Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/578 E. 2022/276 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/578 Esas
KARAR NO: 2022/276
DAVA: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17.05.2018
KARAR TARİHİ: 05.04.2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı arasında ——tarihinde davacı şirket işyerinde meydana gelen iş kazası nedeniyle kazada yaralanan —- tarafından açılan dava sonucunda —– davacı şirket aleyhine tazminata hükmedildiğini, işbu dava için istinaf başvurusu yapıldığını, müracaat için toplam —- istinaf başvuru masraf ve harcı ödendiğini, ancak başvurularının reddedildiğini, anılan karar ile davacının payına düşen meblağ olan —–olmak üzere peyderpey dosya alacaklısı vekiline haricen ödendiğini, ödemenin tamamlanması için kendisinden ibraname alındığını ve haricen tahsil harcını, işbu meblağ içerisinde —-tutarındaki tahsil harcının da bulunduğunu, aynı kaza nedeni ile — tarafından davacı aleyhine rücuen tazminat davası açıldığını; işbu dava da —- sayılı ilamı ile karara bağlandığını ve işbu karar ile —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte toplam —- karar tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline hükmedildiğini, yukarıda belirtilen sigorta poliçesi nedeniyle davalı şirket sorumluluğunda bulunan işbu tazminat ve ferilerinin davacı şirkete ödenmesi amacıyla davalı şirkete—- yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin—- tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; —- sayılı ilamı ile davacı şirket aleyhine hükmedilen ve —- takibine konu edilen tazminatın davacı tarafından ödenen kısmı ile davacı tarafından yargılama giderleri toplamı olan — dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, —ilamı ile davacıdan tahsiline karar verilen —tarihinden itibaren işleyecek faizi,—-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile, davalıdan alınarak davacıya verilmesine veya belirtilen ve davacı tarafından ödenen meblağlardan oluşan talepleri aynı kalmak kaydıyla belirtilen talebinin muhteviyatı meblağlar henüz ödenmemiş olmakla zikredilen mahkeme kararı ile davacıya yüklenen borcun davalıya nakline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin geçmiş olması nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, dosya kapsamında — tarihinde meydana gelen ve — yılında dava konusu olan iş kazasına ilişkin ihbarın şirkete —- tarihinde davacı tarafın belirttiği —- marifetiyle keşide edildiğini, —- yevmiye numaralı ihtarname içeri; alan, davalının ihtarname ile haberdar olduğu, yapıldığı iddia edilen yargılamanın tamamlanması sonrasında bildirildiğini, —- tarihinde meydana geldiği iddia edilen iş kazası ile ilgili olarak davacı şirket davalı şirket tarafından —–İşveren —– sigortalı olduğunu, davacı şirketin, bedeni zarara uğradığı iddia olunan kişinin davacı şirketin işçisi olduğunu ve meydana geldiği iddia olunan olayın iş kazası olduğunu ispatlaması gerektiğini, şirketin sigortalı, meydana geldiği iddia olunan hasar bildirimi ile bilgi/belge temini mevzuat ile öngörülen süreler içinde yapmadığını, —— meblağ sigortası olmadığından, mevcut şartlarda davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı şirket sigortalısı davacı şirkete atfedilecek kusur oranında sorumlu olacağından, söz konusu iş kazası ile ilgili olarak maddi gerçeğin, bir başka ifadeyle kusur oranının —- uyarınca, iş kazasının gerçekleştiği iş kolu ve iş güvenliği konusunda uzman —-marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, söz konusu uyuşmazlık ile ilgili olarak bir ceza dosyası görülmekte ise, kusur durumunun tespiti yönünden ceza dosyasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte