Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/398 E. 2022/30 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/398 Esas
KARAR NO: 2022/30
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 24/05/2017
KARAR TARİHİ:18/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —-davalı arasında akdedilen —aracın teminat altına alındığını, araacın dava dışı — sevk ve idaresinde iken direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçmesi ve —- plakalı araca çarpması sonucunda yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası olduğunu, kaza sonrası araç sürücüsü —- ehliyetsiz olduğunu ve kazanın oluşmasında asli ve tam kusurlu olduğunu, kaza sonrasında —araçta oluşan hasar nedeni ile dava dışı — müvekkil tarafından —- kapsamında ödendiğini, sigortalının sorumluluklarına aykırı bir eylem sonrasında kazanın vuku bulduğunun açık olduğunu, kaza tespit tutanağına bakıldığında kazanın sigortalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetine kaybederek karşı şeride geçmesi ve kendi şeridine seyreden— plakalı araca çarpması neticesinde meydena geldiğini, — sevk ve idaresindeki —- plakalı araca ağır kusuru sonucu çarpması sebebiyle ödenen bedelin davalı sigortalıdan tazmini için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, öncelikle —- plakalı vasıtanın devrinin önlenmesi amacıyla trafik kaytıları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen —- sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — arasında—- plakalı vasıtanın dava dışı—– sevk ve idaresinde iken direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçtiğini ve —– plakalı araca çarpması sonucunda ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını,kaza sonrası edinilen bilgi ve belgelerin sigortalı araç sürücüsü—- ehliyetsiz olduğunu ve kazanın oluşumasında asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, ölümlü ve maddi hasarlı kaza sonrasında — plakalı araçta yolcu olarak bulunan— vefat ettiğini, mirasçıları tarafından —- sayılı dosyası ile destekten yoksun kalma tazminatı talepli dava açıldığını, dava aşamasında — mirasçıları ile anlaşma sağlandığını ve —-kapsamında ödendiğini, dava konusu kazanın sigortalı araç sürücüsü —- sürücü ehliyetine sahip olmaksızın araç kullanması ve ağır kusurlu olarak kazaya sebebiyet vermesinden dolayı meydana geldiğini, olayın oluşumu dikkate alındığında, sigortalının sorumluluklarına aykırı bir eylem sonrasında kazanın vuku bulduğunu, kaza tespit tutanağına bakıldığında kaza; sigorta araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçmesi ve kendi şeridinde seyreden —- plakalı araca çarpması neticesinde meydana geldiğini, meydana gelen kazada; kaza tespit tutanağında sigortalı araç sürücüsünün kuralını ihlal ettiğinden tam kusurlu bulunduğunu,aynı kaza nedeni ile yine aynı davalı hakkında —- sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açılmış olduğunu, mahkememiz dosyasının —- plakalı vasıtanın devrinin önlenmesi amacıyla trafik kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin — işi yaptığını, müvekkilin — şahısa araç kiraladığını ancak kaza tutanaklarına göre kazayı —- isimli şahsın yaptığını, müvekkil açısından zararla motorlu aracın işletilmesi arasındaki uygun illiyet bağının—-ağır kusuru nedeniyle kesildiğini, müvekkilden araç kiralama sözleşmesi ile aracı kiralayan ve aracı kendi hesabına ve tehlikesine işleten kişinin — olduğunu, — göre müvekkilin işleten sıfatıyla sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını,— plakalı araç üzerindeki hukuka aykırı şekilde koyulan ihtayati tedbir kararının kaldırılmasına, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, icra takibinin iptaline, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, asıl dava da davacı sigorta şirketi tarafından —plakalı