Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/600 E. 2020/520 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/696 Esas
KARAR NO: 2020/546
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/06/2018
KARAR TARİHİ: 30/09/2020
Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı taraf ile davacı şirket arasında ———— yılından bu güne kadar devam eden bir ticari ilişkinin mevcut bulunduğunu, bu ticari ilişki çerçevesinde davacı şirketin, davalıdan zaman zaman inşaat malzemesi satın aldığını, ticari ilişki devam ederken davacı şirketin inşaat malzemesi alımı için davalı şirkete gönderdiği ——– karşılığında davalı tarafın davacının talep ettiği malları teslim etmediğini, bu nedenle davacı şirketin ————— yevmiye numarası ile davalı tarafa ihtarname göndererek, üç gün içinde ödenen bedelin iadesini talep ettiğini, ihtarnamenin davalı tarafa ——- tarihinde tebliğ edildiğini ancak davalı tarafın söz konusu bedeli ödemediğini, bu nedenle davacı şirketin —————– sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattığını, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli bir şekilde borca itiraz ederek, takibin durdurulmasına neden olduğunu, bu itibarla alacağın tahsilini sağlamak amacı ile iş bu itirazın iptali davasını açtıklarını belirterek, davalı tarafın icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri vc vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın itirazın iptali davası olduğunu, İİK 67. Maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasının icra takibi ile sıkı sıkıya bağlı bir dava türü olduğunu, bu bağlamda davacı tarafın icra takibi sırasında dayanmadığı sebeplerle huzurdaki davanın ileri sürüldüğünü, bu nedenle yargılamaya esas alınmasının mümkün bulunmadığını, bu durumun —– kararında da belirtildiğini, davacı yanın icra takibinde borcun sebebi ve dayanak belgesi olarak sunduğu ————– yevmiye numaralı ihtarnamesine dair evraktan başka evrakın dosyaya sunulmadığını, davacı şirketin haksız menfaat elde etme gayesinde olduğunu, takibe konu alacağın —— yılına ait olduğu iddia edilmekte olup, aradan yaklaşık —– yıl geçtikten sonra bu alacağın davaya konu edilmesinin de bu iddialarını doğruladığını, ayrıca davaya konu edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı itirazlarının da bulunduğunu belirterek davacının haksız davasının reddine karar verilmesini, davacının icra takibine girişmekte haksız ve kötü niyetli olduğundan, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine hükmedilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasında imzalanan sözleşme doğrultusunda mal alım satım ilişkisine dayalı faturalardan kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkin başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmiş, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle doğan cari hesap hareketlerindeki son tarihin ———- olarak görülmesi nedeniyle ihtarname ve icra takip tarihi itibariyle zaman aşımının kesildiği ve dava tarihi itibariyle zamanaşımının oluşmadığı anlaşılmakla davalı tarafın zaman aşımı itirazının reddine karar verilmiş, tahkikat aşamasında deliller toplanmış, icra dosyası celp edilip dosya içerisine alınarak incelenmiş, ———– Noterliğine yazılan müzekkere cevabı celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,———– sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —– tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——– olduğu; takibin——— yevmiye nolu ihtarnamesine göre bakiye borç açıklamasıyla —- asıl alacak ve ———-işlemiş faiz toplamı ——— alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması itibariyle tüm dosya kapsamı ve tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Mali Müşavir—– tarafından ——– tarihli rapor alınmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle, “tarafların —– yılları ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; A-Davacı şirket tarafından ibraz edilen ———— yıllarına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K. m.64, 66, V.U.K. m.220-226 ve ———– Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, Davacı defterlerinin Kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile ————- uygun olduğu, davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunduğu,
B-Davalı şirket tarafından ibraz edilen ——– yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226′ ve ———– göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. ırı. 215-219 hükümleri ile ———- uygun olduğu, —–yılına ilişkin ticari defterlerin yazdırılmadığı, defter sayfalarının boş olduğu, kapanış onamasının da yaptırılmadığının görüldüğü, yukarıda dökümü yapılan ticari defterlerin davalı şirket lobine veya aleyhine delil kabiliyetlerinin mahkememiz takdirinde olduğu,
C-Tarafların ticari defter ve dayanaklarının biri ile örtüştüğü, birbirini doğruladığı, davacı tarafın ticari defter ve dayanaklarına itibar edilmesi gerektiği, davalı şirketin ——yılı ticari defterlerini yazdırmadığı, kapanış onamasını yaptırmadığı, ancak izleyen yıllardaki ticari defterlerinde davacı şirkete olan bakiye borcunu aynen devrettiği, davacı şirketin davalı şirkete ——- tutarında ödemede bulunduğu, davalı şirketin yapılan bu ödeme karşılığında davacıya herhangi hir malzeme tesliminde bulunmadığı,
