Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/663 Esas
KARAR NO : 2019/1326
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2018
KARAR TARİHİ : 19/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete olan borcu nedeni ile davalı/borçlu aleyhinde İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’ nün —-Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket taraflar arasındaki ticari ilişkisi kapsamında davalı/borçlu yana ticari faaliyeti gereği balık ve balık ürünlerini satmakta olduğunu, davalı/borçlu şirket tarafından ödenmeyen irsaliyeli faturalara dayalı cari hesap borcunun tahsilini teminen İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’ nün —-. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu yanca icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, müvekkili şirketin cari hesap ilişkisine istinaden alacaklı olduğu hususunun davalı/borçlu adına kesilmiş irsaliyeli faturalar ile sabit olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde cari hesap borcunu ödemeyen davalı/borçlunun işbu borç nedeni ile aleyhine İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü’ nün —- Sayılı dosyası ile yapılan icra takibine yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu iddia ederek icra takibine itirazın reddine, takibin devamına, davalı aleyhine alacağın % 20′ siden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacıya bir borcunun olmadığını, başlatılan icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, işbu davanın reddinin gerekli olduğunu, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğunu, ticari ilişkinin sona erdiği zamanda müvekkille davacı arasında bir borç-alacak ilişkisinin bulunmadığını, taraflara ait ticari defterlerin incelenmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine, davacı aleyhine % 20 den aşağı olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı faturadan kaynaklı cari hesap alacağı için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bu doğrultuda taraf şirketlere ait BA/BS formları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, İcra dosyası ve davaya konu fatura suretleri dosya içine alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——–. olduğu; takibin bir kısım fatura alacağı açıklamasıyla ———- asıl alacak ve —–işlemiş faiz toplamı alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından —- tarihli dilekçe ile borca ve fer’ilerine yönelik itiraz ettiği, davanın—–tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, taraflarca inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte taraf defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi Mali Müşavir —–tarafından — tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle,”taraf şirketler tarafından ibraz edilen 2018 yılına ait ticari defterlerin; T.T.K m.64,66 ve V.U.K. m.220-226’ya göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K.m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, davacının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle—– alacağın raporlandığı, davalının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davacıya —-borcunun bulunduğu, taraf defterleri arasında —-mutabakatsızlık bulunduğu ve bunun toplam — davalı defterlerinde kayıtlı iade faturaları ile davacının takibi konu ettiği ancak kendi defterlerinde kayıtlı olmayan—- fatura ile kendi defterlerinde kayıtlı olmakla birlikte davalı defterlerinde kayıtlı olmayan ve davalı tarafından da kabul edilmeyen —- olmak üzere toplam —-tutarında faturalardan kaynaklandığı, davalının defterleri ile vergi dairesine yapmış olduğu bildirimler arasında da fark bulunduğu, tarafların defterlerinde kayıtlı olan ancak içeriği karşı tarafça kabul edilmeyen faturaların taraflarca ispat edilmesi gerektiği, tarafların kabulünde olan işlemler baz alındığında davacının takip tarihi itibariyle —–alacağının bulunduğu ” yönünde tespit yapılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş , taraf vekilleri tarafından süresinde raporu ilişkin beyan ve itirazlarda bulunulmuş ve —– tarihli celsede her iki tarafa da ispatla yükümlü olduğu hususlarda belgeleri sunmak üzere kesin süre verilmiş, gerekli ihtarlar yapılmıştır.
Fatura veya iade faturası düzenlenmesi ve kişinin defterlerinde kayıtlı bulunması tek başına fatura içeriğini ispat için yeterli değildir. Bu doğrultuda davacının defterlerinde kayıtlı olan ancak davalı tarafın kabulünde olmayan toplam —- adet faturaya ilişkin malların davalı tarafa teslimi için davacı vekili tarafından sunulan —– tarihli dilekçeye ek okunaklı olmayan fotokopi belgelerde—– faturanın teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığı görülmekle birlikte —–fatura olduğu iddia edilen belgede de teslim alan kısmında imza bulunmakla birlikte faturanın fotokopi ve okunaksız olmasından dolayı içeriği mahkememizce denetlenememiştir. Yine davalı vekili tarafından iade faturalarının gönderildiğine ilişkin yalnızca ——– firmasından bu hususun sorulması talep edilerek davanın reddi istenmiş, faturalara konu malların davacı tarafa iadesine ilişkin bir belge dosyaya sunulmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriği ve yukarıda açıklanan gerekçeler ile tarafların karşılıklı defterleri ile vergi dairesine yapılan bildirimlerin incelenmesi sonucunda tarafların usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde davacının takip tarihi itibariyle kaydi olarak — alacağı bulunduğu davalının ise davacıya kendi defterlerine göre — borcunun bulunduğu anlaşılmış olup, davalının defterlerinde kayıtlı olmayan — faturanın teslimi davacı tarafça ispatlanamamış ,—-faturaya ilişkin sunulan fotokopi belgede mahkememizin denetimine elverişli olmaması sebebiyle hükme esas alınmamış, davalı tarafından da iade faturasına konu malların davacı tarafa teslimine ilişkin yazılı delil mahkememize sunulmadığı anlaşıldığından bilirkişi raporundaki tespitler doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davalının davaya konu İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’nün —– esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak ile asıl alacağa işleyecek takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık — avans faizi oranını geçmemek koşulu ile yıllık —- ve değişecek oranlarda işleyecek avans faizi üzerinden devamına, takip tarihinden önce davalı tarafın temerrüde düşürüldüğüne ilişkin belge bulunmadığından işlemiş faiz talebinin reddine, davaya konu alacağın faturadan kaynaklı olması sebebiyle likit bir alacak söz konusu olduğundan hükmedilen asıl alacak tutarının %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
a-Davalının davaya konu İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin —- asıl alacak ile asıl alacağa işleyecek takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık % 9,75 avans faizi oranını geçmemek koşulu ile yıllık % 9,75 ve değişecek oranlarda işleyecek avans faizi üzerinden devamına,
b-Davacı tarafın fazlaya ilişkin asıl alacak ile işlemiş faiz isteminin ayrı ayrı reddine,
c-Hükmedilen asıl alacağın ——- oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Karar harcı ———— davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harcın mahsubu ile bakiye —– harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan —- peşin nispi harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafından yapılan ———– tebligat ve müzekkere gideri, —— bilirkişi ücreti olmak üzere toplam —- yargılama giderinin haklılık oranına göre—– davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan gider avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına karar tarihinde geçerli ——— 13.mad.(1) Uyarınca takdir edilen—– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın red edilen bölümü için davalı yararına —– 13(1) mad. uyarınca takdir edilen —-vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.