Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/72 E. 2021/738 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/72 Esas
KARAR NO : 2021/738

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde .—– maliki olduğu, davalı —– numaralı— plakalı —– davalı ….—- sevk ve idaresinde —– önünde —— bekleyen, yaya müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacının ağır yaralandığını ve malul kaldığını, müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararın telafisi için yazılı dilekçelerinin davalı ..—-ancak davalı … şirketi tarafından kendilerine cevap dahi verilmediğini, meydana gelen trafik kazası sonrası malul kalan davacı için fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla geçici ve sürekli maluliyet tazminatı olarak şimdilik 1.000,00 TL kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen, 50.000,00-TL’nin manevi tazminatın davalı ..—– kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
SAVUNMA :
Davalı —- vekilinin cevabında özetle—- olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru tanında —-, öncelikle davaya konu kazada kusur durumunun tespitini talep ettiklerini, müterafik kusurun dikkate alınmasını, kaza —-maluliyet oranının—– belirtilen hususların dikkate alınarak raporun düzenlenmesini,—- sonra tanzim edilen bir sözleşme olması nedeni ile tali genel şartlar —- rücuya tabi almadığının araştırılmasını ve mevcut ise hesaplanacak tazminattan tenzilini, sorumluluklarının—- tüm evrakların tamamlanması sonrasında takip—- olduğunu, ticari faiz yürütülmesi talebinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı —– davaya cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazada davacı yayanında kusurunun bulunduğunu, davacının kendisinde meydana gelen zararın doğmasında ya da artmasında etkili olup olmadığının da göz önünde bulundurularak hükmedilecek tazminattan kabul anlamına gelmemek kaydı ile indirim uygulanmasını veya kaldırılmasını talep ettiklerini, davacı tarafça talep edilen manevi tazminatın—— olduğunu, aracın —— ihtiyari —- altında olduğunu, bu bağlamda —- davanın ihbarını talep ettiklerini, ayrıca davacının sabit bir işi olmaması durumunda kazanç kaybından söz edilemeyeceğini, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile haksız fiilden doğan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı …—— kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını belirterek kazaya karışan—- plaka sayılı aracın — davalı ….—- aracın maliki ve kaza anındaki sürücüsünden maddi ve manevi tazminatının tahsili istemiyle dava açmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek yargılama sonlandırılmıştır.
Davacıya ait —- davalı … şirketi nezdinde düzenlenen——araca ait — kayıtları,—- Mahkemesi’nin — esas sayılı ceza dosyası ,—- düzenlenen sosyal ekonomik araştırma raporu getirtilerek dosya içine alınmış, davacıya meydana gelen trafik kazası nedeniyle rücuya tabi bir ödeme almadığı —– cevap ile anlaşılmıştır.
Hasar dosyasının incelenmesinde, kaza tarihi itibariyle —–poliçesinin davalı … şirketi tarafından düzenlendiği, poliçenin kaza tarihini kapsadığı, davalı — tarafından davacıya dava tarihinden önce herhangi bir ödeme yapılmadığı, sigortalısının diğer davalı .—, kaza anındaki sürücünün diğer davalı … olduğu anlaşılmıştır.
Kazaya ilişkin—- sayılı ceza dosyasının incelenmesi neticesinde, dosyada —– tarafından düzenlenen kusur raporunun bulunduğu, raporda sürücü .— asli, mağdur yaya ..— tali kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkemece dosyanın —–gönderildiği,— raporda sanık sürücü …—– asli ve tamamen, müşteki yayanın ise boş arsa üzerinde yürüdüğü esnada meydana gelen kaza neticesinde atfı kabil bir kusurunun bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Mahkememizce dosya — oranlarının tespiti yönünden bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından 13/03/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir. Düzenlenen raporda özetle,” Davalı– yanaşmak üzere manevra yaptığı, gece vakti olduğu, farlarını kullanmadığı,— ait son durak olması nedeniyle yaya hareketliliğinin bulunduğu, kalabalık olduğu, park halinde — olduğu, —-bunların hareketlerini zorlaştıracak şekilde davranmaması,araç ve yayalar için tehlike oluşturmadan ve güvenli bir şekilde yapması gerektiği, — tehlikesizce hareket edebilmesi ve uyarılması için — gerektigi halde bu kurallara riayet etmediği, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği,– ile manevra kurallarına aykırı bir şekilde sola dönüş manevrasını yaptığı esnada, —–, — sağ ön yan kısımlanyla çarpması sonucu kazanın meydana geldiği, durakta bekleyen yaya …—- kazada K.T.K. Madde67/a ve 84/J ile Yönetmeliğin 137/2 kurallarını ihlal eden —- oluşması ve sonuçlanmasında tamamen etkili ve % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya … —— duraklarının bulunduğu—– son durakta — yanaşmak üzere sola dönüş manevrasını yaptığı esnada — sağ ön yan kısımlanyla kendisine çarpmasına maruz kaldığı ve yaralandığı trafik kazasında, yaya ..– atfi kabil kusurunun olmadığı” yönünde tespit ve değerlendirmede bulunulmuştur.
