Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/400 E. 2020/374 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/400 Esas
KARAR NO: 2020/374
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2018
KARAR TARİHİ : 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde; ———– ticari faaliyetini sürdüren davacı şirket ile yine —– ikamet eden davalı arasında akdedilen cari hesap sözleşmesi ekstresinden kaynaklanan borç, davalı tarafından davacı şirkete ödendiğinin, bunun üzerine davalı hakkında —İcra Müdürlüğü’nün —– dosyasıyla taraflar arasındaki cari hesap sözleşmesine binaen ilamsız icra takibi başlatıldığının, davalı —— tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurduğunun, davacı şirket ile davalı borçlu arasında ticari ilişki bulunmakta olup; bu ticari ilişki kapsamında davacı şirket tarafından davalı borçlunun araçlarına yönelik bakım ve onarım hizmeti verildiğinin, söz konusu bu ticari ilişkinin somut örneği olarak davacı şirket tarafından, davalı borçlunun araçlarına yönelik yapılan bakım ve onarım hizmetleri uyarınca düzenlenmiş ———– ve faturaların sunulduğunun, anılan ———-davacı şirket tarafından davalı borçlunun araçlarına yönelik yapılmış olan bakım ve onarım hizmetini açık ve somut bir şekilde gösterdiğinin, davalı adına kesilen fatura ve ——— davalı adına dava dışı ———– imzalandığının ve faturalar konusunda ise davalı borçlu tarafından herhangi bir itiraz vs. ileri sürülmediğinin, davalı tarafından yapılan bakım ve onarım hizmetleri karşılığında, davalı borçlu icra takibine konu edilen cari hesap ektresindeki faturaları ————maarifetiyle ödediğinin ancak iş bu ödemeler kötü niyetli olarak iptal edilmiş olduğunun, ilgili kart hamiline iade gittiğinin, davaya konu ilgili faturaların bedelleri ödenmediğinin, davalı borçlu, böyle bir borcunun olmadığını iddia etmekte ise de; davacı alacaklı şirketin, davalı borçluya kestiği faturalar ve ticari defterler incelendiğinde, davalı borçlunun şirkete borcunu ödemediğinin ortaya çıkacağının, davalı borçlu taraf, davaya konu ilamsız icra takibimize zaman kazanmak amacıyla ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ve icra takibini durdurduğunun, davaya konu icra takip dosyasının takip çıkışı ——-olarak görülse de; davalı borçludan, davacı şirketin alacağının daha fazla olduğunu ve fazlaya ilişkin hakları saklı tuttuklarını, bu nedenlerle davalı borçlunun itirazının iptalini sağlamak için mahkemeye başvurulduğunun , davacının kurumsal bir şirket olduğunun, basiretli bir tacir olduğunun, davacı firma kurumsal bir firma olması sebebiyle, ticari defter ve belgelerinin şirket merkezinde bulunduğunun, mahkeme dava konusu alacak konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verir ise; davacı firmanın ticari defterleri, şirket merkezi olan ———- adresinde bulunduğundan, davacı şirketin ticari defter ve belgelerinin yerinde, yani şirket merkezinde incelenmesine karar verilmesinin talep edildiği, —– müzekkere yazılarak, ——— numaralı davalı borçlunun adına davacı tarafından düzenlenen faturaların istenmesine ve incelenmesine karar verilmesinin talep edildiği, açıklanan ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalınması kaydıyla; davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, davalı borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen miktarda faiziyle ödemesine, davalı borçlunun takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep ve dava ettikleri görülmüştür.
SAVUNMA
Davalı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde; davalının araçlarına bakım ve onarım hizmeti verildiği iddia edilmiş olduğunun, davacının dosyaya sunmuş olduğu iş emri ve faturalardan da anlaşılacağı üzere, davalının iş bu faturaların ve iş emri tutanaklarından hiç bir şekilde imzası bulunmadığının, faturaların hiçbir tanesi de davalıya tebliğ edilmediğinin, davalının düzenlenen iş bu fatıralardan ve iş emri tutanaklarından ilk defa icra takibi ile haberdar olduğunun ve borca itiraz etmek sureti ile tüm anlatılan ilişkiye de itiraz edildiğinin, davalının davacı ile arasonda bir cari hesap ilişkisinin bulunmadığının, cari hesap sözleşmesi yazılı şekil şartına tabi olup, bu şekilde taraflarca imzalanmış bir sözleşme de dosyaya sunulmadığının, dosyaya sunulan fatura ve iş emri tutanakları davacı tarafından tek taraflı düzenlenmiş belgeler olduğunun, objektif nitelikte delil niteliği olmadığının, fatura ve iş emri tutanaklarını imzalayan —– davalı arasında temsil ilişkisi olmadığının, —— davalının sgklı çalışanı da olmadığının, davacı ile ticari ilişki kuran ——- olduğunun, sadece faturalara davalının isminin yazılması davalının borçlu duruma getirmeyeceğinin, davacı faturalara ve iş emri tutanaklarına istinaden bir talepte bulunması gerekiyor ise de iş bu alacağı davalıdan değil; davacının düzenlediği faturalara ve iş emri tutanaklarını imzalayan ———- talep etmesi gerektiğinin, bu nedenle davalıya karşı dava açılamayacağıdan husumet itirazında bulundıklarının, yaptığı bakım ve hizmet işlerinden dolayı ödemelerini aldığını ve bu ödemelerin —— sistemi ile yapıldığının ve sonrasından haksız bir şekilde iptal edildiğinin ifade edildiği, ödemelerin kim tarafımdan yapıldığının ve kim tarafından iptal edildiğinin ortaya çıkartılması gerektiğinin, ödemeyi yapan kişi aynı zamanda hizmeti ürünü alan kişi olacağından; davalının davaya konu edilen bir ilişkisinin olmadığının görüldüğünün, bu sebeple, davacının bahse konu