davacının siparişlerinin sipariş formuna uygun şekilde hazırlandığını, 12/05/2018 tarihinde davacının belirttiği adrese gidilip kurulumunun yapılacağı konusunda anlaşıldığını, ancak müvekkili firmanın uygulamakta —– yapmadan ürünler mağazadan çıkarılmaz.” denildiğini, hatta bu husus açıkça taraflar arasında düzenlenen ve davacı —– imzasının olduğu sipariş————————- teslimatı yapılmamaktadır. Teslim tarihinde sorun yaşamamak için lütfen ödemenizi yaptığınızdan emin olunuz .” notu düşüldüğünü, açıklama bölümünün hemen altında da ödeme açıklama: başlığı altında ——————— yapılan sözleşmeye göre davacının, tüm bedeli peşin olarak yapacak olmasına rağmen, belirlenen günde ödeme yapmadığını ve bunun yerine çek vermeyi teklif ettiğini, ancak davacı firma henüz kurulum aşamasında olan bir firma olmakla çek hesabını açalı henüz bir hafta olduğunu, Müvekkili firma yetkilileri de henüz bir haftalık çek hesabına sahip olan davacının çeklerinin———- geldiği için çek ile ödeme kabul etmediğini, bu olumsuzluğa rağmen ödemenin bir kısmının çekle yapılmasının kabul edildiğini, ödemede yaşanan davacıdan kaynaklı sorunlar sebebiyle —- bekletildiğini,— edildiğinde de ödeme yapmaktan imtina ettiğini, ödeme konusunda yaşanan sıkıntıdan sonra davacı şirket yetkilisi—– elemanlarına kurulum yaptırmayı bıraktırdığını ve şirket elemanlarını alenen kovduğunu, davacının kendi kusurundan kaynaklı olumsuzluklar yaşandığını —- bıraktırılarak kovulması sonucu — olarak yapılamadığını, Davacının İstanbul Anadolu—. Sulh hukuk Mahkemesini ———– dosyası ile ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırdığını, yapılan bilirkişi incelemesi ve 16.06.2018 tarihli düzenlenen bilirkişi raporunu kabul etmediğini, bilirkişi raporunun sadece davacının talep dilekçesi ile bağlı kalınarak düzenlendiğini, belirterek öncelikle sözleşmeye konu ürünlerde ayıp bulunmamakla davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerinin reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücretine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, dava konusu—— sebebiyle davacı tarafça sözleşmeden dönme ve ürün bedellerinin davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan—– yazılmış, İAA —. Sulh Hukuk Mahkemesini—— sayılı dosyası celp edilmiş, davacı vekili tarafından sunulan 30/06/2021 tarihli dilekçe ile davadan feragat edilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 30/06/2021 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiğini, davalı tarafından sunulan 30/06/2021 tarihli beyan dilekçesi ile davacı ile anlaştıklarını yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığını beyan etmiştir.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Taraf vekillerinin beyanları dikkate alınarak taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
3-Karar harcı 59,30-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 456,15-TL’den mahsubu ile fazla yatırılan 396,85-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.