Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/385 E. 2018/1085 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/997 Esas
KARAR NO : 2018/1105

DAVA : İtirazın İptali (Temlik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Temlik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde: müvekkili davacı ile davalı arasında temlik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği davalının kırk taksitten ilk altı taksit ile yedinci taksitin yalnız 100 USD’lik bölümünü ödeyip başkaca ödeme yapmadığını, bunun üzerine kalan alacağın tahsili için takip yaptıklarını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiklerini bildirmiş, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; uyuşmazlığın ticari iş niteliğinde olup Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü ve mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, dava konusu alacağın hukuken henüz talep edilebilir olmadığını, borcu nakleden şirketin tasfiye sürecinin devam ettiğini, davanın zamansız açıldığını bildirmiş, davanın görev, yetki ve esas yönünden reddine, davacının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki temlik sözleşmesine dayalı olarak davacı tarafından davalıya temlik edilen alacağın temlik sözleşmesinde kararlaştırılan sürede ödenmediği iddiası ile davacı tarafın davalı hakkında yaptığı icra takibinde davalı tarafın borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
Yargıtay ———–. Hukuk Dairesinin 19/04/2018 tarih 2015/39733 esas 2018/4765 karar ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin11/09/2018 tarih 2017/1069 esas ve 2018/5194 karar sayılı ilamlarında 6102 sayılı TTK’nun 3. maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğu, aynı kanunun 4. maddesinde ise ticari dava ve işlerin sayıldığı, temlik sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlık konusu alacağın doğrudan doğruya davalının ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, davacının tacir olmadığı hallerde uyuşmazlığın gerek nispi gerekse mutlak ticari dava niteliğinin olmadığı bu durumda Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar görevsizlik kararı veren Asliye Hukuk Mahkemesince tarafların her ikisinin tacir olması ve davanın her iki tarafın işletmesini ilgilendirmesi nedeniyle uyuşmazlığın ticari dava olup davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu sonucuna ulaşılmış ise de somut olayda davacı vekilinin dilekçelerinde de dile getirdiği gibi davacının tacir olmadığı gibi uyuşmalığa konu alacağın doğrudan doğruya davalının ticari işletmesi ile ilgili bulunmadığı, davanın mutlak ticari niteliğinde bulunmadığı gibi açıklanan nedenlerle nispi dava niteliğininde bulunmadığı, bu durumda mahkememiz görevsiz olup, görevli mahkemenin Asliye Hukuk mahkemesi olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesinin zorunlu olduğu, görevin dava şartlarından olup HMK’nun 115(1) maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği, uyuşmazlığın mahkememizde çözümünün mümkün olmadığı dikkate alınarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesi nedeniyle ve olumsuz görev uyuşmazlığının doğduğu göz önünde tutularak mahkememizin görevsizlik kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesi halinde dosyanın yargı yerinin belirlenmesi açısından Bölge Adliye Mahkemesi ———. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-Mahkememizce verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi halinde mahkemeler arasında ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilerek yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın HMK ‘nun 21-(1) c. Maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ———- Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.