Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/390 E. 2020/758 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/390 Esas
KARAR NO: 2020/758
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/04/2018
KARAR TARİHİ: 17/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin nakliyat rizikolarına karşı sigortasını sağladığı—————- nakliyesini davalı taşıyıcının üstlendiğini, sevkiyatın —– tarihinde başladığını, dava konusu makinenin—– intikalinden ve gümrük işlemlerinin tamamlanmasının ardından dava dışı sigortalanın —– yeri adresine teslim edildiğini, ancak ürünlerin ambalajının açılması sonrasında cihazın görüntü aktaran her iki kamerasının yerinden çıkıp, kırıldığı ve —- ekranın sağ üst köşesinde de delinme olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafın tazminat bağlamında sorumluğunda olan hasarın karşılığının müvekkilinin köşesinde de delinme olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafın tazminat bağlamında sorumluluğunda olan hasarın karşılığını müvekkilinin ekspertiz çalışması ile tespit ettirip —– olarak sigortalısına ödediğini ve böylelikle de T.T.K md. 1472’ye göre ödediği tazminat nakliye sürecinde oluşan zarardan sorumlu olan taşıyıcıdan rucüen talep hakkını elde ettiğini, tazmin edilen bedelin tahsili teminen davalı taşıyıcı aleyhine başlatılan icra takibinin haksız yere yapılan itirazla durduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yasal süresinde ikame edilmediğini, zaman aşımı yönünden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının halefiyet hakkı doğduğunu kesinlik kazanmadan tek başına tanzim ettiği bedele dayanarak ödediğini tazminatı rücu konusu yapamayacağını, müvekkilinin üstlendiği taşımaya konu gönderiyi davacının sigortalısı konumunda olan alıcısına —– tarihinde çekincesiz olarak teslim ettiği halde teslimden 3 gün sonra müvekkiline gönderilen elektronik postada hasar bildiriminde bulunulduğunu, iddia edilen hasarın ne zaman gerçekletiği belli olamadığı gibi tamir onarım, tadilat masraflarından zaten taşıyıcı olarak müvekkilinin mesul tutulamayacağını, dava konusu gönderinin paketleme, etiketleme ve ambalajının müvekkili tarafından yapılmadığı gibi özel bir taşıma talimatı da verilmediğini, bu nedenle idida olunan hasarın tazmininden CMR md. 17 ve devamındaki düzenlemelere göre müvekkilinin mesul tutulamayacağını, müvekkiline yöneltilen rücu talebinin kısmende olsa kabülu anlamına gelmemesi kaydıyla her halükarda paketleme ve ambalajı yapan gönderenin idida olunan zarara etkisi nispetinde müterafik kusurunun belirlenmesinin icap ettiğini, sadece eksper raporuna dayanılarak müvekkilinin zarar sorumlusu olduğu sonucuna ulaşılamayacağı gibi likit olmayan alacak için icra inkar tazminatı da istenemeyeceğini belirterek; davanın reddini, icra dosyasındaki alacağın %20 si oranında hesaplanacak kötü niyet tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın geçirdiği safahat incelendiğinde; dosyanın ilk olarak açıldığı——– sayılı ilamıyla görevsizlik kararı verildiği, kararın taraflarca istinaf edilmemesi üzerine usulüne uygun gönderme talebi üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği görülmüştür.
Dava basit yargılama usulüne tabi olup, teati aşaması tamamlandıktan sonra deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası, sigorta poliçesi celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu—–sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine — alacağın tahsili için—— tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili her ne kadar zamanaşımı defiinde bulunmuş ise de CMR 32. maddesi kapsamında hasar tarihi ve icra takip tarihleri birlikte incelenmiş ve zamanaşımı definin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; davacı tarafından dava dışı sigortalısı—– ait emtianın —- tarihinde —- nolu poliçe ile taşınması sırasında oluşacak hasarın ve zararın —— teminat altına alındığı görülmüştür.
Taraflarca bildirilen deliller toplandıktan sonra dosya taraf iddia ve savunmalarını tartışır ve karşılar rapor tanzimi için dosya CMR uzmanı bilirkişi —— tevdi edilmiş, anılan bilirkişi tarafından sunulan —– tarihli rapor denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında davacının nakliye sigorta poliçesiyle sigorta teminatı altına aldığı dava dışı şirkete ait emtianın ——–, taşınması sırasında zarar uğradığı iddiasıyla yapılan ekspertize ilişkin yapılan sigortalıya yapılan ödeme sebebiyle T.T.K. 1472 maddesi uyarınca sigortalının haklarına halef olduğu iddiasıyla ödediği bedelin davalıdan tahsilini talepli başlattığı takip talebine konu somut olayda sigortalının uğradığı zararın ne zaman gerçekleştiği, yapılan ödemenin neye ilişkin olduğu,—— yapılan ödemenin lütuf ödemesi olup olmadığı, davacı sigortalısının oluşan zararda müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı, tazminat talebinin hangi usul ve yasaya göre belirleneceği, bu kapsamnda itirazın iptali ve tazminat hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, dava dışı —- —-plakalı araçla —- nakliyesini davalı taşıyıcının üstlendiği, sevkiyatın —- tarihinde başladığı, dava konusu makinenin —–intikalinden ve gümrük işlemlerinin tamamlanmasının ardından dava dışı sigortalanın —– iş yeri adresine teslim edildiği, ancak ürünlerin ambalajının açılması sonrasında cihazın görüntü aktaran her iki kamerasının yerinden çıkıp, kırıldığı ve —–sağ üst köşesinde de delinme olduğunun tespit edildiği, söz konusu makinenin dava dışı şirket yararına davacı sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı, davacı tarafından yapılan ekspertiz neticesinde sigortalısına ödeme yapıldığı ve yapılan ödemeyi TTK 1472 ve CMR Konvansiyonu hükümleri kapsamında oluşan zarardan sorumlu tuttuğu davalı taşıyıcıdan talep ettiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşıyıcının sorumluluğunun söz konusu olamayacağı, taşıyıcının sorumluluğunun ancak özen yükümlülüğü kapsamında bu hususları gönderene haber verme, göndereni ikaz etme veya CMR belgesine bu hususta bir çekinceyi koymasından ibaret olduğu, bunun yanında davacının davalının taşıyıcı sıfatıyla sorumlu olduğu öne sürülen ve onun sorumluluğu altında icra edilen nakliye sürecinde ortaya çıktığı belirtilen hasarın niteliği ve niceliğini ve CMR 30. Maddesi gereğince hasarın, taşıyıcının malları teslim aldığı an ile teslim ettiği an arasında meydana geldiğini kanıtlama yükümlülüğünde olduğu, davacı şirketin iddiasını tek taraflı bir ekspertize dayandırdırdığı, denetime elverişli başka hiçbir belge ve delil sunmadığı bu nedenle iddiasını ispat edemediği, ambalajlanmış olan gönderinin içerisindeki —- ait —– üst kısmının delinebileceğini ya da iki kamerasının yerinden çıkıp kırılabileceğini veya bu parçaların sevkiyata uygun paketlenmemiş olduğunu öngörüp gönderini uyarması beklenemeyeceğinden davalının somut olayda üstlendiği taşıma işinin tabi olduğu CMR konvasyonun 17/4-b ve d maddelerinde öngörülen ve kendisini tazminat bağlamında mesuliyetten kurtarabilecek beyyinelerden istifade edebileceği değerlendirilerek davanın reddine, şartları bulunmayan kötü niyet tazminatı istemin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Şartları bulunmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine
3-Karar harcı 54,40-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 82,70 TL harcın mahsubu ile artan 28,30-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.17/11/2020