araçta oluşan hasar sebebiyle dava dışı —- ödenen hasar bedelinin kendi sigortalısı/davalıdan rücuen tahsili talebine ilişkin olup, birleşen dava da davacı —–tarafından vefat eden —mirasçılarına ödemiş olduğu —- tazminat bedelinin davalı/sigortalısından rücuen tahsili talebine amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Asıl davada davacı, trafik kazası sebebiyle dava dışı —-araç hasar bedeline ilişkin tazminat ödemesinin yapıldığını, —– — plakalı aracın dava dışı sürücüsü —ehliyetsiz bir şekilde araç kullanması sırasında kazanın ve hasarın meydana geldiğini, —- davalı sigortalının oluşan zarardan sorumlu olduğunu ve davacı sigorta şirketinin rücu hakkı bulunduğunu, ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının haksız bir şekilde takibe itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Birleşen dava da, — tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle davacı—— şirketi tarafından — kapsamında dava dışı — ödendiğini, sigortalı —plakalı aracın dava dışı sürücüsü—ehliyetsiz bir şekilde araç kullanması sırasında kazanın meydana geldiğini ve dava dışı — plakalı araçta yolcu olarak bulunan — vefat ettiğini, —– davalı sigortalının oluşan zarardan sorumlu olduğunu ve davacı sigorta şirketinin rücu hakkı bulunduğunu, ödenen destekten yoksun kalma tazminat bedelinin rücuen tahsili için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının haksız bir şekilde takibe itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, yargılama sırasında —-tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —-İcra Dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, Birleşen —- sayılı dosyası celp edilmiş, kiralama sözleşmesi örneği, sigorta poliçesi, hasar dosyası celp edilmiş, —-davalılara ödeme yapılıp yapılmadığı bilgileri alınmış, —- üzerinden dosya arasına alınmış, —tarihli bilirkişi raporu, —- tarihli bilirkişi ek raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihli makine mühendisi bilirkişi raporunda özetle,—– plâka numaralı araç üzerinde davaya konu edilen trafik kazası sırasında meydana gelen hasarların hesaplanması ve değerlendirilebilmesi için —– raporunun tüm sayfalarının eksiksiz ve okunaklı nüshalarının dosyaya sunulmasının gerekli olduğunu, Söz konusu zarardan davalı işletenin sorumlu olup olmadığı, işleten sıfatına haiz olup olmadığı —- davalının sorumluluktan kurtulma şartlarının oluşup oluşmadığı, bu kapsamda itirazın iptali, icra inkâr ve kötü niyet tazminatı şartlarının — oluşup oluşmadığı hususlarında inceleme — ve değerlendirme yapılmasındaki çalışmaların, uzmanlık alanımın dışında olması nedeni ile sadece bu hususta tarafımdan inceleme yapılmasının ve mütalâada bulunulmasının mümkün olmadığını—- yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—tarihli aktüer bilirkişi raporunda özetle, “…Dosyadaki belgelerden, davacı sigorta şirketi tarafından, — tarihinde, kazada vefat eden yolcu—— icra vekalet ücreti, –yargılama gideri olmak üzere toplam —–ödendiğinin anlaşıldığına, Davacı sigorta şirketinin kazada ölen —- haksahiplerine ödeme yaptığı — tarihinde bilinen verilere ve mevzuata göre yapılan hesaplama sonucu, RÜCU EDİLEBİLECEK TOPLAM DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI TUTARININ (ASIL ALACAK OLARAK) —-HESAPLANDIĞINA, Dosya içinde, birleşen itirazın iptali davasına esas —— icra dosyası ulunmadığından, —- icra takip tarihine kadar işlemiş faizinin hesaplanmasının mümkün olamadığına, Davacı tarafça, kazada ölenin haksahiplerine sulh sonucu; asıl alacak olarak ödenen — yanısıra ilam ve icra vekalet ücreti, yargılama gideri olarak ödenen
ve davalı tarafından rücuen talep edilen diğer alacak kalemlerinin takdir ve değerlendirmesinin