sigortalı işverenin kusurunun tespiti halinde ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması için dosyanın aktüer siciline kayıtlı aktüerya uzmanına gönderilmesini talep ettiklerini, Manevi tazminat talepleri yönünden —–uyarınca zenginleşme aracı olarak kullanılmaması gerektiğini, Uyuşmazlık konusu olayın bir iş kazası olduğu iddia edilmekle birlikte, zarar gördüğü iddia olunan kişiye, —- tarafından geçici veyahut sürekli iş göremezliğe bağlı ödeme yapılıp yapılmadığının tespiti amacıyla ödemelerin sorularak, hesaplanacak tazminat tutarından mahsup edilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davalı şirketin, iş kazası olduğu iddia olunan bu o olaya ilişkin olarak, ihtarnamenin tebliğinden sonra bilgi/belge talebine rağmen sigortalı/davacı tarafça bilgi verilmediğinden, zararın teminat kapsamına girip girmediği hususunda dahi hala incelemeye yeterli belge bulunmadığından, davayı kabul etmemekle birlikte, davalı şirketin temerrüde de düşmediğini, —– tarihinde meydana geldiği iddia edilen iş kazası ile ilgili olarak davacı şirket davalı şirket tarafından —–poliçe —-olduğunu, dava dilekçesinin tebliği sonrasında davalı şirket bünyesinde —- hasar dosyası açıldığını belirterek fazlaya ilişkin her tür talep, beyan, itiraz, dava, şikayet ve sair yasal haklarımız saklı kalmak kaydıyla, ——gereğince davacı delillerin kendilerine tebliğine, bu süre zarfında itiraz ve cevap haklarınızın saklı tutulmasını; dosya kapsamında talep edilmiş olan haklar yönünden hak düşürücü süre/zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan davanın bu sebeple reddini; dosya kapsamında usuli itirazlarımızın haklı olduğunun tespiti halinde davanın usulden reddine ya da açılmamış sayılmasını; davanın esasına girilmesi halinde: Kusur durumunun tespiti yönünden varsa ceza dosyasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılmasını; dosya üzerinde uzman bilirkişi heyeti marifetiyle kusur ve zarar miktarı yönünden inceleme yaptırılmasını; —— müzekkere yazılarak varsa yapılan ödemelerin sorulmasını ve davacı taleplerinin yapılan ödemeler dikkate alınmak suretiyle değerlendirilmesini; davacı şirket, bedeni zarara uğradığı iddia olunan kişinin davacı şirketin işçisi olduğunu ve meydana geldiği iddia olunan olayın iş kazası olduğunu ispat edecek delil sunmadığından davanın esastan reddini, Davacı, meydana geldiği iddia olunan hasar bildirimi ile bilgi belge temini yükümlülüklerini mevzuat ile öngörülen süreler içinde yapmamış olduğundan davanın esastan reddini, davalı şirket, iş kazası olduğu iddia olunan bu o olaya ilişkin olarak, ihtarnamenin tebliğinden sonra bilgi belge talebine rağmen davacı tarafça bilgi verilmediğinden, zararın teminat kapsamına girip girmediği hususunda dahi hala incelemeye yeterli belge bulunmadığından, davayı kabul etmemekle birlikte, davalı şirketin temerrüde düşmediğini, dava açılmasına sebebiyet vermeyen davalı şirket hakkında açılan davanın usul ve esas bakımından reddini, dava sebebiyet vermeyen davalı şirket hakkında faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücret hüküm tesis edilmemesini, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, işveren sorumluluk sigortası kapsamında meydana geldiği iddia edilen —– nedeniyle hak sahibine ödenen tazminatın sigorta poliçesi kapsamında kaldığından bahisle sigorta şirketinden tahsiline ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bu doğrultuda —-celp edilerek incelenmiş, dava dışı — davalı—- düzenlenen poliçeler celp edilerek mahkememiz dosyası arasına alınmış, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında —tarihinde kabul edilen —- basit yargılama usulüne geçilerek yargılama sonlandırılmıştır.