Mahkememizce—toplanmasından sonra davacının maluliyetinin değerlendirilmesi bakımından ——rapor alınmış, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında yönetmelik uyarınca davacının tüm vücut engellilik oranın bulunmadığı, olay tarihinden itibaren iyileşme süresinin — kadar uzayabileceği belirlenmiştir. Davacı vekili tarafından —–yönetmelik hükümlerine göre rapor tanzim edilmesi gerektiği beyan edilerek yeni bir rapor alınması talep edilmiş, mahkememizce —– mahkemesi kararları göz önüne alınarak maluliyet raporlarında uygulanacak yönetmeliğin kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik olduğu , kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmeliğin “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve — Raporları Hakkında Yönetmelik olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin talebinin —karar verilmiş, dosya hesap ve davalılar vekillerinin kusur raporuna ilişkin itirazların değerlendirilmesi için yeni bir kusur bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından — tarihli rapor düzenlenmiştir.
Düzenlenen 24/03/2020 tarihli raporda özetle,” Davalı sürücü sevk ve idaresinde bulunan —– UYMAMA” kuralını ihlal ederek yaya —— çarpması sonucu davacı yayanın yere düşerek yaralanmasıyla neticelenen trafik kazasında etkenlik arz ettiği için meydana gelen trafik kazasında; 8/8- % 100 oranında kusurunun bulunduğu, davacı yayanın olay yeri kaza mahallinde, meskûn mahalde yerleşim —– yaptığı sırada ——yolunun soluna —–plaka — sağ ön yan kısımlarıyla kendisine çarparak yere düşüp yaralanmasına sebebiyet verdiği trafik kazasında alabilecek her hangi bir önlem ve tedbirinin bulunmadığı kendisine kusur izafe edilmesinin uygun görülmediği ve kazanın meydana gelişinde atfı kabil kusurunun bulunmadığı;— tarihli trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının “—- Yönetmelik” hükümleri kapsamında —iyileşmiş olduğu, dolayısıyla kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 olduğu, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğine karar verildiği, kaza tarihi —- tarihi arasında 9 ay /270 günlük dönem için geçici iş göremezlik zararının iyileşme döneminde % 100 malul kaldığı ve kusurunun olmadığının kabulü ile toplam 12.944,09 TL olarak hesaplandığı, dava dosyasında davalı tarafından gönderilen hasar dosyasında bulunan davacı vekilinin dava öncesi talebinin 29.12.2017 tarihli olduğu (tebliğ tarihi dosyada tespit edilmiştir), davalı ..—kayıtlarına alındığı ve hasar dosyası açıldığı (herhangi bir ödemenin yapılmadığı), —- tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin takdir ve münakaşasının mahkemeye ait olduğu” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalılar vekilleri tarafından rapora ilişkin beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuş, davacı vekili tarafından — geçici iş göremezlik talebinin 12.894,09 TL daha arttırılarak toplam 12.944,09 TL’ye ıslah edildiğine ilişkin ıslah dilekçesi sunulmuş, ıslah harcı yatırılmış, ıslah dilekçesi davalılar vekillerine tebliğ edilmiş, davalılar— tarafından ıslah dilekçesine karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizin 02/02/2021 tarihli celsesinde yargılamanın gelinen aşamasında,—- tarihli —– karar sayılı iptal kararı sonrası ve bir kısım —-verilen kararlar da göz önüne alınarak Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği maluliyetin niteliği itibariyle mümkün olmadığı taktirde — Gücü Kaybı Oranı Yönetmeliğine uygun rapor düzenlenmesi için dosya yeniden —– tarafından —- uygun düzenlenen —davacının % 4,2 oranında daimi iş göremezliğinin bulunduğu, olay tarihinden itibaren iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği belirlenmiştir. Davalılar vekilleri tarafından maluliyet raporuna ilişkin itiraz dilekçeleri sunulmuş, davacı vekili tarafından dosyanın hesap bilirkişisine gönderilmesi talep edilmiş ve —- tarihli dilekçe ekinde bir kısım— Mahkemesi kararları sunularak talepleri yenilenmiş ise de mahkememizce aşağıdaki açıklanacak gerekçeler ile dosyanın hesap bilirkişisine yeniden tevdi edilmesini gerektirir bir durum olmadığından ve — için yeterli ve elverişli olmakla rapor