Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/684 E. 2020/593 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/684 Esas
KARAR NO : 2020/593

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2018
KARAR TARİHİ : 14/10/2020

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin —— bedelli fatura ile davalı tarafa—– sattığını ve faturalarını davalıya teslim ettiğini, davalı şirketin, satın aldığı malları davacı müvekkil şirketin devir dilekçesi vermesi üzerine —- çekerek teslim aldığını, ancak mal bedellerini davacı şirkete ödemediğini, sattığı malların bedelinin davalı tarafından ödenmemesi üzerine davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiğini, ancak davalı şirketin ödeme emrine itiraz ettiğini ve icra takibinin durmasına sebebiyet verdiğini, haliyle davalının ödeme edimini yerine getirmeyerek davacı şirketin zarar görmesine sebep olduğunu ve mal bedelini ödemeyerek usul ve yasaya aykırı davrandığını belirterek açmış oldukları davanın kabulü ile davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı şirket tarafından açılan iş bu davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —Esas numaralı takibe konu faturalara ilişkin davalı müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığını, sipariş edilen malların bedellerinin müvekkili firma tarafından ödendiğini, buna ilişkin banka dekontlarının mevcut olduğunu, akabinde davacı şirketin —-anlaşmasının sonlandığını, yeni—– davalı firma arasında bu hususta mutabakat zaptı imzalandığını, davalı şirketin sipariş edilen dava konusu mallar karşılığında —- firmasına bedeli ödediğini, malların tesliminin davacı firma tarafından gerçekleştirildiğini, davanın konusunu teşkil eden takip konusu edilen faturalara ilişkin davalı firmanın herhangi bir borcunun bulunmadığını ve davacının kötü niyetli davranarak mükerrer ödeme talep ettiğini, malların tesliminde de kasıtlı olarak oldukça uzun gecikme ve aksaklıklar yaşatarak müvekkili şirketi müşterilerine karşı cezai şart ve tazminatlar ödemek durumunda bıraktığını ve müşteri kaybına yol açtığını belirterek davacının haksız davasının reddi ile kötü niyetli olarak takip başlatması ve dava konusu mal bedellerini tekrar talep ettiği hususunun da göz önüne alınarak takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, alacak bedeline karşı başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup, öncelikle dava şartı ve ilk itirazlar incelenmiş, dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra usulüne uygun olarak ön inceleme duruşması yapılarak uyuşmazlık noktaları tespit edilmiş, deliller toplanmış ve bilirkişi raporu alınmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan sözleşme, mutabakat suretleri ile tediye makbuzları incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine —-asıl alacak üzerinden icra takibinde bulunduğu, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
—-yazılan müzekkeremize verilen cevapta; bahse konu —- sayılı fatura ile devir alınan ticari nitelikteki eşya için —– sayılı ——-sayılı—- belgesinin düzenlendiğinin bildirildiği ve belgelerin birer örneğinin dosyamıza sunulduğu görülmüştür.
Davalı ve alacağını devreden dava dışı—-alacak bakiyesinin ——- —yapılması hususundaki— tarihli üç şirketinde ıslak imzasının bulunduğu tutanağın dosyamız arasında bulunduğu, ancak davalının ödediğini iddia ettiği 50.400,00 EURO’ya dair iş bu eldeki davanın açıldığı —–tarihi itibariyle bahse konu ödemenin davalı şirketin kayıtlarında mevcut bulunmadığı anlaşılmıştır.
Belirlenen hukuki ihtilaf noktalarının incelemesi teknik değerlendirmeyi gerektirmesi sebebiyle dosya bir Mali Müşavir ve bir de Borçlar Hukuku alanında nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişilerden oluşan heyete tevdi edilerek rapor alınmış, bilirkişiler mali müşavir —- tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle, “davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle, —-alacağı bulunduğu; bu alacağın takip tarihinden itibaren işletilecek döviz yasal faizi (3095 sayılı Faiz Kanunun md.4/a) ile birlikte tahsili gerektiği ile davalının dava tarihinden sonra yapmış olduğu 50.400,00 Euro’luk ödemenin, davalının borcundan düşülmesi gerektiği” yönünde görüş bildirildiği anlaşılmış, iş bu rapor denetime elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık, davalı şirketin dava —– yaptığı ödeme ile dava dışı bu şirket ve taraflar arasında yapılan 29/11/2017 tarihli adi yazılı belge uyarınca davacı tarafın dava konusu ettiği alacağı davacıdan talep edip edemeyeceği, adi yazılı —- niteliğinde bulunup bulunmadığı, bu belgenin borcun nakli sözleşmesi niteliğinde olup olmadığı yada iyi niyet mektubu niteliğinde olup tarafları bağlayıcı niteliği bulunup bulunmadığı, taraflar arasında karşılıklı olarak gönderilen ve davalı tarafın dayandığı — yazışmalarının davalının sorumluluğuna etkili olup olmadığı ile sonuç olarak davacı tarafça takip konusu yapılan alacaktan davalının sorumlu olup olmadığı, itirazın kısmen yada tamamen iptalinin gerekip gerekmediği, icra inkar ve kötü niyet tazminatı konusunda yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve hükme esas alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, davalı ile davacı şirket arasında ticari ilişkinin mevcut bulunduğu, davalı şirketin dava —– distribütörlük anlaşmasının sonlanması neticesi yeni distribütör davacı —- imzalanan mutabakat uyarınca davacı şirketin sipariş edilen dava konusu malları teslim ettiği, ancak davalının bu malları teslim almasına rağmen bedelini eski dava dışı —-firmasına ödediğinden bahisle mükerrer ödeme yapmasının mümkün olamayacağını belirterek ödemeyi gerçekleştirmeyeceğini ifade etmiş ise de; toplanan deliller kapsamında davalı yanın ödeme iddiasını ispat edemediği, ödeme iddiasına ilişkin olarak incelenmesine karar verilen ticari defter ve kayıtlarında da iş bu eldeki davanın açıldığı 13.07.2018 tarihi itibariyle ödemeye ilişkin bilginin davalı şirketin kayıtlarında mevcut bulunmadığı, tüm borcunu ifa ettiğini iddia eden davalı üzerinde ispat yükünün olduğu, ancak davalının bu hususu da ispat edemediği, nihayetinde davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle, 58.320,00 Euro alacağının bulunduğu yönünde kanaate varılmış, davalı yanın dava tarihinden sonra yapmış olduğu 50.400,00 Euro’luk ödemenin takip dosyasının infazında nazara alınması gerektiği de göz önüne alınarak, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Bu doğrultuda; İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğünün —sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan 58.320,00 EURO alacağın 18/05/2018 takip tarihine göre belirlenecek Türk Lirası üzerinden ve takdiren %20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalının davaya konu İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamı ile davacı tarafından dava tarihinden sonra —– ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
2-Kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız görülüğünden 58.320 Euro alacağın 18/05/2018 takip tarihine göre belirlenecek Türk Lirası karşılığı üzerinden ve takdiren % 20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Dava miktarı olan 7.920,000 EURO karşılığı (karar tarihi itibariyle EURO kuru satış: 9.3154 TL den hesaplanmıştır) 73.780,000 TL’nin hesaplanması ile 5.040,00 TL karar harcının davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.745,89 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.294,11 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 185,70 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.021,60 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 10.391,40-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı
.