Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/721 E. 2019/946 K. 05.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/721 Esas
KARAR NO : 2019/946
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/06/2018
KARAR TARİHİ: 05/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile müvekkil arasında yapılan protokol ile müvekkili tarafından yapılan iş kapsamında bir hizmet alınacağı ve bu hizmetin neler olduğu ile verilecek hizmete karşılık gelen ücret tutarına haiz işbu protokol ile kurulacak ticari iş ilişkisinde mutabık kalındığını, borçlu şirketin bazı kısmi ödemeler yaparak ticari ilşkiyi kabul ettiğini, borcun süresinde ve tam olarak ödenmemesi nedeni ile İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğü ——— Esas sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe karşı ——– tarihinde itiraz edilerek takip durdurduğunu, . Taraflar arasında imzalanan metinden doğan ödemelerin süresi içinde yapılmadığını, icra takibine haksız yere itiraz edildiğini beyan ederek, İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğü——— Esas. Sayılı icra takibine karşı yapılan itirazın iptaline ve takibinin devamına, Takibe kötü niyetli olarak itiraz eden Davalı-Borçlunun alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, Karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davacı firma arasında herhangi bir cari hesap veya sözleşme bulunmadığını, davacı firmanın müvekkile herhangi bir iş tesliminin olmadığını, davacının bildirmiş olduğu faturaların müvekkilin deferine kayıtlı olmadığını beyan ederek, davanın reddi ile itirazın kabulüne, yargılama gideri ve masrafların davalı üzerinde bırakılmasına, haksız icradan ötürü davacı aleyhine %20 tazminata hükkmedilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Yargıtay —-. Hukuk Dairesinin ——— tarih ve —- esas —– karar ile—- tarih ———- esas ve ————– karar sayılı ilamlarında ve çok sayıda benzer ilamlarda da vurgulandığı üzere;
Ticari iş ve ticari dava birbirinden farklı kavramlardır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması gerekmektedir .
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla usulüne uygun ön inceleme duruşması yapılmış, davacı asil duruşmada tacir olmadığını ve ticari işletmesinin bulunmadığını esnaf olduğunu beyan etmiş, mahkememizin görevi hususunda sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için ilgili ticaret sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmış, ————gelen 19.04.2019 tarihli yazıda davacı …’ın tacir kaydı bulunmadığı gibi herhangi bir ticari işletme kaydının da bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde davalı taraf her ne kadar tacir ve dava konusu uyuşmazlık ticari işletmesinden kaynaklı ise de davacının gerçek kişi olması ve tacir sıfatının bulunmayıp uyuşmazlığın ticari işletmeden kaynaklanmıyor olması sebebiyle nispi dava söz konusu olmadığı gibi, davanın niteliği itibariyle mutlak ticari dava da söz konusu değildir.
Davanını niteliği ve tarafların durumu itibariyle davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla , mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli… ANADOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
İlişkin olarak, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/09/2019