Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/580 E. 2023/658 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/580 ESAS
KARAR NO: 2023/658
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 17.05.2018
KARAR TARİHİ: 12.09.2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı—– tarihinde müvekkili davacı —- elinde bisikletiyle yaya geçidinden karşıdan karşıya geçtiği sırada davalılardan —- sevk ve idaresindeki ve diğer davalılardan—— adına kayıtlı —— plaka sayılı araçla hız sınırlarına uymayarak çok süratli bir şekilde müvekkiline çarptığını ve olay yerini terk ettiğini, davalının olay yerini terketmesi sebebiyle polisler tarafından kaza tespit tutanağı tutulmadığını ve alkol kontrolü yapılmasının da mümkün olamadığını, bu kaza nedeniyle müvekkilinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde, vücuttaki kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin ağır olacak şekilde yaralandığını, diz kapağında ve omurilik kemiğinde kırıklara neden olduğunu, müvekkili —— kazadan hemen sonra omuriliğinden ve diz kapağından ameliyat olduğunu ve 8 gün ——— ve devamında da evinde yatmak zorunda kaldığını, aradan geçen 2 yıl sürecinde zaman zaman —– fizik tedavi gördüğünü, kazadan kaynaklı zararların halen son bulmadığını ve en son —- tarihinde —– omuriliğinden yeniden ameliyat olduğunu, müvekkilinin eski sağlığına halen kavuşamadığını, davalının adına kayıtlı — plaka sayılı aracın diğer davalı—– poliçe numaralı zorunlu trafik sigortası ile sigortalandığını, ilgili kanun gereğince oluşan zararın tazmin edilmesi için trafik sigortacısı davalıya 10.04.2018 tarihinde yazılı olarak tarafınca başvurulduğunu, davalı sigorta şirketinin işbu yazılı başvuruya cevap vererek tazminat ödemesinde bulunmayacağını tarafına bildirdiğini, bu sebeple sigorta şirketi hakkında da dava açmak zorunluluğu doğduğunu, davalı sigorta şirketinin ——-yönünden trafik sigorta poliçesindeki 3. Şahıs zararları yönünden maddi tazminat limiti yönünden sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkili davacının, dava konusu kaza ile ilgili olarak öncelikle maddi zararı bulunduğunu, kaza nedeniyle davacı müvekkilinin omuriliğinde ve diz kapağında kırıklar meydana geldiğini ve ağır derecede yaralandığını, oluşan bu yaralanma nedeniyle müvekkilinin günlük ihtiyaçlarını yerine getiremez duruma geldiğini ve ihtiyaçları karşılamak için aile üyelerinden yardım aldığını, müvekkilinin halen iyileşmediğini ve kazadan kaynaklı olarak en son 05.04.2018 tarihinde omurilik kemiğinden ameliyat olduğunu, hastaneden taburcu olsa da halen iyileşmediğini, tüm bu nedenlerle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla maddi tazminat miktarının belirlenmesinden sonra artırmak suretiyle 1.000,00-TL maddi (belirsiz alacak), 50.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 51.000,00-TL tazminatın kaza tarihi 02.05.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte maddi tazminat açısından davalılardan müşterek ve müteselsilen, manevi tazminatın ise sigorta şirketi hariç diğer davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

TALEP ARTIRIM DİLEKÇESİ: Davacı vekili 17.05.2022 tarihli dilekçesi ile; HMK M.107 uyarınca bilirkişi raporu doğrultusunda, dava değerinin artırımı yoluna gidilerek, dava dilekçesinde 1.000,00-TL olan maddi tazminat talebini, 89.934,05-TL’ye (Bakım masrafı 3.294,00-TL, Tedavi gideri ve yol masrafları 3.200,00-TL, Geçici tam iş göremezlik zararını 10.696,64-TL, Sürekli kısmi işgöremezlik zararı 72.743,41-TL) çıkarmıştır.

