Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/270 E. 2019/199 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/270 Esas
KARAR NO : 2019/199
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 06/03/2018
KARAR TARİHİ: 21/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ——- hesabından yaptığı paylaşımda ———–cümlesini kullandığını, davalının bu paylaşım ile müvekkilinin tecavüze sponsor olduğu yönünde haksız ve hukuka aykırı ithamlarda bulunduğunu, bu itibarla TMK.nın 25. maddesi, TBK.nın 49 ve 58. maddeleri ile TTK.nın 55 ve 56. maddeleri uyarınca müvekkilinin kişilik haklarını açıkça ihlal ettiğini, davalının paylaşımı ile——— olay ile müvekkilini ilişkilendirerek müvekkilinin çocuk tecavüzcülerini desteklediği yönünde ağır ithamlarda bulunduğunu, müvekkilinin söz konusu vakfı desteklemediğini, yalnızca öğrencilere destek verildiğini, verilen bursların doğrudan öğrencilere aktarıldığını, davalının yaptığı açıklamanın gerçekliğini ispatlamak zorunda olduğunu, davalının açıklamalarının aynı zamanda TTK.nın 55. maddesi uyarıncı haksız rekabet niteliğinde olduğunu belirterek —— TL. manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin paylaşımının davacıya yönelik hakaret içermediğini, haksız rekabet niteliğinde olmadığını, müvekkilinin gazeteci olup gazeteciler için soru sormanın aynı zamanda bir görev olduğunu, müvekkilinin davacıya soru sormasına neden olan olayın—————– bağlı yurtlarda bir öğretmenin erkek öğrencilere cinsel istismarda bulunması olduğu, davacının ise bu vakfa ve vakfa bağlı eğitim merkezinin düzenlediği ödüllere sponsor olduğunu, müvekkilinin bu paylaşım ile ne amaçla sponsor olarak desteklediğini sorduğunu, müvekkilinin davacı tarafından ——– tarihinde yapılan basın açıklamasından önce bu soruyu sorduğunu, hakaret etmediğini, müvekkilinin gazeteci olarak cinsel saldırıya maruz kalan çocukların yaşadığı acıyı derinden hisseden duyarlı bir vatandaş olarak davacı şirkete soru sorduğunu, söz konusu paylaşımın haksız rekabet olarak değerlendirilmesinin de mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, davalının sosyal paylaşım sitesinde yaptığı paylaşım nedeni ile davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı, ticari itibarının ihlal edildiği, TTK nun 55. maddesi kapsamında gerçeğe aykırı ve incitici beyanlarla davacı şirketin rakiplerinin rekabette öne çıkarılmak suretiyle haksız rekabete sebebiyet verildiği iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dosyasının safahatı incelenmiş, davanın ilk olarak İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açıldığı, anılan mahkemece yapılan yargılama neticesinde 09/03/2017 tarihli kararla davanın reddine karar verildiği, davacı vekilince kararın istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesi’nin ———- karar sayılı ——- tarihli karar ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak somut uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesi’nin görev alanına girdiğinin belirtildiği, ilgili ilamın taraflara tebliğ edildiği, ancak yasal süre içerisinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine yönelik talepte bulunulmadığı, bunun üzerine anılan mahkemece ———— sayılı ek kararı ile açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine bozularak mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı itibariyle, gerek AİHM ‘nin ilgili kararlarında ifade özgürlüğünün, demokratik bir toplumun vazgeçilmez esasını ve bu toplumun gelişiminin ve her bireyin kendisini geliştirmesinin temel koşulunu oluşturduğu, ifade özgürlüğünün çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirliliğin gereği olduğu ve dar yorumlanmaması konusundaki kararları, gerekse davalının somut olayda ———— paylaşımının yapıldığı tarihlerde kamuoyunda dava dışı ————-bünyesindeki bir yurtta öğretmen tarafından çocuklara cinsel saldırı niteliği taşıyan eylemlerin yazılı ve görsel basımda ve sosyal medyada uzun süre yer aldığı, toplumun büyük kesiminden tepki aldığı ve infial yarattığı, davacı şirketin ise bu infialin yaşandığı dönemde vakfa sponsor olduğunun öğrenilmesinin tepki çektiği, her ne kadar davacının bu vakıfla ve saldırı niteliği taşıyan eylemle birlikte anılmasının doğru olmadığı kabul edilmesi gerekli ise de, bir yandan da tüm toplumca kabul edilen ve —————- firmasının güvenilirliğine ve bu yönde bir eylemle birlikte anılmasının toplum psikolojisinde bir algı yarattığı, davalının paylaşımının kamuoyuna yansıyan olayla ilgili bir tepki niteliğinde olduğu ve eleştiri niteliğinde sayılması gerektiği ve gerek AİHM sözleşmesi, gerekse Anayasanın 26.maddesi gereğince ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davalının kişisel———- hesabındaki paylaşımın davacı aleyhine rakipleri karşısında haksız rekabete meydan verecek mahiyette bulunmadığı ve ticari itibarına saldırı niteliğinde bulunmadığı kanaatine ulaşılarak açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın başlangıçta yatırılan 341,55 TL harçtan mahsubu ile 297,15 TL fazla harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2019