Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/312 E. 2021/238 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/312 Esas
KARAR NO: 2021/238
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/03/2018
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihinde sürücü— idaresindeki— bulunan—-istikametinden —- istikametine seyir halinde iken yol yapım alanının bulunduğu yerde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı tek taraflı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, dava konusu trafik kazası nedeniyle müvekkilin uğramış olduğu bedensel zararın karşılanması için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile———–HMK. 107. madde uyarınca ileride artırılmak üzere belirlenecek olan maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı — cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen — plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezlinde —– sigortalandığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili —- limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, yapılacak yargılamada araçların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, müterafık kusur hususunun dikkate alınması gerektiğini, kusur incelemesinin yapılması gerektiğini, sosyal ve ekonomik durumunun değerlendirilmesi gerektiğini, kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini beyan ile, öncelikle celp edilmesi gereken delillerin toplanmasını, sigortalı araca atfı kabil bir kusur bulunmadığından davanın reddini, KTK md. 97 gereği, dava öncesi başvuru yapılmadığından dava şartı eksikliği nedeniyle esasa girilmeksizin davanın reddini, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazası nedeniyle yaralanmadan dolayı uğranılan daimi ve geçici iş görememezlik maddi zararının karşı taraf aracın trafik sigortacısından tahsiline yönelik açılan tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulü gereği oluşturulan tensibine istinaden işlemler yapılmış ise de —- tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesiyle 6102 sayılı T.T.K. nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu değerlendirilmiş, basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Davalı tarafın ihbar talepleri kapsamında dava usulüne uygun olarak —-ihbar olunmuştur.
Hasar dosyası ve—- —-yazı cevabı ile hastane evrakları celp edilmiş, taraflarca dosyaya sunulan kaza tespit tutanağı ve diğer deliller incelenmiştir.
— incelenmesinde; — plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezlinde — arasında—- sigortalandığı ve dolayısı ile kaza tarihinde davalı — mali sorumluluk sigortası ile—– bedel ile teminat altına alındığı görülmüştür.
Davacı uhdesinde oluşan maluliyetin tespiti için dosya —- gönderilmiş, hazırlanan —tarihli raporda davacıda kaza sebebiyle iyileşme süresinin 6 ay olduğu ve bu sürede %100 Malul sayılması gerektiği ve bu sürede bakıcıya muhtaç olmadığı yönünde rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Davacı —- tarihli dilekçesi ile tazminat davasından vazgeçtiğini ve dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesini beyan ettiği görülmüş söz konusu beyanının açıkça feragat niteliğinde olmaması sebebiyle HMK 123. Maddesi uyarınca davanın geri alınması talebine ilişkin olduğu değerlendirilerek; bu beyan davalı—- tebliğ edilerek geri almaya muvafakatinin olup olmadığı sorulmuş, verilen süre içerisinde yanıt verilmemiş halinde geri almaya muvafakati varmış gibi değerlendirme yapılacağı ihtar edilmiş, davalı —– usulüne uygun tebliğ yapılmasına rağmen beyanda bulunmaması üzerine geri almaya muvafakatinin olduğu yönünde değerlendirme yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık taraflar arasında —– tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında, araçta yolcu olarak bulunan davacının malul kalıp kalmadığı, kaldı ise geçici ve sürekli maluliyet oranlarının miktarı ve süresine ilişkin davacının zararının miktarı, davalının söz konusu zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı temerrüt tarihi ve talep edilen tazminata uygulanacak faizin türü hususlarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre; — tarihinde sürücü— sevk ve idaresindeki davalı — istikametinden —-istikametine seyir halinde iken yol yapım alanının bulunduğu yerde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı tek taraflı dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, davacının söz konusu araçta yolcu olarak bulunduğu ve yaralandığı, huzurdaki dava ile sürekli ve geçici iş göremezlik zararını davalı — talep ettiği, yargılama sırasında, davacının sunmuş olduğu—- tarihli dilekçe ile davadan vazgeçtiğini ve dosyanın işlemden kaldırılmasını beyan ettiği, iş bu beyanın açıkça feragat niteliğinde olmaması sebebiyle HMK 123. Maddesi uyarınca davanın geri alınması talebine ilişkin olduğu değerlendirilerek; geri almaya muvafakatinin olup olmadığı davalı vekilinden sorulmuş, verilen süre içerisinde yanıt verilmemesi halinde geri almaya muvafakati varmış gibi değerlendirme yapılacağı ihtar edilmiş, davalı — vekiline usulüne uygun tebliğ yapılmasına rağmen beyanda bulunmaması üzerine geri almaya muvafakatinin olduğu yönünde değerlendirme yapılarak davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın geri alınması sebebiyle açılmamış sayılmasına,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile artan 23,40-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.000,00 -TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2021