ISLAH DİLEKÇESİ: Davacı vekili 31.01.2023 tarihli dilekçesi ile; HMK M.107 uyarınca 26.01.2023 tarihli ek rapor doğrultusunda, dava değerinin talebini tüm davalılar yönünden 111.881,69-TL artırdığını, tüm bu nedenlerle; maddi tazminat talebinin toplam 129.072,33-TL (Bakım masrafı 3.294,00-TL, Tedavi gideri ve yol masrafları 3.200,00-TL, Geçici tam iş göremezlik zararını 10.696,64-TL, Sürekli kısmi işgöremezlik zararı 111.881,69-TL) olduğunu beyan etmiştir.

SAVUNMA: Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru sahibi tarafın 02.05.2016 tarihinde meydana gelen ve —— plakalı aracın karıştığı trafik kazasında davacı taraf kusurunun bulunmadığını iddia ile maddi tazminat talepli işbu başvuruda bulunduğunu, dava konusu trafik kazasına karışan —- plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde —— sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olduğunu, kaza tarihi itibariyle araç başına maddi zarar poliçe limitinin 290.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere müvekkili şirket tarafından sigortalı aracın davaya konu kazada herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından sigortalı aracın kazada kusurunun bulunmaması sebebiyle davanın reddini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile davacıların var ise gerçek işgöremezlik zararının tespiti için hazine listesinde yer alan uzman aktüerden rapor alınmasını, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine karar verilmemesini, karar verilmesi halinde müvekkil şirketin sorumlu olduğu azami poliçe teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasını; reddedilen kısım için yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Dava dilekçesi tensip zaptı; davalı — tarihinde, davalı —–tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmiş, ancak bu davalılar davaya cevap vermemişlerdir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibariyle; trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, davacının tedavi evrakları getirtilmiş, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır. Dava konusu uyuşmazlığın; davacının yaralanmasıyla sonuçlanan, —–tarihinde meydana gelen, davalılardan sigorta şirketinin trafik sigortalısı, diğer davalılardan —- sürücüsü, — maliki olduğu —— plakalı aracın davacıya çarpması sonucu meydana gelen davaya konu trafik kazasında, davacının, davalıların ve varsa üçüncü kişilerin kusurlu olup olmadığı, kusurlu iseler hangi oranda kusurlu oldukları, davacının yaralanması sebebiyle dava konusu edilen maddi zarara ilişkin maluliyetlerin oluşup oluşmadığı, davalıların tazminat kalemlerinden sorumlu olup olmadığı, sorumlu iseler hangi miktarda ve ne şekilde sorumlu oldukları, manevi tazminat talebinin yerinde olup olmadığı, temerrüt tarihi ile faizin türünün ne olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür.Dava konusu kaza neticesinde sigorta şirketince oluşturulan hasar dosyası, davacının tedavi evrakları, kazaya dair soruşturma dosyası mahkememiz dosyasına celp edilmiştir.—– soruşturma sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; dava konusu kazayla ilgili sürücü —–hakkında ‘taksirle bir kişininyaralanmasına neden olma’ suçundan ötürü soruşturma yürütüldüğü, sürücü—– kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle 19/07/2016 tarihinde takipsizlik kararı verildiği anlaşılmıştır.Davaya konu kazadaki kusur oranlarının tespiti için alınan 26/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacı —— %62,5, davalı ——- %37,5 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.Mahkememizce aldırılan kusur raporu ile soruşturma dosyasında alınan kusur raporu arasında çelişki doğduğundan kati kusur raporu tanzimi için dosya —– gönderilmiştir.