Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/615 E. 2019/1120 K. 15.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/615 Esas
KARAR NO : 2019/1120

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/05/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari işten kaynaklı fatura ve cari hesap alacağından doğan borcun ödenmemesi neticesinde davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu——- İcra Dairesi’nin —-Esas nolu dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığını, davalı şirketin itirazı sonucu takibin durduğunu, davalı şirketin takibe itirazından sonra takip konusu alacağa taksitler halinde davacı şirkete ödemeler yaptığını, yapılan bu ödemelerin ——— tarihinde—– tarihinde —— olmak üzere toplam —- olduğunu, davalı şirketin yapmış olduğu toplam —- ödemenin asıl alacak ile takip öncesi işlemiş faizlerin toplamı olan ——-mahsup edildikten sonra takip konusu alacak için—- asıl alacak bulunduğunu, bunlara ilaveten— tahsil Harcı, —————— vekalet ücreti,—–takip sonrası faiz olmak üzere davalı şirketin halen toplam 12.860,88-TL borçlu olduğunu, beyan edip huzurda görülmekte olan davanın kabulü ile —- bakiye alacağın ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsili için davalı şirketin İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesinin —- Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 12.860,88-TL üzerinden iptali ile takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde icra dosyasının kapak hesabını yaparak davalı şirketin davacıya yapmış olduğu —— ödemeyi düşerek itirazın iptalini talep ettiğini, ancak harca esas değeri —-olarak belirterek bu tutar üzerinden harç ödendiğini, dolayısıyla davacının talebinin— üzerinden itirazın iptali olarak dikkate alınması gerektiğini, davaya konu icra dosyasında takip çıkışı — olup, davalı şirket tarafından —–ödeme yapılmış olduğundan—-üzerinden itirazın iptalinin talep edilemeyeceğini, davacının iddialarının aksine müvekkil şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından itiraz edildiğini, tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılacak inceleme neticesinde davalı şirketin davacıya borcunun bulunmadığının sabit hale geleceğini, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere davacı tarafından davalı şirket temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faize ilişkin taleplerinin kabulünün de hukuken mümkün olmadığını, davacının dava dilekçesinde alacağın tamamı olan —- üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının hesaplanarak davalı şirketten tahsilini talep ettiğini, ancak davacının da ikrar ettiği üzere işbu itirazın iptali davası açılmadan önce davacıya toplam —- ödeme yapıldığını, davacının da işbu davayı —- üzerinden açmış olduğundan iddia edilen alacağın tamamı olan 29.191.60 TL üzerinden icra inkâr tazminatı hesaplanmasının hukuka aykırı olacağını, kabul anlamına gelmemek üzere mahkeme tarafından kurulacak hükümde belirtilecek tutar üzerinden kötüniyet tazminatı hesaplanmasının gerekmekte olduğunu, haksız ve mesnetsiz davasının reddine davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalardan kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı tahsiline ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, İcra dosyası celp edilmiş, alacağa dayanak fatura suretleri dosya içerisine alınarak incelenmiştir..
İstanbul Anadolu ———- Müdürlüğünün —- esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı-alacaklının—- tarihinde toplam —- asıl alacak ve —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek ticari avans faizi, icra harç ve giderleri vekalet ücreti ile birlikte tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya 10.01.2018 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin ——-tarihli dilekçesi ile süresinde borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğe çıkarılmadığı bu nedenle itirazın iptali davası açmak için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın süresinde açılmış olduğu görülmüştür.
Dosyanın tetkikinde her ne kadar takip talebi —— alacak üzerinden başlatılmış ise de harca esas değerin ——L olarak gösterildiği ve maktu harç yatırıldığı , dava dilekçesinin içeriğinde 12.860,88 TL alacak , sonuç kısmında ——bakiye alacak üzerinden talepte bulunulduğu görülmekle ön inceleme duruşmasında icra dosyasının mahkememiz dosyası içinde bulunmaması sebebiyle harç hususunda değerlendirme yapılamamış ve icra dosyasının celbine karar verilerek ——-tarihli ara karar ile sehven —– üzerinden eksik harç davacı vekiline tamamlatılmış ise de , davalı tarafından takip dosyasına itiraz ettikten sonra dava tarihine kadar bir kısım ödemeler yapıldığı ( ——) bu hususta uyuşmazlık bulunmayıp her iki tarafın da kabulünde olduğu , HMK 31. Kapsamında 3. Celsede davacı vekilinin beyanı ve dava dilekçesi içeriğinden de davacı vekilinin bu 21.108,08 TL’lik ödemeyi —– alacaktan düştükten sonra (——-)ve icra dosyasındaki takip masraflarını da ekleyerek(4.777,36-TL) toplam —— üzerinden davanın açıldığı anlaşılmış, yargılama bu husus göz önünde bulundurularak sonuçlandırılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, dosya daha sonra tarafların tacir olması ve taraflarca da delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati duruşmada hazır bulunan her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davacı vekili tarafından inceleme gün ve saatinde defterler sunulmasına rağmen davalı tarafından defterler sunulmadığı gibi herhangi bir mazeret de bildirilmemiştir. Davacı defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış , Bilirkişi tarafından 18/05/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle , “davacı şirket tarafından ibraz edilen 2017 ve 2018 yılma ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, davacı