Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/594 E. 2022/466 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/594 Esas
KARAR NO: 2022/466
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20.03.2018
KARAR TARİHİ: 31.05.2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının —- tarihinde eşinin kardeşinin düğünü olması sebebiyle, gelin —- ve damadın ağabeyi —eşi — birlikte, —- sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ile düğün hazırlıkları için —– gittiklerini, hazırlık işlemleri bittikten sonra tekrar yola çıktıklarını, davacının da içinde bulunduğu—-plakalı aracın dönüş yolunda, — geldiklerinde trafik kazası yaptıklarını, kazada davacının da yaralandığı, kazada ——- araç sürücüsünün kusurlu bulunduğu, aracın içindeki bir yolcu vefat etmiş, diğer yolcular yaralanmıştır, bunlarla ilgili tazminat davaları açılmış, sigorta şirketinin tazminat ödemesi yönünde karara bağlanmıştır, davacının ağır bir şekilde yaralandığı, davacının bacağına platin takılmş ve ömür boyunca platinle yaşamaya mahkum olduğu, davacının kaza sırasında hamile olduğu, tedavi sebebiyle kürtaj olduğu, bu olayın ruhsal olarak daha da etkilediğini, davacının sağ ayağını normal şekilde kullanamadığı, birçok hareketi kısıtlanmış olup yaşam kalitesinin düştüğünü, kazada——vefat etmesinin verdiği üzüntünün davacıyı etkilediğini, davacının malul kaldığı, açıklanan sebeplerle davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla davacı için —–maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte ticari faiz isteminin kabul görmediği takdirde yasal faizi ile birlikte ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazasına karışan, —- plakalı aracın davalı şirket nezdinde ——- sigortalı olduğu, davalı şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğu kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olup; kaza tarihi itibariyle maluliyet halinde şahıs başına azami —– sınırlı olduğu,huzurda görülmekte olan başvuru öncesinde davacı tarafından davalı şirkete başvuru yapılmadığı gibi taleplerinin açık olmadığını, hiçbir kabul anlamına gelmemekle birlikte savunmalarının kabul görmemesi halinde; davacının kusur ve maluliyet oranının——- tarafından tespiti gerektiğini, tazminat hesabının aktüer hesaplama konusunda uzman ve hazine listesinde yer alan bir aktüer tarafından yapılması gerektiğini, davalı şirketin şirket temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebi usul ve yasalara aykırı olduğu, somut olayda davalı sigorta şirketi ile davacı arasındaki ilişki ticari nitelik arz etmemekte ve davaya konu tazminat talebi de haksız fiilden kaynaklandığını, —- biçimi ile ilgili konularda —– haksız fiillere ilişkin hükümlere yollama yaptığı ve haksız fiillerde uygulanacak faiz türünün de yasal faiz olduğu dikkate alındığında davacı vekilinin en yüksek faiz isteminin de reddi gerektiğini, başvuranın talep etmiş olduğu tedavi ve geçici iş görmezlik zararından dolayı davalı şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, daha önce trafik kazalarından doğan tedavi giderleri sigorta şirketleri tarafından karşılanmakta iken, değişiklikten sonra bu giderlerin—— tarafından karşılanacağının açıkça belirtildiğini, bu nedenle davalı şirketin söz konusu tedavi giderlerinden sorumluluğu bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; davacının kaza sebebiyle davacının maluliyeti olup olmadığının kesin olarak tespiti ile engellilik durumu oluşmadığının tespiti halinde davanın reddine, dava konusu kaza sebebi ile uğradığı maluliyet oranının———- alınacak rapor ile tespitine; tazminat hesabına ilişkin raporun —– yer alan uzman aktüerden alınmasına, temerrüde düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan davalı şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını, hükmolunması halinde davalı şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasına, davacının, davalı şirket bakımından poliçe teminatı dışında bulunan tedavi, bakıcı gideri, maddi tazminat taleplerinin reddine, karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile haksız fiilden doğan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı—– tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını belirterek kazaya karışan —– plaka sayılı aracın trafik sigorta poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden maddi tazminatın —- tahsili istemiyle dava açmıştır.