—– tarihli raporunda özetle; “…Mevcut verilere göre; 1.Durum; Kazanın davacı ——- olay mahalli yaya geçidinde yaya olarak bisikleti elinde iterek karşıdan karşıya geçtiği sırada meydana geldiğinin kabulü halinde; A)Davalı sürücü —— sevk ve idaresindeki araçla seyri sırasında yaya geçidine yaklaşırken müteyakkız seyretmesi, yaya geçidinden elinde bisiklet ile yaya olarak geçiş yapan davacı —–ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. B)Davacı ——olay mahalli yaya geçidi üzerinden elinde bisiklet ile yaya olarak karşıdan karşıya geçişi sırasında davalı sürücü yönetimindeki vasıtanın sadmesine maruz kaldığı anlaşılmakla kazanın oluşumunda atfı kabil kusuru bulunmamaktadır. 2.Durum; Kazanın davacı —– olay mahalli yaya geçidinde bisiklet üzerinde bisikleti sürerek karşıdan karşıya geçtiği sırada meydana geldiğinin kabulü halinde; A)Davalı sürücü—-sevk ve idaresindeki araçla yaya geçidi mahalline yaklaşırken kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette müteyakkız seyretmesi, yaya geçidi üzerinden bisikleti sürerek karşıdan karşıya geçiş yapan davacı —- karşı zamanında ikazla birlikte etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. B)Davacı —– sevk ve idaresindeki bisiklet ile bisikletin üzerinde yaya geçidi üzerinden karşıdan karşıya geçiş yapmadan evvel seyir halinde olan vasıtaların seyir durumlarını dikkate alması, davalı sürücü ——– yönetimindeki vasıtaya ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. SONUÇ : Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; 1.Durumun kabulünde; A)Davalı sürücü —– %100 (yüzde yüz)oranında kusurlu olduğu, B)Davacı —- kusursuz olduğu, 2.Durumun kabulünde; A)Davalı sürücü —- %25 (yüzde yirmibeş)oranında kusurlu olduğu, B)Davacı ——– %75 (yüzde yetmişbeş)oranında kusurlu olduğu …” şeklinde kanaat belirttikleri görülmüştür.Davacının maluliyetinin tespiti amacıyla dosya —–gönderilmiştir.——-tarihli raporunda özetle; —–Mevcut belgelere göre —– tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle ———– göre Tablo 1.1’e göre Kategori 3, tüm vücut özür oranı % 13 olduğu, Tablo 3.9’a göre Orta, tüm vücut özür oranı % 10 olduğu, Balthazaard formülüne (% 13 ile % 10) göre tüm vücut özür oranı % 22 olarak tespit edildiğine göre; 1- Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 22 (yüzdeyirmiiki) olduğu, 2- İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği…” şeklinde kanaat belirttikleri görülmüştür.Maluliyet raporunun “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Raporlar Hakkındaki Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmesi istenilmiş ve ———- tarafından bu doğrultuda rapor düzenlenmiş ise de; yargılama esnasında—– gazetede yayınlanan ————Cümlesinde yer alan “..ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda..” ibaresinin anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptal edildiği, eldeki davada uygulanan genel şartlarda düzenlenmiş Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Raporlar Hakkındaki Yönetmelik hükümlerinin artık uygulanma imkanı kalmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 30. maddesi ile ————tarihli emsal nitelikli içtihadı ve ———– Karar sayılı kararları uyarınca iptal kararının kesinleşmemiş tüm davaları da etkileyeceği nazara alınarak; somut olaya uygulanması gereken Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre, davacının dava konusu 02/05/2016 tarihli trafik kazası sonucunda geçici ve sürekli maluliyet oranı ve bakıcı yardımına ihtiyaç duyup duymadıkları hususlarında—-ek rapor alınması,———-tarafından Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre, maluliyetin niteliği itibariyle rapor tanzim edilmesi mümkün değil ise —–düzenlenmesi için dosya tekrar—– gönderilmiştir.——- tarihli raporunda özetle; ———–yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla ——– Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; 1- Mevcut belgelere göre—-oğlu —- doğumlu ——— 02.05.2016 tarihli trafik kazası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:… E cetveline göre: % 32.2 (yüzdeotuzikinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2- İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği…” şeklinde kanaat belirttikleri görülmüştür.Maluliyet tespitinin ardından dosya SUT ve Aktüerya hesabı açısından bilirkişi heyetine tevdii edilmiştir.Sut Uzmanı ve Aktüer bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 08/01/2022 tarihli raporunda özetle; “…1-Bakıcı ve Tedavi gideri yönünden değerlendirme; a)Sağlık kurumlarındaki tedavi giderinin ——– tarafından karşılandığı,