Mahkemenin — ait olduğu— yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.—tarihli aktüer bilirkişi ek raporunda özetle, —-Dosyadaki belgelerden, davacı sigorta şirketi tarafından, —-tarihinde, kazada vefat eden yolcu —-yargılama gideri olmak üzere toplam —ödendiğinin anlaşıldığına, Önceki raporumuzdan sonra, —esas —- sistemi üzerinden celp edildiği; celbedilen icra dosyasının incelemesinden, davacı sigorta şirketi tarafından davalı tarafa karşı, —– tarihinden icra takip tarihine kadar işlemiş — takip öncesi yasal faiz olmak üzere toplam —için ilamsız icra takibi başlatıldığının anlaşıldığına, Davacı sigorta şirketinin kazada ölen—haksahiplerine ödeme yaptığı —– tarihinde bilinen verilere ve mevzuata göre yapılan hesaplama sonucu, RÜCU EDİLEBİLECEK TOPLAM DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI TUTARININ (ASIL ALACAK OLARAK) —-HESAPLANDIĞINA, ASIL ALACAK OLARAK RÜCU EDİLEBİLECEK —DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI TUTARININ , — İCRA TAKİP TARİHİNE KADAR — GÜNLÜK İŞLEMİŞ
YASAL FAİZİNİN —- HESAPLANDIĞINA,
Davacı tarafça, kazada ölenin haksahiplerine sulh sonucu; asıl alacak olarak ödenen —- yanısıra ilam ve icra vekalet ücreti, yargılama gideri olarak ödenen ve davalı tarafından rücuen talep edilen diğer alacak kalemlerinin takdir ve değerlendirmesinin ise Mahkemenin —-yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—- sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebileceği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunun ve maddede sayılan bu hallerin mevcut olduğunu ispat yükü davacı sigorta şirketine aittir. Davacı vekili dava dilekçesinde rücu nedeni olarak sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu ileri sürmektedir. Davacı sigorta şirketinin somut delillerle — sayılan hallerin gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. ——
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan—— hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafindan sevkedilmesi sonucunda meydana gelmiş ise,” hükmü gereğince davacı sigortacının, sigortalısına rücu hakkı bulunmaktadır. Dolayısıyla davalı sigorta şirketi tarafından davalı sigortalı araç sürücüsü — kaza anından sürücü belgesi olmadığının ispat edilmesi halinde rücu hakkı bulunduğuna şüphe bulunmamaktadır. —–
Asıl dava yönünden;Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan — bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı dava dışı —- araçta oluşan hasar bedelinin ödendiği, dava konusu kazanın meydana gelmesinde sigortalı — plakalı aracın dava dışı sürücüsü — gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle %100 kusurlu olduğu, kazanın oluşumunda — plakalı araç sürtücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığından kusursuz olduğu, dava dışı —- kaza anında ehliyetsiz bir şekilde araç kullandığı, bu hususun dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile sabit olduğu ve davacı sigorta şirketinin bu hususu yöntemince ispat ettiği, kaza tarihinde yürürlükte bulunan —-gereğince davacının davalı sigortalısına rücu hakkı bulunduğu, — bilirkişi raporu gereğince dava dışı — plakalı araç hasar bedelinin —- olduğu, her ne kadar bilirkişi tarafından işlemiş faiz hesaplanmamış ise de, davacı sigorta şirketinin ödeme tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz talep edebileceği, zarara sebebiyet veren aracın kullanım amacının hususi olması sebebiyle yasal faiz talep edilebileceği, faiz hesabının basit bir hesapla tespiti mümkün olduğundan ek rapor alınmaksızın mahkememizce yapıldığı,
—- takip dosyası;
Faiz İşletilen Süre: —
Faiz İşletilen Tutar: —-
Faiz Oranı: —
Faiz Tutarı:–
Ödenecek Toplam Tutar: — bilgi: —-
davacının —işlemiş faiz talep edebileceği anlaşılmış, asıl dava yönünden davanın kabulüne, davalının — sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına karar verilmiştir.