Dava ilk olarak—- açılmış,—— tarihli görevsizlik kararı neticesinde mahkememize tevzi edilmekle, yukarıda yer alan esasa kayıt edilmiş, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmıştır.
Davacıya ait hastane dosyaları, davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen hasar dosyası, —-esas sayılı ceza dosyası, ——-soruşturma dosyası, celp edilerek dosya içine alınmış, davacıya meydana gelen trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik ödeneği ödenmediği —–gelen müzekkere cevabı ile anlaşılmıştır.
Hasar dosyasının incelenmesinde, kaza tarihi itibariyle —— plakalı aracın trafik sigorta poliçesinin davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiği, poliçenin kaza tarihini kapsadığı, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya dava tarihinden önce herhangi bir ödeme yapılmadığı, sigortalısının ve kaza anındaki sürücünün dava dışı —- olduğu, aracın niteliğinin hususi —– olduğu, anlaşılmıştır.
Mahkememizce hastane evraklarının toplanmasından sonra davacının maluliyetinin değerlendirilmesi bakımından —-rapor alınmış, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan —— raporda davacının sürekli maluliyet oranının bulunmadığı, olay tarihinden itibaren iyileşme süresinin —- kadar uzayabileceği belirlenmiştir. Davacı vekili tarafından rapora karşı sunulan —- tarihli beyan ve itiraz dilekçesinde müvekkilinin dizine kalıcı olarak platin takıldığı, dizini işlevsel olarak kullanmasının mümkün olmadığı, raporda belirtilen kırık, ameliyat, geçirilen operasyonlar, vida takılıp sökülmesinin davacının hayatını hangi oranda etkilediğinin belirtilmediği, hali hazırda dizinde platin takılı olan davacıda doktorların bacakta yırtık olabileceği gerekçesiyle platinin alınmadığı, —- tarihinde ameliyatı yapan doktor tarafından — istenildiği ve —— göre dizde menisküs yırtığı ve iltihap olduğunun tespit edildiği, davacının yeniden ameliyat olması gerekeceği, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde sürekli maluliyetin olmadığına ilişkin raporu kabul etmenin mümkün olmadığı, —- geçici iş göremezlik süresinin de kazanın meydana geldiği tarih ve müvekkilin tedavi süreci dikkate alındığında hatalı olduğu yönünde itiraz edilerek dosyanın —- gönderilmesini talep ettiği görülmüştür. Mahkememizin — tarihli ara kararı doğrultusunda dosya —— tevdi edilmiş, anılan kurum tarafından — tarihli düzenlenen raporda, —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle ——–kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin —–aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Maluliyet raporunun alınmasından sonra, dosyada orantısal kusur oranlarının tespiti ve tazminat hesabı yapılması için dosya bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından — tarihli rapor düzenlenmiştir. Düzenlenen —- tarihli raporda özetle, ” Dava dışı sürücü — sevk ve idaresinde bulunan — plaka sayılı—– ——-Taşıt giremez trafik işareti bulunan ———- karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit rampa ve bağlantı yollarına girme şeride tecavüz etme ve ——açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın oluşumunda etkenlik arz ettiği için mevcut olan —-% 100 kusurlu olduğu, dava dışı sürücü — sevk ve idaresinde bulunan —-sayılı otosuyla; ——— bağlı yönetmelikte belirtilen sürücülerin uyması zorunlu kurallara riayet ettiği kazanın oluşumunda, alabilecek herhangi bir tedbirinin bulunmadığı, meydana gelen Ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda kendisine kusur izafe edinilmesi uygun görülmediği, ancak sürücü belgesiz araç kullandığı için idari yaptırım olarak para cezası verilmesinin uygun olduğu, mevcut olan Ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasında; kusur ve ihlalinin bulunmadığı, alınan raporlarda davacının sürekli maluliyetine mahal olmadığı ve —— ay geçici iş göremez olduğunun tespit edildiği ve neticede sürekli maluliyet zararından söz edilemeyeceği, davacının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü durumunda talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının –olduğu ” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından rapora ilişkin beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuş, akabinde davacı vekili tarafından — tarihli talep arttırım dilekçesi ile — olarak talep edilen