b)3.294,00 TL 2 aylık bakıcı, 1.200,00 TL ameliyatları sonrası pansuman, bakım malzemeleri, ilaç ve yardımcı destek malzemeleri için ve 2.000,00 TL sağlık kurumlarına gidiş-geliş sürecinde ulaşım ve sosyal giderleri için olmak üzere toplam 6.494,00 TL bakıcı ve tedavi gideri olduğu; gelecekte olası tedavi giderleri ile ilgili tıbbi bilgi olmadığı ve gerekip gerekmeyeceği ve giderleri ile ilgili değerlendirme yapılamayacağı; 2-Tazminat yönünden değerlendirme;
a) Kazada yaralanan davacı ———– tazminatının, 12.10.2021 tarihli celsede tarafımıza verilen görev çerçevesinde; tazminata uygulanacak kusur oranı hususunda takdir ve değerlendirme
Mahkemenin Sayın Hakimine ait olmak üzere, kusur durumu hesaba katılmaksızın; Geçici tam işgöremezlik zararı: 10.696,64 TL, Sürekli kısmi işgöremezlik zararı: 72.743,41 TL olmak üzere toplam 83.440,05 TLesaplandığı…” şeklinde kanaat bildirdikleri görülmüştür.Maluliyet durumunun değişmesi ve bilirkişilerin kusur durumuna göre ayrıntılı hesap yapmamaları nedeniyle dosya ek rapor alınmak üzere aynı bilirkişilere tevdii edilmiştir.Bilirkişi heyetinin 25/01/2023 tarihli raporlarında özetle; “…1-Bakıcı ve Tedavi gideri yönünden değerlendirme; a)Sağlık kurumlarındaki tedavi giderinin ———- tarafından karşılandığı, b)3.294,00 TL 2 aylık bakıcı,1.200,00 TL ameliyatları sonrası pansuman, bakım malzemeleri, ilaç ve yardımcı destek malzemeleri için ve 2.000,00 TL sağlık kurumlarına gidiş-geliş sürecinde ulaşım ve sosyal giderleri için olmak üzere toplam 6.494,00 TL bakıcı ve tedavi gideri olduğu, 6.494,00 TL.’nın davalı sürücünün %100 kusur karşılığının : 6.494,00 x %100 = 6.494,00 TL., 6.494,00 TL.’nın davalı sürücünün %25 kusur karşılığının : 6.494,00 x %25 = 1.623,50 TL. Belirlendiği;…2-Tazminat yönünden değerlendirme; a) 04.10.2022 tarihli celsede tarafımıza verilen görev çerçevesinde; yeni yıldaki asgari ücret artışı da dikkate alınarak,——–sayılı raporundaki belirlemeler doğrultusunda; birinci seçenekte davalı sürücü —– %100 kusuru, ikinci seçenekte davalı sürücü ——–%25 kusuru üzerinden; aa) Birinci seçenekte; davalı sürücünün %100 kusuruna göre: Geçici tam işgöremezlik zararı: 10.696,64 TL., sürekli kısmi işgöremezlik zararı: 111.881,69 TL. Olmak üzere toplam 122.578,33 TL; bb) İkinci seçenekte; davalı sürücünün %25 kusuruna göre: Geçici tam işgöremezlik zararı: 2.674,16 TL., sürekli kısmi işgöremezlik zararı: 27.970,42 TL. olmak üzere toplam toplam 30.644,58 TL. hesaplandığı,…” şeklinde kanaat belirttikleri görülmüştür.Tüm dosya kapsamına göre; 02/05/2016 günü saat 16:45 sıralarında davalı sürücü —- sevk ve idaresindeki ——- plakalı —- ile—- kavşağı istikametinden —–istikametine seyir halinde iken, olay mahalli yaya geçidine geldiğinde, yaya geçidi üzerinden geçiş yapan davacıya çarptığı, —— sayılı dosyasında alınan rapor ile mahkememizce aldırılan 26/12/2018 tarihli bilirkişi raporu arasında çelişki olması nedeniyle alınan ———- raporunu; kazanın ‘davacının olay mahalli yaya geçidinde yaya olarak bisikleti elinde iterek karşıdan karşıya geçtiği sırada meydana geldiği ihtimali’ ile ‘davacının olay mahalli yaya geçidinde bisiklet üzerinde bisikleti sürerek karşıdan karşıya geçtiği ihtimali’ sırada meydana gelmesine göre iki ihtimalli olarak hazırladığı, olayın meydana gelme şekline ilişkin ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, davacı tarafın iddiası, davacının olay mahalli yaya geçidinde yaya olarak bisikleti elinde iterek karşıdan karşıya