—–tarihinde meydana gelen iş kazası neticesinde açılan tazminat davası olduğu, yine aynı mahkemenin —- sayılı dosyasında bu kez dosyamız davacısı —-aleyhine birleştirme talepli dava açıldığı ve davaların — sayılı dosyada birleştiği, yargılama neticesinde —-tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası neticesinde — oranında malul kaldığı, dava konusu iş kazasında —–, dava dışı —– —-oranında kusurlu olduğu, toplam —maddi tazminatın kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, — harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, davacı tarafından yatırılan — davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, — nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, davacı tarafından yapılan — yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, kararın istinaf incelemesi sonucu — tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
— dosyasının incelenmesi neticesinde, — tarihinde icra takibine konu edildiği,— maddi tazminat, faiz ve diğer alacak kalemleri olmak üzere toplam — ödenmesi amacıyla icra emri düzenlendiği, — dosyamız davacısı — arasında —- imzalandığı, protokolde asıl alacak, faiz ve diğer ödemeler olmak üzere toplam —ödeme yapılacağının kararlaştırıldığı görülmüştür. Dosyamız davacısı şirket tarafından düzenlenen —- kapsamında — tarihinden başlamak üzere farklı tarihlerde ve miktarlarda toplam — ödeme yaptığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
—-dosyasının incelenmesi neticesinde, dava dışı —-tarafından dava dışı — dosyamız davacısı —-aleyhine açılan rücuen tazminat davası olduğu, yargılamada —– tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası neticesinde — oranında malul kaldığı, dava konusu iş kazasında —-davalı —- oranında kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile —- ilk peşin sermaye değerinin tahsis onay tarihi — tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,—- tutarlı ilk peşin sermaye değerinin davalı —–onay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline, — iş göremezlik ödeneğinin davalı —–onay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline, —göremezlik ödeneğinin — tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,—- vekalet ücretinin ve — yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, —nisbi karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına karar verildiği, kararın temyiz incelemesi neticesinde — tarihinde onama ile kesinleştiği görülmüştür. Davacı şirket tarafından da —- ödeme yaptığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Taraflarca bildirilen delillerin toplanmasının ardından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından — tarihli rapor düzenlenmiştir. Düzenlenen raporda özetle,” Davacının haklı görülmesi halinde alabileceği tazminat ve alacaklarının —- olabileceği, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatında yer aldığı, dosyada mevcut mahkeme ilamları kapsamında— varlığının ve yaralanan —- davacı işçisi olduğunun —- kabulü halinde; —– kapsamında davacı tarafından ödenen maddi/manevi tazminat taleplerinden davalı —- şirketinin sorumlu tutulabileceği, davanın derhal / makul sürede ihbar edildiğinin kabulü halinde davacı tarafça ödenen faizi de sigorta şirketinden talep edebileceği, rizikonun geç ihbar edildiğinin — de kabulü halinde yapılacak takdiri indirim hususunda nihai ve tüm takdirin —- ait olduğu, temerrüt tarihleri ve temerrüd faiz oranı hususunda nihai ve tüm takdirin — ait olduğu ” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından rapora ilişkin beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuş akabinde aynı bilirkişi heyetine nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi ilave edilerek bilirkişilerden —– tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporunda özetle,” Davada yaslanılan —– işyeri sigorta poliçesinde üçüncü şahıslara