Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/863 E. 2021/101 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/863 Esas
KARAR NO: 2021/101 Karar
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı taraf arasında satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkili tarafından —- olmak üzere —- hesabına yatırıldığını, keşidecisi —– bedelli bir adet çek ve yine —-bedelli bir adet çekin davalı tarafa — gönderildiğini, —-edildiğini ve çeklerin teslim edilmediğini, satıcı sözleşme konusu—- bu dava tarihine kadar davacıya teslim etmediğini, müvekkili tarafından bedelin ödenmesine karşın, 6 aya yakın zamandır——- müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilinin defeatle davalıyı aramasına rağmen olumlu bir cevap alamadığını, bir süre sonra davalının müvekkilinin telefonlarına dahi bakmadığını, müvekkili için satıcının malı teslim etmesinde artık bir yarar kalmadığını, müvekkilinin başka bir—– almak zorunda kaldığını, müvekkilinin bu sebeple uğradığı zararları tazmin hakkını saklı tuttuğunu, sözleşme uyarınca davalı yana —-yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmeden dönüldüğünü, davalı tarafa gönderilen —çekin ve yatırılan—-müvekkiline gönderilmesinin istenildiğini, ancak yapılan aramalara ve gönderilen ihtarnameye rağmen davalı yanca, müvekkiline çeklerin ve paranın iadesi yapılmadığını, bedeli tam ve eksiksiz olarak ödenen, bedel karşılığında davalı tarafça satış sözleşmesi gereğince yerine getirmesi gereken edimi ifa etmemesi nedeniyle, çeklerin takibe konu edilmesine ilişkin tedbir ve çeklerin bankaya ibrazının önlenmesine ilişkin tedbir konulmasını, zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşme olduğunu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlü olduğunu belirterek mahkemece takdir edilecek teminat bedeli karşılığında, iki adet çeke ait bankaya ibrazının durdurulmasına ve takibe konu edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkili tarafından ödenen —— davalıdan alınarak müvekkile iadesine karar verilmesin, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesine talep ve dava etmiştir .
SAVUNMA :
Davalı usulüne uygun yapılan dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında— ilişkin kurulan sözleşme kapsamında davacı tarafından satış bedeli olarak ödenen toplamda — iadesi ile yine satış bedeli olarak davalıya teslim edilen her biri —- bedelli iki adet çekin davacıya iadesi talebine ilişkindir.
Davacı, taraflar arasında——– satışı hususunda sözleşme imzalandığını bu kapsamda dava dışı ——– bedelli çeklerin verildiğini, davalı tarafça satış bedelinin ödenmesine rağmen sözleşmeye konu forkliftin teslim edilmediğini, davalı tarafından edim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi sebebiyle satış sözleşmesinden dönüldüğünü ve satış bedeli olarak verilen —- iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —– davalıya ait —– celp edilmiş, bilirkişi incelemesi için inceleme günü verilmiş, ancak davacı ve davalı tarafça bilirkişi ücretleri yatırılmadığından inceleme yapılamamış ve dava sonuçlandırılmıştır.
Davacı vekiline dosyaya konu iddiaları yönünden mahkememizin —- numaralı ara kararı gereğince bilirkişi ücretinin yatırılması için davacıya kesin süre verildiği, davacı tarafça verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmadığı bu sebeple dosyaya konu iddiaları yönünden değerlendirilme yapılması gerektiği dikkate alınarak bilirkişi incelemesi için bu sefer davalıya kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde davalı tarafça da bilirkişi ücretinin yatırılmadığı anlaşılmıştır.
HMK 94/3 maddesi gereğince verilen kesin süre içerisinde gerekli işlemin yapılmaması halinde o işlemi yapmaktan vazgeçmiş sayılacağı hüküm altına alındığından davacı tarafça bilirkişi ücretinin verilen kesin süre içerisinde yatırılmaması sebebiyle dosyadaki iddialar yönünden bilirkişi incelemesi yapılması talebinden vazgeçmiş sayılacağının kabulü gerekir. Tüm dosya kapsamı taraf iddia ve savunmaları dikkate alındığında davacının dava konusu iddialarını yöntemince ispat edemediği, davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı, dosya kapsamında davacı iddialarını ispata ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı anlaşıldığından yöntemince ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 153,70-TL harcın mahsubu ile artan 94,40-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/01/2021