ettiği banka kayıtlarının celp edilmesi gerektiğinin, davacı tarafından dosyaya sunulan tüm evraklardan da görüleceği üzere, davalıya hiçbir şekilde tebliğ edilmeyen faturalara istinaden davalı hakkında takip yapılmasının, iptal edildiği iddia edilen ödemelerin davalı tarafından yapılmaması gerektiğinin, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmamasının, faturalara konu hizmetlerin/ ürünlerin davalı tarafından alınmamasının, karşısında davalı aleyhinde icra takibi yapılması ve iş bu davanın açılması ile tüm bunların basiretli tacir olma ilkesi ile de bağdaşmayacağının dikkat alındığında davacının davalı aleyhine yaptığı tüm bu işlemlerinde açıkça kötüniyetli olduğunun, açıklanan nedenlerle usul ve esas yönlerden yasal şartları gerçekleşmeyen iş bu davanın davalı yönünden reddinin, iş bu davada husumet itirazımızın yerinde görülmemesi ihtimali halinde iş bu davanın davacı tarafından düzenlediği evraklar ismi geçen——– ihbar edilmesini, davalı aleyhinde haksız ve kötü niyetli bir şekilde takip yapılması nedeniyle İİK.m.67 hükmünce %20’den az olmamak üzere davacı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ettikleri görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, —— İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış ve davaya konu diğer deliller dosya içine alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, —– İcra Müdürlüğü’nün —– esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——— alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından süresinde —- tarihli dilekçe, borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu; davanın —— tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davalı taraf inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte davacı taraf defterlerini şirket merkezinde incelenmesi için bilirkişiye yetki verilmesini talep edilmiş, davacı ve davalı defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi tarafından ——– tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; davacı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğunun, davalı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış onayına sahip olduğunun, davacı yanın ticari defterlerinde, davalı yandan takip tarihi itibari ile kaydi olarak ——– alacaklı göründüğünün, davalı yanın 2. Sınıf tacir olması nedeniyle ibraz ettiği işletme defterleri üzerinden olası bakiye alacağın ya da borcun kaydi anlamda tespitinin muhasebel olarak yapılamayacağının, davacının davalı yana ait araca muhtelif tarihlerde hizmet verdiği, serviste araç teslimatı ile iadesinin davalı tarafından değil dava dışı 3.kişi —– tarafından yapıldığının, ödemelerin ise geçmişte de davalı yanın kredi kartından tahsil edildiğinin, dolayısı ile davalıya ait araca davaya konu hizmetin kaydi olarak verildiği kanaatine varıldığının, davacı yanın davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğünün, bu nedenle faiz yönünden inceleme yapılmadığı hakkında görüş ve kanaatlerini bildirir rapor sunmuş olduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriği hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin davalıya ticari ilişki kapsamında davalı araçlarına bakım ve onarım hizmeti verdikleri iddiasıyla alacakları olduğundan bahisle başlatmış oldukları icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz sonucu davacının mahkememizde itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine yönelik dava açtığı, davalının dava konu hizmetleri almadığını savunduğu, dolayısıyla davacının davalı yana hizmet verdiğini ispatlaması gerektiği, davalının tacir olup olmadığı noktasında değerlendirme yapılmak üzere ilgili ticaret sicil ve vergi dairesi müdürlüklerine müzekkere yazıldığı, davalının 2. Sınıf tüccar olduğunun ve gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunduğunun belirtilmesi karşısında mahkememizin görevli olduğunun anlaşıldığı, aldırılan bilirkişi raporuna göre davacı defterlerinde davalıya ait araçlara bakım ve onarım hizmeti verildiği, buna ilişkin faturaların da düzenlendiği, bahse konu faturalarda teslim alan imzasının olmadığı ancak araçların servise teslimatında ve servis hizmetinin bitiminde araçları iade ederken düzenlenen iş emri belgesinde ——— ile teslim alan imzasının olduğu, davalının adına düzenlenen ve davalı tarafından bedeli ödenen faturaların da aynı isimli şahsa düzenlenen iş emirleri ile düzenlendiğinin anlaşıldığı, dosyada davacı yanca sunulan belgelerden davacının daha önce de muhtelif zamanlarda davalı yana ait araca hizmet verdiği, buna ilişkin araç teslim ve iadesinin de ———–kişi tarafından yapıldığı ve bu hizmetlere ilişkin ödemelerin davalı tarafa ait kredi kartından yapıldığı anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile, davalının —— İcra Müdürlüğünün ———- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamına, hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davalının—– İcra Müdürlüğünün ——- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamına,
-Hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 266,40-TL’den peşin olarak yatırılan 47,11 TL’nin mahsubu ile 219,29 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 47,11-TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL ilk dava masrafı, 192,7 TL tebligat-müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 928,60-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ————Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/07/2020