karşı ——bulunmadığından, davalının sorumluluğunun doğmadığı, huzurdaki davacının tazminata mahkum olduğu —- tarihli iş kazasının davacının işyerinde meydana geldiği ancak, kazalı — davacı arasında hizmet akdi bulunmadığı; kazalının dava dışı işvereni —- işini yapmak için davacının işyerinde bulunduğu sırada meydana gelen kazanın iş kazası olmasının poliçe teminatına dahil olması için yeterli olmadığı, kazalı ile sigortalı arasında hizmet akdi bulunmasının zorunlu unsur olduğu; dolayısıyla üçüncü kişi konumundaki kazalının uğradığı zararın davada yaslanılan işveren sorumluluk sigortası teminatına dahil olmadığı, Sayın Mahkemece bilirkişi heyeti görüşünün uygun görülmemesi ihtimaline göre, rücu miktarları yönünden yapılan incelemede; —–yönünden davalı sigortacıya olay ve davanın ihbar edilmemesine göre riziko tarihi olarak davacının ödeme tarihinin esas alındığı; bu nedenle ödeme tarihine kadar tazminat alacaklısına yapılan faiz ödemelerinden davalının sorumluluğu bulunmadığı; buna göre anapara ve yargılama giderleri ile takip dosyası masrafları kapsamında rücu edilebilecek tutarın —- olduğu; ayrıca bakiye karar ve istinaf harçları kapsamında ödenen üç belgedeki toplam tutarın —olduğu; poliçe teminatının aşılmadığı; davacının dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep ettiği bu kabul biçimine göre, davalı — sigortalısının kusuru dışında kalan kısmı diğer müteselsil sorumlular rücu etmekte muhtar olduğu; —tarafından açılan rücu davasının —- tarihinde kesinleştiği; ödemenin — tarihinde yapıldığı; işbu davanın —- günü ikame edildiği; ödemeden rücu hakkı elde edemeyeceği cihetle, bu kabul biçimine göre de talep koşulunun dava tarihi itibarıyla oluşmadığı ancak bu görüşün — uygun görülmemesi halinde, — —- ilamda yer alan yargılama gideri ve vekalet ücreti toplamı olan —— tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsilini isteyebileceği ” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerin tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından sunulan beyan ve itiraz dilekçesinde aleyhe hususların kabul edilmediği ve kabul ihtimaline göre yapılan hesaplamalar ve talepler doğrultusunda karar verilmesinin talep edildiği , davalı vekili tarafından sunulan beyan ve itiraz delikçesinde teminat kapsamında kalmayan taleplerin reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ile toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, dava dışı —- tarihinde meydana gelen iş kazası neticesinde —— dosyasında tazminat davası açıldığı, yine aynı iş kazası neticesinde —– tarafından —— sayılı dosyasında rücuen tazminat davası açıldığı, her iki dosya da dosyamız davacısı şirketin dava dışı ——– birlikte davalı olarak yer aldığı, dosyalarda karar verildiği ve kararların kesinleştiği nitekim davacı şirket tarafından da anılan dosyalar kapsamında bir kısım ödemeler yapıldığı hususu sabit olup, iş bu dosyada davacı tarafından ödenen bedellerin sigorta poliçesi kapsamında kaldığı iddia edilerek davalı —– tahsili talep edilmektedir. Öncelikle taraflar arasında imzalanan iki adet poliçe olup, bunlardan ilki ——— numaralı İşyeri Sigorta Poliçesidir. Davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde davalı ——numaralı —— kapsamında ödenen tazminatın tahsili açıkça talep edilmiş olmakla birlikte yargılama sırasında ve ön inceleme duruşmasının yapılmasından sonra davalı ile ——– numaralı —– imzalandığını ve uyuşmazlığın bu poliçe göz önüne alınarak da değerlendirilmesini talep ettiği görülmüştür. Öncelikle davacı vekilinin bu beyanı iddianın genişletilmesi yasağı kapsamında olmakla nitekim davalı vekili tarafından sunulan —— tarihli beyan dilekçesinde de bu hususa muvafakatlerinin bulunmadığı beyan edilmiştir. Ancak aksinin kabulü durumunda dahi ——–işyerinin faaliyet konusunun —— olduğunun belirtildiği, yangın, hırsızlık teminatı———-yönelik üçüncü şahıslara karşı verilen bir ek teminatın bulunmadığı sabit olup her halükarda anılan poliçe kapsamında davalı —- sorumluluğundan söz edilemeyecektir.