talebinin reddine karar verilerek karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, yapılan yargılama, toplanan deliller, ceza dosyası , alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde davaya konu kazanın olay yeri kaza mahallinde, meskûn mahalde yerleşim alan içerisinde, davalı——– dışında yolun — sahip boş arsa üzerinde olan davacı yayaya çarpması sonucu meydana geldiği, gerek kaza tespit tutanağı, gerek mahkememizce aldırılan kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporları gerekse ceza dosyasında alınan —-göz önüne alındığında kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün dönüş manevrasını yol içerisinde sürdürmesi gerektiği halde bu hususa riayet etmediği– getirdiği mahal şartlarına uymadığı anlaşıldığında trafik kazasının meydana gelmesinde etkili olduğu ve tamamen % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı yayanın ise bulunduğu konum ve kazanın gerçekleşme şekli göz önüne alındığında kontrolsüzce davalı sürücü idaresindeki aracın kendisine çarpması ile neticelenen kazada alabileceği bir önlem olmadığı ve atfı kabil kusurunun bulunmadığı kanaatine varılmış olup, her ne kadar davalılar vekili tarafından kusur oranına itirazda bulunulmuş ve yine ceza dosyasında alınan—- üzerine gelen aracın geliş durumunu kontrol altında bulundurularak uzaklaşma imkanı varken tedbirsiz dalgın bulunmaktan tali kusurlu olduğu yönünde kusur belirlemesi yapılmış ise de kusur oranlarının belirlenmesinin teknik değil hukuki bir konu olması, kusurun tayinine ilişkin nihai kararın mahkememizde olması ve yukarıda açıklanan olayın oluş şekli ve olay anında tarafların içerisinde bulunduğu konum —- tarihli raporda —gerekçe gösterilerek tali kusurlu olduğuna ilişkin tespit yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçeler ile kazada davalı sürücünün % 100 kusurlu olduğu davacı yayanın atfı kabil kusurunun bulunmadığı netice kanaatine varılmıştır. Tazminat yönünden yapılan incelemede ise her ne kadar Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve sonrasında bir kısım Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından verilen kararlar göz önüne alınarak —-Yönetmeliği esas alınarak rapor tanzim edilmesi için yeniden maluliyet raporu aldırılmış ise de —kararı sonrasında hukuk birliğinin sağlanmasına yönelik verilen güncel kararlarında ( —- haksız fiile dayalı tazminat taleplerinde uygulanması gereken yönetmeliğin haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik olması gerektiği ve kararlarında raporun —- Hakkında Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesini; tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından da —- içermesi göz önüne alınarak bakiye ömrün belirlenmesinde——- tazminat miktarının hesaplanmasının belirtildiği görülmüştür. Mahkememizce de — kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere —- Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenen raporda davacının daimi maluliyetinin bulunmadığı ve iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği belirlenmiş,—- geçici iş göremezlik hesaplanmış olup, mahkememizce hukuk birliğinin sağlanmasına yönelik ve güncel verilen Yargıtay kararlarında ki hususlar benimsenmiş, aksi yönde Bölge Adliye Mahkemesi Kararlarında ki görüşlere iştirak edilmemiştir. Davacının kaza sebebi ile daimi maluliyeti bulunmadığından ve hesaplanan 12.944,09 TL geçici iş göremezlik zararının da bilinen dönem zararı olup hesap tekniği yönünden yeni bir inceleme yapılmasına gerek olmadığından ve davacının davasını—– ıslah ettiği göz önüne alınarak maddi tazminat davası yönünden davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile,—— zararının davalılar … — kaza tarihinden, (Davanın niteliği gereği işleten ve sürücü yönünden haksız fiilin gerçekleştiği tarihte temerrüt oluştuğu göz önüne alınarak) davalı ——- temerrüt tarihinden (Davanın niteliği gereği sigorta şirketine başvurunun tebliğinden 8 iş günü sonrası temerrütün oluştuğu, davacı tarafça dava öncesinde 28/12/2017 tarihli dilekçe ile başvuru yapıldığı, 29/12/2017 tarihinde tebliğ olunduğu dosya kapsamından anlaşılmakla temerrütün 8 iş günü