Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/431 E. 2023/794 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/431 Esas
KARAR NO:2023/794
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/04/2018
KARAR TARİHİ:18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi doğan ve ekte bulunan, ———– numaralı, faturalar tahsil edilemeyince, müvekkili şirket adına davalıya karşı——— sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ancak davalı/borçlu şirketin herhangi bir borcu olmadığından bahisle “takibe, ödeme emrinde talep edilen alacağa, miktarına, işlemiş/işleyecek faiz oran ve miktarına, takibe, borca, borcun dayanağına, borç ilişkisine” itiraz ederek takibinin durdurulduğunu, müvekkili şirket ile davalı/borçlu şirketin ticari ilişkilerinden doğan alacağın söz konusu olduğunu, müvekkilinin bu alacağının sabit olduğunu, ayrıca ticari defterlerin ve kayıtların incelenmesi sonucu da sabit olacağını, davalı/borçlunun———- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın likit olması ve itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile 1.272.104,38-USD‘nin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ——- sayılı dosyası ile dayanaksız ve kötüniyetli olarak takip başlatıldığını, yapılan itiraz üzerine işbu itirazın iptali davası ikame edildiğini, davacı tarafın dava dilekçesindeki beyanları gerçeği yansıtmadığını, ———— maddesi uyarınca davacının açtığı takipte ve davada yatırdığı bir teminat olmaması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, davacının somut olayı ve taleplerini ispatlayan yeterli belge veya evraklar sunmadığını, davalı ile davacı arasında takip konusu borcu doğuracak nitelikte ticari ilişki olmadığını, davacının iddiasını ispatlayamadığını, borcun davalı tarafından ödendiğini ve davacı taraf ile ticari ilişkinin bittiğini, davacının cari hesap içerisinde takip konusu gösterdiği faturaların davalıya tebliğ edilmediğini ve ticari defterlerinde yer almadığını beyan ederek davanın reddine, haksız ve kötüniyetli davacının aleyhine 7020’dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava; taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı faturalar sonucu başlatılan takibe vaki itirazın iptali talebidir.Uyuşmazlık; davacı firmanın —— —— şirketi olduğu ve ——– ithalat yolu ile—— yol ile ——alım satımı konusunda tarafların farklı tarihlerdeki faturalar uyarınca davacı firma tarafından davalı alıcı konumundaki firmaya—- gönderip göndermediği ve davalı firmanın da satın aldığı ürünlerin bedelini ödeyip ödemediği hususlarıdır.
Davaya konu edilen —– takip dosyası uyarınca davacı ———menşeili firma tarafından davalı şirket aleyhine değişik tarihlerdeki toplam 13 adet fatura ve işlemiş faiz tutarı olarak 1.272.104,38-USD için ilamsız takip başlatıldığı tespit edilmiştir.Yapılan yargılama sonucu; taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı ve davalı alıcı konumundaki firmanın satın aldığı iddia edilen faturalı ürünler karşılığı bedelini ödeyip ödemediği konusunda mahkememiz tarafından dosya içerisine 20/12/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tarafların itirazı sonucu aynı bilirkişiden 18/10/2022 tarihli 1. ek rapor ile 21/08/2023 tarihli 2. ek rapor alınmıştır. Teknik bilirkişi heyeti tarafından davacı ———-menşeili firmanın ——— yıllarına ilişkin kendi ülkesinde tutmuş olduğu kayıtlarının incelenmesi sonucu kendi defter ve kayıtlarına göre 30/06/2016 kaydi kayıt uyarınca davalı firmadan faturadan kalan bakiye alacağın 1.199.905,90 USD olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafın yerleşik olduğu———— olup—- de kabul ettiği —— özelliklerinde defterlerin usulüne uygun olduğu tespit edilmiştir. Davalı firma tarafından ise usulüne uygun ihtarata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemesi nedeniyle incelenememiştir. Dosya içerisine—- davalı şirketin ——-müzekkere sonucu dosyaya gelmiş ve incelenmesi üzerine toplam 4.305.041,00 TL bedelli 14 adet faturanın ithalat açıklaması ile— dönemlerinde davalı satıcı firma tarafından —– bildirildiği tespit edilmiştir. Her ne kadar davalı taraf kendi ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiş ise de ———– formları ile taraflar arasında bir ticari ilişki olduğu tespit edilmiştir. Davacı firmanın sunmuş olduğu —– —-standartlarına göre —- özelliklerinde tutulan ticari defter ve kayıtlarına göre davalı firmanın —– bildirdiği toplam 14 adet fatura uyarınca düzenlenen —- yıllarına ilişkin—- formlarının birbiri ile örtüştüğü tespit edilmiştir. Dosya içerisinde taraflar arasındaki ticari alım satım sonucu—– olmadığı ancak tamamına ulaşılamasa da —- olduğu, ——- da yedinde bulunduran için zilyetlik oluşturduğu, bunun sonucu olarak da davacı tarafından davalı firmaya düzenlenen fatura konusu ürünlerin teslim edildiğine karine oluşturmaktadır. Takibe konu edilen toplamda 13 adet fatura mevcut olup tarafların bildirdiği yerlere yazılan müzekkereler sonucu toplam 5 adet faturanın —–ile teslim edildiği kanaati kesinleşmiş ancak 8 adet faturanın —— ulaşılamamıştır. Ancak davalı tarafın ——- formlarının incelenmesi ile toplam 14 adet fatura içeriğinin ithalat açıklaması ile bildirilmesi, alınan hizmet ve mal tutarının 4.305.041,00-TL olduğunun görülmesi, bu kayıtların da ————— menşeili firmanın ticari defter ve kayıtları ile uyuşması nedeniyle 8 adet faturanın —– ulaşılamasa da taraflar arasında bir ticari ilişki olduğu, her iki tarafın birbiri ile örtüşen kayıtları ile sabit hale gelmiştir. Böylece davacı firmanın asıl alacak tutarının 1.199.905,90 USD olduğu tespit edilmiştir. Faiz başlangıcı olarak ise gerek taraflar arasındaki sözleşmede gerekse faturalarda vade tarihinin, fatura tarihinden değil Konişmento tarihinden itibaren 60 gün olacağı kararlaştırılmış olduğundan bilirkişi teknik heyeti tarafından 13 adet faturanın belirtilen tarihten itibaren faiz tutarının 72.198,48 USD olduğu tespit edilerek alacak likit olduğundan davacı tarafın %20 icra inkar tazminatının da kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE
1——– sayılı takip dosyası için 1.199.905,90 USD asıl alacak ve taleple bağlı kalınarak 72.198,48 USD işlemiş faiz için takibin devamına, takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacak olan 1.199.905,90 USD için 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca ——– yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz uygulanmasına, takip dosyasında belirtildiği şekilde takibin devamına
2-Alacak likit olduğundan %20 İcra İnkar Tazminatının KABULÜNE
3-Karar harcı 339.501,39 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59.382,12 TL harç ile icra dosyasına yatırılan 24.634,68 TL peşin harcın mahsubu ile 255.484,59 TL eksik harcın davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 59.382,12 TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 24.634,68 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan, 11.400,00 TL bilirkişi ücreti, 531,80 TL posta gideri olmak üzere toplam 11.931,80 TL’nin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca 345.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/10/2023