——– yönünden yapılan değerlendirmede ise poliçede sigortalının davacı şirket olduğu, sigorta konusu iş yerinin faaliyetinin diğer olarak yazıldığı, çalışan sayısının——-belirtildiği görülmüştür. İşveren sigorta poliçesi genel şartlarının ——– üzeri sigortanın kapsamı işyerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk nedeniyle işverene bir hizmet akdi ile bağlı ve ——- tabi işçiler veya bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve —– sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat talepleri ile yine aynı——–tarafından işverene karşı iş kazalarından dolayı ikame edilecek rücu davaları sonunda ödenecek tazminat miktarlarını, poliçede yazılı meblağlara kadar temin etmesi şeklinde tanımlanmıştır. —— dışında kalan haller belirlenmiş, — Maddesinde ise aksine sözleşme yoksa işçilerin, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak getirilip götürülmeleri sırasında, işçilerin, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, meydana gelen iş kazaları, ———dışında meydana gelen iş kazaları. meslek hastalıkları sonucunda vaki olacak tazminat talepleri ve manevi tazminat taleplerin teminat dışı olacağı düzenlenmiştir. ——– numaralı poliçe de ise özel şartlar başlığı altında işçilerin, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak getirilip götürülmeleri sırasında, işçilerin, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, meydana gelen iş kazaları, —– dışında meydana gelen iş kazaları ve manevi tazminat taleplerinin teminat kapsamına dahil edildiği görülmüştür. Yine poliçenin önemli uyarılar başlıklı maddesinde poliçe ile sigortalıya sağlanan sigorta teminatının ——— teminata dahil olduğu belirtilmiş olan hususlarla sınırlı olduğu, teminata dahil olduğu açıkça öngörülmüş olanlar dışında hiçbir halin teminat dışında kalan haller arasında açıkça sayılmamış olsa bile sigorta koruması altında olmadığının belirtildiği görülmüştür. İşveren sorumluluk sigortasında riziko işçinin iş kazasına uğraması durumunda, işverenin işçisine karşı olan sorumluluğudur. Davaya konu olay şoför olarak çalışan —–davacı şirketin —- beldesinde bulunan ———–götürdüğü ——– boşaltılması için —– kapağını açtığı esnada ——- üzerine düşmesi sonucu yaralanmayla neticelenen iş kazasıdır. Kazanın meydana geldiği yerin davacı şirketin işyeri olduğu hususu sabit olmakla birlikte gerek iş mahkemelerinde toplanan delillerden gerekse dosyaya celp edilen——-cetvelinden anlaşıldığı üzere iş kazasına maruz kalan dava dışı——- işvereni davacı şirket olmayıp dava dışı ————– Şirketidir. Yine davacı şirket ile dava dışı —- arasında alt işveren üst işveren ilişkisinin de bulunmadığı sabit olup, davacı şirketin iş mahkemelerinde sorumlu tutulmasının sebebi de esasen işveren sıfatına bağlı olmadığı davacı şirketin çalışanının kusuruna bağlı olarak üçüncü kişi sıfatıyla sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır. Az yukarıda açıklanan genel şartların birinci maddesi kapsamında zarar gören dava dışı ——–davacı şirket ile arasında bir hizmet akdi bulunmadığı, hizmet akdinin dava dışı ——- arasında bulunduğu yine davacı şirket ile anılan dava dışı şirket arasında da alt işveren üst işveren ilişkisi bulunmadığı, poliçede ayrıca ve özel olarak riziko adresinde meydana gelen iş kazaları sonucu oluşabilecek herhangi bir bedeni zarardan dolayı işverene karşı ileri sürülecek tazminat taleplerin teminat kapsamına alındığına ilişkin açık bir düzenlemenin bulunmadığı hal böyle olunca da gerek genel şartlar gerekse poliçe kapsamında ——- dosyası yönünden davacı şirket tarafından yapılan ödemenin poliçe teminat kapsamında olmadığı ve neticede davalı—– şirketinin sorumluluğu bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından ——— ilamına