Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/800 E. 2020/735 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/800 Esas
KARAR NO : 2020/735

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişkisi kurulduğunu—— edilememesi üzerine davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğünün ———- Sayılı dosya ile takibe başlatıldığını, ancak borçlu davalının borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ettiğini, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında ve dava dilekçesine ek olarak sunulan davalı şirket adına kesilen fatura, sevk irsaliyesi fotokopileri, ———- ve davalı şirket tarafından imzalanan mutabakat mektubundan da anlaşılacağı üzere davalı şirketin 10.058,64 TL müvekkili şirkete borçlu olduğunu, icra takibi öncesi ve sonrasında davalı borçlunun borcunu ödememekte ısrar ettiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla, davanın kabulüne, davalı şirketin vaki itirazının iptali ile takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça sunulan sevk irsaliyesine ve mal teslimine ilişkin iddialara itiraz ettiklerini, yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince malın teslim edildiğinin kabul edilmesi için sevk irsaliyelerini imzalayan kişilerin malı teslim almaya yetkili kişiler olup olmadığının araştırılması gerektiğini, itirazlarının bu kapsamda değerlendirilmesini talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafça müvekkili şirket temerrüde düşürülmeden faiz talep edilemeyeceğini, temerrüt şartları oluşmadığından faiz taleplerinin reddinin gerektiğini, davanın tüm talepler yönünden reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, fatura alacağı nedeniyle İİK 67. maddesi kapsamında açılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalı faturaların gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacı tarafça sunulan irsaliye ve mal teslimine ilişkin iddialara itiraz ettiklerini, malı teslim alan kişilerin yetkili olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, İstanbul Anadolu ——-.İcra Müdürlüğünün ———-sayılı icra dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, ilgili —— müzekkere yazılarak taraf şirketlerin ———kayıtları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 30/01/2020 tarihli raporda özetle,”..——– işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.058,64 TL talep üzerinden harçlandırmak suretiyle, davalı şirket aleyhine itirazın iptali istemi ile ikame etmiş olduğu işbu itirazın iptali davasında, davacı şirketin davalı şirketten takip ve dava tarihi itibarıyla faturalara dayalı——— kaynaklı olarak talebi gibi 9.525,60 TL asıl alacağı bulunduğunu, takip öncesi temerrüt halinin oluşup, oluşmadığı, davacı şirketin takip öncesine ilişkin temerrüt faizi talep edip, edemeyeceği ve buna göre davacı şirketin takip ve davaya konu ettiği 533,04 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olup olmadığı hususlarında takdirin yüce mahkemeye ait olduğunu belirterek hukuki değerlendirmenin mahkemede olduğu,” yönünde tespit yapılmıştır.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).
Eldeki dosya bakımından, davalı tarafça ticari ve akdi ilişki inkar edildiğinden, öncelikle davacı tarafça, davalı ile arasındaki ilişkinin sonrasında da dava konusu alacağın miktarının yöntemince ispat edilmesi gerekmektedir. Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunun ve alacaklı olduğunun ispat yükü davacı taraftadır.
Her ne kadar davalı, davacı ile aralarında akdi veya cari hesap ilişkisinin bulunmadığını, dosyaya konu fatura sebebiyle davacıdan herhangi bir mal veya hizmet almadığını beyan etmiş ise de; mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen alacağının (faturaların) davalı ve davacı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen fatura alacağına ilişkin hizmeti/malı kabul edip kendi ticari defterlerine işlediği anlaşılmaktadır. O halde her ne kadar davalı, davacı ile arasındaki akdi ve ticari ilişkiyi inkar etse de; davalının faturaları kendi ticari defterine işlemesi sebebiyle dosyaya konu faturalardaki hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. (Yargıtay ———– Karar sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile arasındaki akdi ve ticari ilişkiyi ispatla dosyaya konu alacağa hak kazandığını yöntemince ispat ettiği, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı, davalı temerrüde düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne, davalının İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesi’nin —-esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 9.525,60-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin devamına, davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz (533,04 TL) talebinin reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.——— Dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı (Yargıtay ——–Karar sayılı ilamı) üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının İstanbul Anadolu——–. İcra Dairesi’nin —— esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, 9.525,60-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin DEVAMINA, davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz (533,04 TL) talebinin reddine,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında ( 9.525,60 x %20 = 1.905,12 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 650,70-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 171,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 478,92-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 171,78-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 93,90-TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 885,00-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 838,10-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——-esaslara göre belirlenen 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerl——esaslara göre belirlenen 533,04-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.