defterlerinin kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunduğu, davalı şirketin ticari defter ve belgelerini ibraz etmemesi üzerine gerekli inceleme ve değerlendirme yapılamadığı, taraflar arasında ticari münasebetin bulunduğu ve bu ticari münasebet kayıtlarının bulunduğu , dava dosyasında ve davalı şirketin cevap dilekçesinde de davacı şirketin davalı şirkete düzenlemiş olduğu faturalara ilişkin malzemeleri teslim almadıkları yönünde bir beyanlarının olmadığı, davalı şirkete düzenlenen faturalardan sonra davalı şirketin ödemeler yaptığı, bu ödemelerin de fatura muhteviyatı malzemeleri kabul anlamına geleceği, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı şirketin davalı şirket aleyhine —– tarihinde İstanbul Anadolu —- İcra Dairesi’nin ——- Sayılı dosya ile davacı alacaklı, davalı borçlu aleyhine (————-, davacı şirketin ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle kaydi olarak davacı şirketin davacı şirketten—- alacaklı olduğunun göründüğü, davacı şirketin takip tarihinden önce davacı şirketi temerrüde düşürdüğüne ilişkin dava dosyası ve icra dosyasında herhangi bir bilgi ve belge olmadığından takip tarihi öncesinde işlemiş olan 1.083,01 TL faizi talep edip edemeyeceği yönünde ki takdirin mahkemeye ait olduğu, eğer mahkemece takipten önce faiz talep edemeyeceği yönünde bir kanaat oluşması durumunda davacı şirketin———- tarihinden itibaren dava tarihine kadar —— alacaklı olduğu, davalının yaptığı —– harici kısmi ödemelerin bu tutardan düşüldükten sonra kalan tutarın —– olduğu, davalı şirketin davacı şirkete dava tarihinden sonra —- tutarında ödeme yaptığı, yapılan bu ödemenin de düşülmesi sonrasında —– alacaklı olduğu, davacının dava tarihinden sonra yaptığı kısmi ödeme ve kalan bakiyeye ilişkin faiz hesaplamasının miktarının infaz aşamasında icra müdürlüğünce hesap edilmesi gerektiği, davacı şirketin ticari defterlerinde, davalı şirketten alacak tutarının kaydi olarak, 11.09.2018 tarihi itibariyle, faiz, icra masrafları, vekalet ücreti hariç tutarı— olduğu, ” yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu defterler üzerinde yapılan incelemeler bakımından mahkememizce denetlenebilir ve uygun görünse de sonuç kısmı bakımından usul ve yasaya aykırı olduğundan hükme esas alınmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, davacının ticari defterleri, davalı tarafından dava tarihinden önce ve sonra yapılan ödemeler ile icra dosyası birlikte değerlendirildiğinde, takip sonrası ve dava öncesi davalı tarafından yapılan ——– ödeme düşüldükten sonra bakiye miktar —-yönünden açılan davada, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve faturalara konu malların tesliminin gerçekleştiği hususunun ihtilafsız olup davalı tarafından bir takım ödemeler yapıldığı, davacının takip tarihinden önce davalıyı temerrüte düşürdüğüne ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge olmadığından davacının —- işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı dolayısı ile bu miktar yönünden davanın reddi gerektiği, davacının talep etmiş olduğu toplam — icra harç ve vekalet ücretine ilişkin talebin davamızın konusu olmaması ve icra müdürlüğü tarafından nazara alınacak olması sebebiyle bu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar oluşturulmuş , davacının davalıdan bu husular göz önünde bulundurularak bakiye —- alacağının bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş, alacak likit olup yargılamayı gerektirmediğinden hükmedilen asıl alacak tutarı üzerinden icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Takip sonrası ve dava öncesi davalı tarafından yapılan—- ödeme düşüldükten sonra bakiye miktar — yönünden açılan davada Davanın kısmen KABULÜ ile;
1-Davalının İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün—- esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin —- asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden alacağa yıllık— faiz oranını geçmemek koşulu ile yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda işleyecek avans faiz üzerinden devamına,
2-Davacının fazlaya ilişkin —– işlemiş faiz talebinin Reddine,
3-Davacının —– peşin harç başvuru ve sair harçlar,—— takip giderleri, —- takip sonrası faiz talebinin icra müdürlüğünce nazara alınacak olması ve davamızın konusunu oluşturmadığından bu talepler hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA, ve bu talepler yönünden davalı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
4-Dava açıldıktan sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğü tarafından ,infaz aşamasında dikkate alınmasına,
5-Hükmedilen asıl alacak tutarı—— oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Alınması gerekli karar harcı —-olmakla, davacı tarafından başlangıçta peşin olarak — harç yatırıldığı ve davacı tarafından yatırılması gereken eksik peşin harcın (——- olması gerekirken mahkememizce sehven davacı tarafa —-tamamlama harcı yatırttırıldığından fazladan yatırılan — harcın davacı tarafa iadesine, başlangıçta yatırılan —- tamamlama harcı olmak üzere toplam — harcın alınması gerekli —– harçtan düşümü ile bakiye —– harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan —- ve sonradan yatırılan —- olmak üzere toplam—–peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi sebebiyle ,davacı tarafından yapılan——– gideri,— bilirkişi ücreti olmak üzere toplam — yargılama giderinin kabul-red oranına göre —- davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davanın kabul edilen bölümü için davacı yararına karar tarihinde geçerli— 13(1) mad. uyarınca takdir edilen —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davanın red edilen bölümü için davalı yararına karar tarihinde geçerli —- 13(1-2) mad. uyarınca takdir edilen —— vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.