konu olayda ise iş kazasından sonra sigorta poliçesine ek zeyilname yapıldığı, bu zeyilnamede işyerinde çalışan müteahitler ve/veya tali müteahitler ve/veya tedarikçiler, stajerler, diğer menfaattarların sigortalı adına yaptıkları faaliyetleri sırasında başlarına gelebilecek iş kazası neticesinde sigortalıya yöneltilebilecek sorumlulukların da teminata dahil edildiği, mahkemece de dosyada yer alan taraflar arasındaki sigorta sözleşmesinde sigortanın kapsamına yönelik özel şartın genel şartlardaki kapsamı genişlettiği ve asıl işveren veya alt işverene ait olsun işletme faaliyet sahasında meydana gelen mutad işletme faaliyetleri sırasında ve poliçe süresi içerisinde ——- tabi olarak çalışan personelin sadece mutat olarak yaptıkları işin ifasına bağlanarak genişletildiği ve İşveren mali sorumluluk sigortası ——– de genel şartlara aykırı düşmeyen özel şartların konulabileceği belirtilmiş olup, genel şartlarda ön görülen teminatı genişleten özel şartların konulması mümkün olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne yönelik verilen kararın ilgili kısmının onama ile kesinleştiği görülmüştür. Yine benzer bir uyuşmazlıkta ——- sayılı ilamında ise ” Her ne kadar poliçede kaza geçiren işçinin alt işvereni —— unvanı yer almamakta ise de sigorta şirketinin sorumluluğunun genel şartlarda var olan ve işverene mutlaka bir hizmet sözleşmesiyle bağlı olma şartının, —– ilgili mutat faaliyetleri esnasında meydana gelebilecek iş kazaları ve poliçe süresi içerisinde ——- tabi olarak çalışan personelin poliçede belirtilen faaliyet konusunda yapacakları işin ifası” şeklinde poliçedeki özel hükümle genişletildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, asıl işveren-alt işveren ilişkisi içinde yer alan da dahil olmak üzere faaliyet alanı içinde iş yapan herkesin bu sigorta poliçesinin teminatı kapsamı içinde olduğunun kabulü gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde davanın reddi doğru olmamış ” şeklinde karar verildiği görülmüştür. Her iki ——- hizmet sözleşmesiyle bağlı olma şartının, poliçede ayrıca özel bir hükümle genişletilmesi sebebi ile hüküm kurulduğu göz önüne alındığında somut davada poliçede bu ve bu anlama gelebilecek özel bir şart bulunmadığından uygulama imkanı bulunmamaktadır. —– dosyası yönünden yapılan incelemede ise kararın — tarihinde kesinleştiği, davacı şirket tarafından dava dışı —— tarihinde yapıldığı iş bu davanın ise ——– tarihinde açıldığı ve her davanın davanın açılış tarihindeki hal ve şartlara tabi olduğu göz önüne alındığında anılan dosya kapsamında yapılan ödemenin davalıdan tahsili mümkün olmamaktadır. Ayrıca davalı vekili tarafından zaman aşımı definde de bulunulmuş olup, ön inceleme duruşmasında zaman aşımı definin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine yönelik karar verildiğinden bu kapsamda yapılan incelemede de sorumluluk sigortalarının Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde düzenlendiği, uygulanması gereken zamanaşımı süresi Türk Ticaret Kanunu’nun 1482.maddesinde sigortacıya yönlendirilecek tazminat istemlerinin sigorta konusu olaydan itibaren —— yılda zamanaşımına uğrayacağı, —— olduğu, ——- gereğince, rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğradığı, davaya konu olayın—– tarihinde gerçekleştiği ,davacının ödemeyi en erken —- tarihinde yaptığı göz önüne alındığında ——- dava tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan gerekçeler ile davacının ödemiş olduğu tazminatlar bakımından davalı ——- sorumluluğu bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın reddine,
Karar harcı 80,70-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.546,58-TL harcın mahsubu ile artan 2.465,88‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 27,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 18.116,28-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05.04.2022