Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/408 E. 2018/886 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/408 Esas
KARAR NO : 2018/886

DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul Toplanması ve Genel Kurul Karanın Tescili ve İlanı İstemli)
DAVA TARİHİ : 08/04/2018
KARAR TARİHİ : 26/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul Toplanması ve Genel Kurul Karanın Tescili ve İlanı İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin %49 payına sahip olduğunu, dava dışı … %51 oranında ortak ve tek yetkili görüldüğü, İstanbul Anadolu ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/320 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda …….ortak olmadığına, yapılan hisse devri işleminin yok hükmünde olduğunun tespitine, genel kurulda alınan bu yöndeki kararları iptaline ve aynı zamanda yürütmenin durdurulmasına hükmedildiğini, bu kararla dava dışı ortağın yönetici sıfatının sona erdiğini, TTK’nun 623. maddesinin en az bir ortağın müdür olmasını öngördüğünü, 28/03/2018 tarihli genel kurul toplantısında davacının müdür olarak seçildiğini, ancak tescil ve ilanının yapılmadığını bildirmiş, davacının müdür olarak seçildiğinin tescil ve ilanı konusunda davacıya bu istem kabul edilmediği takdirde bir başka kişiye yetki verilmesine, tescil isteminin kabul edilmemesi halinde yeni yönetimin TTK’nun 623(1) maddesi uyarınca oluşturulması gündemli genel kurul toplantı çağrısı yapması konusunda davacıya ya da üçüncü kişiye yetki verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; TTK’nun 412. maddesi uyarınca mahkemeye başvurmadan önce genel kurula başvurunun dava şartı olduğunu, şirketin yönetiminde bir organ eksikliğinin bulunmadığını, yöneticinin 6752 sayılı yasanın yürürlüğü döneminde atandığını, bu yasanın 541. maddesi gereği dışarıdan müdür atanmasının mümkün olduğunu, 16/02/2012 tarihli kararla müdürlük görevinin 20 yıl olarak belirlendiği, 6103 sayılı yasanın 25. maddesinde eski yasa döneminde atanan müdürlerin görevinin devam edeceğinin öngörüldüğünü, bu nedenle yöneticinin görevini sürdürdüğünü, müdürlük görevinin ortaklığın yapısından etkilenmez olduğunu, İstanbul Anadolu ….ATM’de verilen kararın genel kurul kararlarının iptaline yönelik olup davacının İstanbul Anadolu … ATM’de ……. ortaklıktan çıkarılması, yürürlükten azledilmesi ve kar payı alacağının ödenmesi istemli açtığı davanın reddine karar verildiğini, davacının 28/03/2018 tarihli toplantıda müdür olarak atanmadığını, 30/04/2018 tarihli toplantıda da bu yönde bir iddiasının bulunmadığını bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalı şirketin 28/03/2018 tarihli genel kurul toplantısında müdür olarak atandığı ancak tescil ve ilan işlemlerinin yapılmadığı iddiası ile tescil ve ilan işlemlerinin yapılması konusunda yetki verilmesi ile bu istemin haklı görülmemesi halinde TTK’nun 412. maddesinde düzenlenen şirket genel kurulu toplantısı yapılması için izin istemine ilişkindir.
Davalı şirketin 28/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde; davacı adına katılan vekilinin, davacıyı şirket müdürlüğüne seçtiğini, …… İstanbul Anadolu … ATM’nin 2016/320 esas sayılı dosyasında verdiği karar nedeniyle toplantıya başkanlık edemeyeceğini, oy kullanamayacağını ve müdürlük yapmasının mümkün olmadığını bildirdiği,……. katılımı ile toplantının yapıldığı, birlikte karar alındığı, davacının müdür seçildiğine dair bir gündem belirlenmediği gibi bu konuda bir oylama ve belirleme yapılmadığı anlaşılmakla davacı tarafın davacının müdür seçildiği iddiası haklı bulunmamakla tescil ve ilan istemi için yetki verilmesine dair davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf İstanbul Anadolu ……. ATM’nin 2016/320 esas sayılı dosyasında verilen hükümden sonra şirketin yönetimsiz kaldığını iddia etmiş ise de ilgili ilanda dava dışı ortak …. yapılan hisse devri sözleşmelerinin onayına ilişkin genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğu tespit edilerek iptallerine karar verildiği. Kararların şirketin yönetim yetkisi ile ilgili olmadığı, TTK’nun 6752 sayılı yasanın yürürlükte olduğu dönemde ortaklar dışında şirket müdürü atamanın mümkün olup …….16/02/2012 tarihli kararla müdür olarak atanıp görev süresinin 20 yıl olarak belirlendiği, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 25(1) maddesi ilk cümlesinde 6752 sayılı TTK’nun yürürlüğü döneminde görevde bulunan şirket müdürlerinin görevden alınma hariç sürelerinin sonuna kadar görevlerine devam edeceklerinin hükme bağlandığı, İstanbul Anadolu …. ATM’nin 2016/320 esas sayılı dosyasında verilen ve iptal edilen 4 nolu kararının ……. şirketi temsile devamına ilişkin kararın niteliği itibariyle 20 yıllık süreye bir etkisinin bulunmaması nedeniyle ilgili kişinin müdürlük görevine son veren bir iptal kararı niteliğinin bulunmadığı anlaşılmakla …… dava tarihi itibariyle müdürlük görevi devam edip davalı şirketin yöneticisiz olmadığı dikkate alınarak davacı tarafın davacı ya da bir başka kişiye yetki verilerek organ borçlunun tedbiren giderilmesi istemi haklı görülmemiş ve istemin reddine karar verilmiş, bu kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin başvurunun esastan reddine ilişkin kararı ile karar kesinleşmiştir.
Davacının terditli istemi müdür seçimi yapılması amacıyla genel kurulun toplantıya çağrılması için izin verilmesine ilişkindir. TTK’nun 412(1) maddesinde pay sahiplerinin genel kurul toplantısında gündeme madde konulmasına ilişkin istemde bulunmaları, bu istemin reddedilmesi ya da yedi gün içinde olumlu cevap verilmemesi hali dava şartı sayılmıştır. Davalı şirketin davadan önce 28/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı genel kurul toplantısının gündeminde müdürlük seçiminin bulunmadığı, davacı vekilinin şirket müdürlüğü seçimi yapılmasını talep ettiğine ve bu talebin reddedildiğine dair toplantı tutanağında bir kayıt bulunmadığı, davacı vekilinin …….. müdürlük yapamayacağına, davacıyı müdür sıfatıyla seçtiğine dair tutanağa geçen beyanının TTK’nun 412(1) maddesi kapsamında aranan nitelikte istem olmadığı, buna göre TTK’nun 412(1) maddesindeki dava şartının yerine getirilmediği gibi davalı şirketin yönetim borçluluğununda bulunmadığı anlaşılmakla davacı tarafın genel kurulun toplantıya çağrılması konusunda yetki verilmesine yönelik davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle;
1-Davacı tarafın 28/03/2018 tarihli genel kurul toplantısının davacının müdür olarak atandığı iddiasına ilişkin kararın tescil ve ilanı için yetki verilmesine yönelik davasının reddine,
2-Davacı tarafın genel kurulu toplantıya çağrılması konusunda yetki verilmesine yönelik davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken harç peşin yatırılmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davalı taraf yararına takdir edilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.