Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/556 E. 2021/623 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/556 Esas
KARAR NO : 2021/623

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2018
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı şirket, ———- bu faturaları davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı şirket bu faturaları süresinde itiraz etmeden tebliğ almış ancak bedellerinin tümünü ödememiş, bakiye 67.887,34-TL müvekkilin alacağı kaldığı, söz konusu satışlar nedeniyle kesilen faturalar davacı şirketim ticari defterlerine işlenmiş olup, aynı şekilde borçlunun da bu faturaları kendi deftfeklerinle işlemiş olduğu, borçlu şirket, yukarıda belirtilen faturalar gereğince müvekkil şirkete olan bakiye 67.887,34-TL borcunu, tarafların aralarında düzenledikleri ödeme zamanında ödemediği, bu muacceliyet üzerine müvekkil şirket, sözleşmenin gereği gibi yerine getirilmediğinden dolayı borçludan borcunu ödemesini istediği, ancak davacı şirketin talebi üzerine dahi borçlu borcu ödemekten kaçınmıştır. Bu nedenle de borçlu aleyhine,—–sayılı dosyası ile Genel haciz yolu ile ilamsız takibe başladığı, 02.03.2018 tarihinde borçlu vekilince, haksız olarak borca itiraz edilmiş olup takibin durdurulmasına karar verildiği, davalı/borçlu itirazında haksız olup kötü niyetli olduğu, icra takibini uzatmak maksadıyla borca itiraz ettiği, bu nedenle borçlunun itirazının iptali takibin devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına çarptırılmasına, , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapıldığı ve cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,—— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu—- tarihinde başlatılan takibin alacaklısını——- olmak üzere toplam 70.933,90-TL alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçlu şirkete 26/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 02/03/2018 tarihli borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, davanın 14/05/2018 tarihinde 81.862,26-TL asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki uyuşmazlığın, İİK 67. Madde kapsamında davacı alacaklının davalı ile muhtelif zamanlarda yapılan ticari ilişki kapsamında satılan mal nedeni ile kesilen faturalardan kaynaklı cari hesap alacağı nedeni ile 67.887,34 TL asıl alacak üzerinden girişilen icra takibine borçlu davalının borcun bulunmadığından bahisle yaptığı, itirazın haksız olduğu, bu nedenle itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş, gerekli ihtarlar yapılmış, davalı şirket defterlerinin bilirkişiye sunduğu ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi ———- düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; davalının —- sahibi lehine delil vasfına haiz olan, incelenen resmi defter ve belgelerinde davacıya 3.587,34 TL. borçlu olduğu olduğu, davalının davacı adına keşide ettiği, ——— çekin karşılıksız çıktığı, bu işlemden sonra davalının davacı yana———- asıl alacak talebinin yerinde olduğu yönünde rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı beyanlarını ve itirazlarını içeren dilekçe gönderilmiş olduğu anlaşıldı.
Bilirkişi raporunda belirtilen——- ibraz edilip edilmediği ve ödenip ödenmediğinin sorulduğu, anılan banka tarafından 15/10/2019 tarihinde mahkememize gönderilen müzekkere cevabı ile 16/06/2017 tarihinde—— tarihinde karşılıksız müşteriye iade edildiğinin tespit edildiğinin bildirildiği, Banka tarafından mahkememize 06/11/2020 tarihinde yazılan müzekkere cevabı ile çekin karşılıksız olduğu, İbraz edenin mahkememiz—–tarihinde keşideci tarafından bankaya iade edildiği, 5941 Sayılı Çek Kanunun 20/12/2009 tarihinden sonraya devreye girmesi ile 3167 Sayılı Çek Kanunundaki düzeltme hakkı ve yasaklılığında yürürlükten kaldırığının mahkememize bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacının davalı şirket hakkında aralarındaki ticari ilişki kapsamında kesilen fatura bedellerinden bakiye 67.887,34-TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalının takibe itirazı üzerine mahkememize iş bu davanın açıldığı, taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından mahkememizce kurulan ara karar üzerine taraf şirket defterlerinin incelendiği, yapılan incelemede davalının —– yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu ve davacıya—- olduğunun tespit edildiği, taraf şirketlerin—- bildirimlerin karşılıklı birbirini doğruladıkları, davalının davacı adına düzenleyip —— davacıya teslim edildiği, ancak vadesinde ödenmediği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu hususta ortaya çıktığı, davacının çekin ödenmediğini iddia ettiği, davalının ise çekin 16/06/2017 tarihinde davacı tarafından bankaya ibraz edildiğini ‘——‘ kaşesi vurulduğunu ancak 6 gün sonra yani 22/06/2017 tarihinde düzeltme hakkı kullanılarak çekin bankaya teslim edilerek bedelinin tahsil edildiğini savunduğu, bunun üzerine —– edildiğinin bildirilmesi karşısında ispat külfetinin yer değiştirdiği, artık davalının çek bedelini ödediğini değil davacının çekin ödenmediğini ispat etmesi gerektiği ancak davacının bu iddiayı ispatlayamadığı anlaşıldığından çek bedeli kadar tutar yönünden davanın reddi, diğer kısım yönünden taraf defterlerinin uyuşması da gözönüne alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
2-Davalının ——esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 3.587,34-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin (64.300,00 TL lik kısım yönünden) istemin reddine,
3-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gerekli 245,05-TL harçtan peşin alınan 1.398,01-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.152,95-TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça peşin yatırılan 245,05-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 133,59-TL posta ve tebligat ücreti, 700-TL bilirkişi ücreti ücreti olmak üzere toplam 869,49-TL yargılama giderinin, davanın kabul ret oranına göre 34,77-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 3.587,34-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-esaslara göre belirlenen 9.159,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.