sonrası—– itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (Sigortalı aracın ticari nitelikte olduğu göz önüne alınarak) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, sürekli iş göremezlik zararı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat talebi yönünden yapılan incelemede ise, tarafların sosyo ekonomik durumları, kaza tarihi ve olayın oluş şekli, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tamamen kusurlu olması, yaralanmanın niteliği ve iyileşme süresi birlikte değerlendirildiğinde, talep edilen manevi tazminat isteminin kısmen kabulü — kaza tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faiz ile birlikte müştereken— müteselsilen davalılar .— alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-MADDİ TAZMİNAT DAVASI YÖNÜNDEN
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile ,
a)12.944,09-TL geçici iş göremezlik zararının davalılar .—–tarihinden, davalı —— temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Davacının sürekli iş göremezlik zararı talebinin reddine,
B-MANEVİ TAZMİNAT DAVASI YÖNÜNDEN
-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile ,
Taktiren, 10.000-TL manevi tazminatın davalılar ..—- itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
C-1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 884,21-TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 3,42 TL ile 45-TL ıslah harcı toplamı 48,42 TL harcın mahsubu ile bakiye 835,79-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irat kaydına (Hükmün bu maddesi ve manevi tazminata yönelik diğer maddesindeki harç hesaplamaları maddi ve manevi tazminat davası yönünden taleplerin oranlaması suretiyle bulunmuş ve hesaplamaya o şekilde dahil edilmiştir.)
2-Davacı tarafça maddi tazminat davası yönünden peşin olarak yatırılan — davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 683,1-TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 512,32-TL harcın davalılar—– müteselsilen tahsili ile hazine adına irat kaydına
4-Davacı tarafça manevi tazminat davası yönünden peşin olarak yatırılan —- harcın davalılar — müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
D-1-Davacının açmış olduğu maddi tazminat davası yönünden kabul edilen kısım için karar tarihinde geçerli —-13. maddesi uyarınca belirlenen—- davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
2-Davacının açmış olduğu maddi tazminat davası yönünden red edilen kısım için davalılar kendini vekil ile temsil ettirdiğinden davalılar yararına karar tarihinde geçerli —-uyarınca belirlenen 950-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine
3-Davacının açmış olduğu manevi tazminat davası yönünden kabul edilen kısım için karar tarihinde geçerli— uyarınca belirlenen—davalılar —- ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
4-Davacının açmış olduğu manevi tazminat davası yönünden red edilen kısım için davalılar — anılan davalılar yararına karar tarihinde geçerli— 10. maddesi uyarınca belirlenen 4.080,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine
E-1-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 222,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.557,90-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.451,38-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Maddi tazminat davası yönünden davalılar —. tarafından yapılan 136,50-TL müvekkili ve tebligat ücreti ile 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 836,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 57,20-TL’sinin davacı taraftan tahsili ile anılan davalılara ödenmesine, kalan tutarın anılan davalılar üzerinde bırakılmasına,
3-Manevi tazminat davası yönünden davacı tarafından tarafından yapılan 18,75-TL tebligat ve müzekkere giderinin (sosyal ekonomik durum araştırma raporu için müzekkere giderleri) haklılık oranına göre 3,75-TL’sinin davalılar .— müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Manevi tazminat davası yönünden davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
F-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davacı ve davalılar —– yüzlerine karşı, diğer tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.