Asıl ve birleşen dava yönünden davalı her ne kadar dava konusu aracı kira sözleşmesi ile dava dışı —- vermesi ve kazanın oluşumunda üçüncü kişinin ağır kusuru sebebiyle oluşan zarardan sorumlu olmadığını beyan etmekte ise de; davalının —tarihli beyan dilekçesi ve dosya kapsamında davalı tarafından sunulan —- tarihli kira sözleşmesi içeriği dikkate alındığında dava konusu kira sözleşmesinin uzun süreli olmadığı, davalının dava konusu araç yönünden fiili hakimiyetini sona erdirdiğini üçüncü kişileri bağlayacak şekilde ileri sürmesinin mümkün olmadığına kanaat getirilmiş, davalının kira sözleşmesi sebebiyle işleten sıfatı bulunmadığına yönelik itirazlarına itibar edilmemiştir. Ayrıca dosya kapsamında alınan— tarihli bilirkişi raporu, —- kapsamı dikkate alındığında oluşan zarardan işleten sıfatının bulunması ve sigortalı olması sebebiyle sorumlu olduğundan, sorumluluktan ari olduğuna ilişkin beyanlarına itibar edilmemiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. ——Yukarıda açıklanan gerekçelerle dosyaya konu alacağın yargılamayı gerektirmesi sebebiyle alacağın likit olmadığı anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden;
Davacı sigorta şirketi tarafından —-davalı tarafa — tarihinde, — rücuen alacak ve —- tarihinden icra takip tarihine kadar işlemiş — takip öncesi yasal faiz olmak üzere toplam — için ilamsız icra takibi başlatıldığı —– bu alacakların tamamı üzerinden rücuen tazminat talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu rücu alacağı yönünden dava dışı –mirasçıları tarafından —dosyası ile alacak davası açıldığı, taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince —mireasçıları tarafından — tarihinde davadan feragat edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce alınan — tarihli bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı sigorta şirketinin dava konusu kaza ile ilgili ödemek zorunda olduğu—-olduğu ve — tarihi ile takip tarihi olan — tarihleri arasındaki işlemiş faiz tutarının— olduğu anlaşılmıştır. Burada davacı tarafından rücuen talep edilebilen alacak miktarları yönünden bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. Davalının dava dışı — mirasçıları tarafından —– tazminatı yönünden sorumlu olduğu hususunda dosya kapsamı itibariyle şüphe bulunmamaktadır. Ancak eldeki rücuen tazminat alacağı yönünden mahkeme veya icra dairesi tarafından belirlenen ya da belirlenebilecek olan bir vekalet ücreti ve yargılama gideri bulunmamaktadır. —- sayılı dosyasında da kararlaştırılmış herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri söz konusu değildir. Bu sebeple dava dışı — mirasçıları tarafından —- dosyası için ödenen vekalet ücreti, yargılama gideri gibi miktarların denetimi söz konusu olmaması sebebiyle davalının anılan alacaklardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığına kanaat getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan—- taihli bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı —-mirasçılarına destekten yoksun kalma tazminat bedelini ödendiği, dava konusu kazanın meydana gelmesinde sigortalı —plakalı aracın dava dışı sürücüsü—gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle %100 kusurlu olduğu, kazanın oluşumunda — plakalı araç sürtücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığından kusursuz olduğu, dava dışı — kaza anında ehliyetsiz bir şekilde araç kullandığı, bu hususun dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile sabit olduğu ve davacı sigorta şirketinin bu hususu yöntemince ispat ettiği, kaza tarihinde yürürlükte bulunan —- davacının davalı sigortalısına rücu hakkı bulunduğu, anlaşılmış, birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulüne, davalının — takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, — asıl alacak, — işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. —Yukarıda açıklanan gerekçelerle dosyaya konu alacağın yargılamayı gerektirmesi sebebiyle alacağın likit olmadığı anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl Dava yönünden;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının —– esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, takibin AYNEN DEVAMINA,
2-Davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
Birleşen Dava yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalının — sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile, —-işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Asıl ve birleşen davada; Karar harcı 11.234,31-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan —2.323,33-TL harç ile icra dosyasına yatırılan —- harç olmak üzere toplam 3.285,17-TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.949,14‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Asıl ve birleşen davada; Davacı tarafça yatırılan — harç ile icra dosyasına yatırılan — harç olmak üzere toplam —- harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yapılan 67,30-TL başvuru harcı, 234,40-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.501,70-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Asıl ve birleşen davada davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Asıl davada, davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Birleşen davada, davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 17.387,07-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Birleşen davada, Davanın reddedilen kısmı için davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/01/2022