geçici iş göremezlik alacağını — artırarak toplam —-alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi , aksi halde yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, sürekli işgöremezlik talebinin dava dilekçesi ve —– tarihli dilekçedeki talepler doğrultusunda hüküm altına alınmasına karar verilmesini beyan ve talep etmiş, talep arttırım dilekçesi hukuki bilgilendirme hakkı gereği davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu kazanın olay yeri kaza mahallinde, meskûn mahalde yerleşim alan içerisinde davacının yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü — sevk ve idaresinde bulunan—-sayılı aracıyla —–üzerinde seyrederken —– içerisinde, hatalı sollama yaparak karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şeride geçtiği sırada otosunun ön kısımlarıyla —– seyreden dava dışı sürücü —sevk ve idaresindeki——– plaka sayılı aracın ön kısımlarına çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazası olduğu, gerek soruşturma dosyaları ve ceza dosyasında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları gerekse mahkememizde aldırılan bilirkişi raporu göz önüne alındığında sürücü—— dikkatini taşıt yoluna vermesi gerekirken vermediği, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit, —– ve bağlantı yollarına girerek şeride tecavüz etme kuralını ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde asli olarak % 100 oranında kusurlu olduğu, karşı araç sürücüsü ——ise kazanın oluşumunda alabileceği her hangi bir tedbir ve önleminin bulunmadığı anlaşılmakla kusurunun olmadığı kanaatine varılmıştır. Tazminat yönünden yapılan incelemede ise haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan ——– alınarak düzenlenen ve dosya içinde yer alan maluliyet raporlarında davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı belirlenmekle, davacının bu kaza sebebi ile talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatı olmadığından sürekli iş göremezliğe ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Raporlarda iyileşme süresi — ay olarak belirlenmekle yapılan hesaplama neticesinde —- geçici iş göremezlik zararı hesaplandığından davacının anılan miktarda davalı sigorta şirketinden maddi tazminat talep edebileceği anlaşılmıştır. Davacının kazaya karışan —– plakalı araçta yolcu konumunda olmasından dolayı kazanın meydana gelmesinde bir kusuru bulunmamaktadır. Ancak zararın artmasına etki edip etmediği yönünden diğer bir deyişle müterafık kusuru bulunmadığı yönünden de inceleme yapılmıştır. Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur ——- düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Somut olayda da toplanan delillerden davacının zararın artmasına etki edebilecek nitelikte bir kusurunun olduğu hususunda bir bilgi ve belge bulunmamakta olup bu yönüyle taktiri bir indirim yapılmamıştır. Açıklanan gerekçeler ile davanın kısmen kabulü ile —- geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatın —-dava tarihinden(Davanın niteliği gereği sigorta şirketine başvurunun tebliğinden ——- iş günü sonrası temerrütün oluştuğu, davacı tarafça dava öncesinde sigorta şirketine yapılan başvuru olmayıp yargılama sırasında başvurulduğu ve ve davacının talebi göz önüne alınarak) itibaren işleyecek yasal faizi —— ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin daimi iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın kısmen kabulü ile,
— geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatın —- dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin daimi iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
2-Karar harcı 428,10-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 68,31-TL ve 21,41-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 89,72‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 338,38-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan toplam 89,72-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 287,70-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti, 562,00-TL ATK Fatura ücreti olmak üzere toplam 2.485,60-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 604,54-TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen kısım yönünden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı vekilinin yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31.05.2022