geçtiği sırada meydana geldiği yönünde ise de; olaya ilişkin bir kamera görüntüsü veya görgü tanığı olmadığı, bu nedenle olayın meydana geliş şekli, davalı lehine olan, davacının olay mahalli yaya geçidinde bisiklet üzerinde bisikleti sürerek karşıdan karşıya geçtiği şeklinde kabul edildiği, bu kabulde kazanın meydana gelmesinde; davalı sürücü —– %25 oranında, davacının %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği; ——– tarihli raporuna göre; davacının sürekli iş göremezliğinin %32.2, geçici iş göremezliğinin 6 ay olduğu; Sut Uzmanı ve Aktüer bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 25/01/2023 tarihli raporuna göre; davalının %25 kusurlu olduğunun kabulü hainde; bakıcı ve tedavi giderinin 1.623,50-TL; Geçici işgöremezlik zararının 2.674,16 TL, sürekli işgöremezlik zararının 27.970,42 TL olmak üzere toplam toplam 30.644,58 TL olarak hesaplandığı, davada ıslahın sadece bir kez yapılabileceği değerlendirilmekle; davacı vekilinin ilk talep artırım dilekçesi olan 17/05/2022 tarihli dilekçesinin dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla; bu dilekçesi doğrultusunda ve 25/01/2023 tarihli heyet raporunda belirtilen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Manevi tazminat davası yönünden ise; bilindiği üzere manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Olayın oluş şekli yanında, zararın davacı yönünden ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile paranın alım gücü karşısında kaybettiği değer göz önünde bulundurulduğunda, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın maddi tazminat yönünden ilk talep artırım dilekçesi doğrultusunda KISMEN KABULÜ İLE;
a-27.970,42-TL sürekli iş göremezlik+ 2.674,16-TL geçici iş göremezlik+ 1.623,50-TL bakıcı masrafı olmak üzere toplam 32.268,08-TL maddi tazminatın davalılar ———- yönünden kaza tarihi olan ——– itibaren; davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve temerrüt tarihi olan —– itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 2.204,23-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 174,20-TL peşin harç, 303,75-TL tamamlama harcı, 133,68-TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 1.592,60-TL’nin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
c-Davacı tarafından yatırılan 611,63-TL harcın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, ———fatura ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 4.812,75-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre; 1.203,19-TL’sinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 3.609,56-TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
e-Haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 2.000,00-TL bilirkişi ek ücreti ve 126,00-TL tebligat ücreti olmak üzere toplam 2.126,00-TL’nin davanın kabul ret oranına göre; 531,50-TL’sinin müştereken ve müteselsilen davalılardan, 1.594,50-TL’sinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
f-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
g-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalılar ——– lehine takdir olunan 15.488,68-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak müştereken ve müteselsilen davalılar ——- verilmesine,
h-Davalı ——- kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-Davanın manevi tazminat talebi yönünden KISMEN KABULÜ İLE;
a-20.000,00-TL manevi tazminatın, davalılar ——- kaza tarihi olan —— itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.366,00-TL harcın, müştereken ve müteselsilen davalılar —— tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
c-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılar ——- alınarak davacıya verilmesine,
d-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı —– lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
e-Davalı ——- kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde—–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 12.09.2023