D-Davacı şirketin davalı şirket aleyhine —– tarihinde ——— Sayılı dosya ile ———— bulunduğu, icra takibine konu alacak hakkının dayanağı olarak ise ————- Yevmiye Nolu ihtarnamesine göre bakiye borcunu gösterdiği, davacının davalıya yolladığı —– tarihli ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinin —— olduğu, davalıya—– gün süre verildiği,
Davacı şirketin davalı şirkete ihtarname çekme tarihi ——-, ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi —- verilen üç günlük sürenin bitim tarihinin ——– olduğu, bu sebepten ötürü faiz başlangıç tarihi ———– esas alınarak hesaplandığı,
Davacı şirketin huzurda görülmekte olan davayı —- bedel üzerinden harçlandırdığı, harca esas bedelden ana para alacağı düşüldüğünde —– davacının takip tarihinden önce dâvâlı şirketten —— faiz talep ettiğinin hesaplandığı, yapılan bu hesaplamalar ışığında davacı şirketin davalı şirketten talebe bağlılık esasına güre takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere ————— talep edebileceği,
E. Davacı şirketin davalı şirketten takip sonrası talep edebileceği faiz miktarının tutarının infaz aşamasında İcra Dairesi’nce hesap edilebileceği,
F. Davalının itirazlarının kısmen ya da tamamen iptali hususunun Sn. Mahkemenin nihai takdirlerine maruz olduğu,
G. Davacı şirketin icra inkâr tazminatı taleplerine ilişkin takdirin ise Sn. Mahkeme’ ye ait bulunduğu,” sonuç ve kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Ticari davalarda, taraf defterlerinin karşılıklı olarak incelenmesi esastır. Yalnızca fatura düzenlenmesi yeterli olmayıp bu faturanın tebliğ edilip, fatura konusu malların teslim edildiğinin yazılı deliller ile ispat edilmesi gereklidir. Taraflar arasında satım akdine dayalı ticari ilişkinin varlığı sabit hale gelmiş olup, bu ilişki kapsamında davacı tarafından davalıya ödemenin de yapıldığı sabittir. Davalı taraf satım konusu malların teslim edildiğini ispat yükü altındadır. Vaki ödemenin davalı yanca bir faturaya bağlanmışlığı ispat olunamamakla avans mahiyetinde olabileceği değerlendirilmiş, davalı satıcı tarafça yemin deliline dayanıldığından davacı yanın bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılarak yeminli beyanı alınmıştır.
—-Asliye Hukuk Mahkemesinin ——Talimat sırasına kaydolan talimat uyarınca davacı şirket yetkilisi yeminli beyanında; “Şirketimizin davalı——- alacağı olduğuna, bu alacağın ödenmediğine, bu alacağın ödenmesi ile ilgili aramızda herhangi bir sözleşme ve protokol yapılmadığına ve alacağın tasfiye edilmediğine dair Allah’ım ve kutsal saydığım tüm değerler ile namusum, şerefim ve vicdanım üzerine yemin ediyorum. Davacı şirket yetkilisi ————- soruldu: Tarafıma okunan yemin metnini kabul ediyorum, yemin metninde belirtilen miktarda davalı taraf temsilcisi olduğum şirkete borçludur. Zaten bu da bilirkişi raporu ile sabit olmuştur,” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriği ve yöneltilen ve davacı tarafça eda edilen yemin kesin delili birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ——- yılından bu yana devam etmekte olan ticari ilişkinin mevcut olduğu, bu ticari ilişki devam ederken davalının yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine davacı şirketin —————-yevmiye numarası ile ihtarname gönderdiği ve nihayetinde davalının bahse konu bedeli ödememesi karşısında davacı şirketin alacağının tahsili için başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın asıl alacak yönünden tüm, işlemiş faiz yönünden kısmen haksız olduğu görüldüğünden haksız itirazın iptali ile takibin asıl alacağın tümü ve işlemiş faizin aşağıda belirtilen miktarı yönünden devamı ile alacak likit olduğundan davalının asıl alacak üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatı ile mahkumiyeti yolunda davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın kısmen kabulü ile;
-Davacı tarafça davalı aleyhine ———–sayılı dosyası ile yapılan icra takibine vaki itirazın kısmen iptali ile takibin —- asıl alacak ve —— işlemiş faiz yönünden devamına,
-Takibin devamına karar verilen asıl alacağın %20 oranında davalının icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine
2-Karar harcı 45.616,80 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 8.057,21-TL’nin mahsubu ile bakiye 37.559,59-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 8.057,21-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 284,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.125,10-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen kısım yönünden, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 50.439,55-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ————–Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere,açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/09/2020