Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/191 E. 2021/788 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/191 Esas
KARAR NO: 2021/788
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/02/2018
KARAR TARİHİ:16/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–imzalandığını, sözleşme gereğince davalının davacıdan ürünler satın alındığını, bu ürünün ——olduğunu, davalının davacıdan———olarak ithal edilmesini talep edildiğini, hangi ürünlerin —– edileceği, adetlerin ne kadar olacağı, ürünlerin bulunacağı —— olacağı, —– gibi konuların karara bağlandığını, ürünlerin ilk siparişinden sonra —— için de —- istendiğini, —bu ürünlerin —–yurtdışında üretilen ürünler olduğunu, bu siparişlerin —– —–çalışan ——–tarihleri arasında —– —– davacıya iletildiğini, davacının da verilen sipariş üzerine aşağıda dökümleri yazılı ürünlerin ithalatı için —– yazışmaları yaparak ürünleri ithal ettiğini, ürün ithalatının tüm aşamalarında davalının davacıdan ——-bilgileri talep ettiğini,—– tarafından iletilen ilk kesin sipariş miktarlarının aşağıdaki gibi olup adı geçen —- çalışanlarının da bu mail de ekli olduğunu,——— tarafından belirtildiğini, ürünlerden —— giriş yapmış —– alındığını, ürünlerden —– olanların da —- giriş yaptığı —- alındığı, ürünlerden—— olanların ön ödemeleri —-olarak satıcı firmaya müvekkil firma tarafından yapıldığım, ürünlerin —– geldiğini, ancak davalının siparişi iptal etmesi nedeniyle bakiye ödemeleri yapılmayınca yükün limana indirilemediğini ve satıcı firma tarafından—– geri götürüldüğünü, yapılmış olan —— ödemenin de satıcı firma tarafından masraflara mahsup edildiğini, söz konusu ürünler için davacının harcamalarının ——– harcamaları: ——- olarak ödemeler yapıldığını, ürünler ithal edilip davalı tarafa bilgileri verildiğini, davacı tarafından ürünlerin davalı ——– açılması beklenmeye başlandığını——– —— tanıtılmasının istendiğini, ancak yukarıdaki tarihten sonra siparişin teslimi için davacının —– tarihinde —– tarafından yazılan mailde belirtilen sipariş verilmiş ürünlerin teslim alınmaması nedeninin —– — belirtildiğini, konunun çözümü ve gelen ithal malların —-davalı yetkilileri ile görüştüğünü, ancak davalı yetkililerinin hiçbiri teklifi kabul etmediklerini, ——- ifadesini kullandıklarını, kendisi ürünlerin —-başka şekilde teslimini teklif edince—- haklarından feragat etmedikçe almayız.” cevabı ile karşılaştıklarım, davacının siparişlerin hiçbir haklı ve hukuki neden olmadan iptal edilmesi nedeniyle zarara uğradığını, davacının elinde kalan ürünleri başka firmalara satmak için hatta zararına satmak içinde ——– teklifte bulunmasına rağmen ürünlerin —– olması nedeniyle satamadığını, ürünlerin tavsiye edilen tüketim tarihlerinin bitmesi nedeni ile davacının bağlı bulunduğu ilçe ——— tarihinde imha ettirmek zorun kaldıklarını, imhadan önce ürünlerin adetleri ve son kullanma tarihlerinin geçip geçmediği hakkın da——dosya no su ile bilirkişi raporunun tutulduğunu, davalının kötüniyetli olduğunu, siparişini verdiği, ancak almaktan vazgeçtiğini, davacının tedarikçiler ile arasının açıldığını, bunu fırsat bilen — ise başka ——— geçerek davacıya sipariş verdiği ürünlerin bire bir aynılarını raflarına aldığını ve halen sattığını, davalı hakkında —- sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, bu icra takibinde davalının haksız sipariş iptali nedeniyle davacının fiilen uğradığı zararlar ve masraflar talep edildiğini, davalı tarafın icra takibine itiraz ettiğini, itirazında ise taraflar arasında bir anlaşma olmadığından bahsedildiğini belirtmiş ve itirazın iptaline, haksız ve yersiz itiraz nedeniyle duran icra takibinin devamına, —alacağın icra takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar kamu bankalarınca — vadeli —- verilen en yüksek faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki ——- alacağın ise icra takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, haksız ve kötüniyetli itiraz nedeniyle davalı borçlu aleyhine —— tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —– sözleşmesinin ——- ürün kategorisine ilişkin olduğunu, halbuki bahsi geçen—–olduğunu, davalı nezdindeki her bir —- sorumlusunun farklı kişiler olduğunu, —- — ticari şartlar tarafların ——–numaralı —- oluşturulduğunu, sözleşmenin ön yüzünde de sözleşme kapsamındaki ürünlerin kategorisinin ——— olarak açıkça belirtildiğini, tarafların —ürünlere ilişkin olarak —- devam ederken atıştırmalık ürün —- sorumlularının, potansiyel tedarikçilerden ——- bildirmelerini istediklerini, davacı şirketten de bu kapsamda teklifler alındığını, davacı ile davalı arasında yapılan görüşmelerde belirtilen volümde sipariş geçilmesi halinde fiyatlamanın nasıl olacağına ilişkin fiyat tekliflerinin toplanması ile sınırlı kaldığını, davacı yetkilisi tarafından da yapılan yazışmalardaki beyanlarına bakıldığında da görüşmelerin fiyat araştırması aşamasında olduğunun sabit olduğu, kesin sipariş verilmediği halde davalının ———– konusunda tam bir kesinlik kazanmamasına ve kesin sipariş verilmemesine rağmen ürünlerin ithal edildiği —- alması gerektiği yönünde iddialarda bulunduğunu ve—–ürünleri satın almaması üzerine yaklaşık bir yıl süreyle ürünleri elinde tutmak suretiyle son kullanma tarihlerinin geçtiği —- zarar ettiği gerekçesiyle—-sayılı dosyası ile icra takibine geçtiğini, taraflar arasında —- tarihinde atıştırmalık gıda ürünleri — kapsayan görüşmeler başladığını, görüşmeler sonucunda istenilen şekilde anlaşma sağlanamadığından —– görüşmeler sonlandırıldığım, ayrıca yapılan toplantıda bu durum kendilerine bildirildiğini, davalının kendisine gelen tekliflerden kendisine en uygun olanı seçip kabul edeceğini, taraflar arasında yalnızca —— tarihinde imzalanan—–belirlendiği bir tedarikçi sözleşmesi bulunmadığım, taraflar arasında —– bir anlaşmaya varılamamış, görüşmelerin olumsuz neticelendiğini, davacının taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bir an için—— de taraflar arasındaki ————– yer aldığı kabul edilecek olsa dahi tedarikçi sözleşmesinin açık hükmü gereğince perakendeci davalının her ürünü satış için kabul alma yükümlülüğünün olmadığı, taraflar arasındaki görüşmelerin —– ayında olumsuz sonuçlandığını ve ilgililere iletildiğini, davacının kesin sipariş bilgilerini almadan ve kabul beyanı kendisine ulaşmadan ürünleri ithal etmiş ve —– alması için beklettiğini, yaklaşık bir yıl satmak için çaba harcamadığı, ürünlere ilişkin kesin sipariş almadan ithal etmesi bir özensizlik olduğu gibi, sipariş verilmeyeceğini öğrendikten sonra da ürünleri elinde tutarak piyasaya çıkarmaması da kasıtlı olarak zarara uğrama eyleminde bulunduğunun göstergesi olduğunu belirtmiş ve icra takibinin kötüniyetli ve haksız olduğu ve davalının borcunun bulunmadığından bahisle davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin karşı tarafa aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı ile davalı arasındaki satım sözleşmesi sebebiyle davacının uğramış olduğu zararların tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalı ürünlerin gönderildiğini, davalının ürün bedelini ödemediğini, dava konusu alacağın tahsili için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini talep etmektedir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bu doğrultuda icra dosyası celp edilerek incelenmiş ve bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
——- tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; —–Taraflar arasında—– tarihinden itibaren geçerli olmak ——– hükümlerinde düzenlenen satış sözleşmesi olduğu ve buna göre davacının—— sıfatını haiz olduğu, Davacı şirket tarafından ibraz edilen—- yıllarına ilişkin ticari defterlerin tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı,—– uygun olmadığı, ticari defterlerin davacı şirket lehine veva aleyhine delil kabiliyetlerinin —takdirinde olduğu, Davacının —– kayıtlarının incelenmesi neticesinde davalı ile ticari münasebet kayıtlarının bulunduğu, davacının davalı ile olan ticari münasebet kayıtlarını—-takip ettiği, davacı tarafından davalıya—- yıllarında birçok fatura düzenlendiği ve düzenlenen bu faturaları davalının ödediği, dava konusu olan davacı tarafından teslim alınmayan mallarla ilgili davacının davalıya herhangi bir fatura düzenlemediği, dolayısıyla davalının ticari defterlerinde inceleme yapmaya gerek olmadığı, Davalı—- tarafından davacı çalışanı —— gönderilen —— işbu yazışmanın delil vasfında olduğu kabul edilecek olursa anılan ürünler bakımından —– uyarınca taraf iradelerinin aynı yönde uyuştuğu ve taraflar arasında ——kurulduğu, Davaya konu ürünlerin ——– ya da atıştırmalık olup olmadığı hususu taraflarm takdirine -göre değişeceğinden bu hususta kesin bir kanaate yarılamadığı, Davalı —– tarafından davacı ———çeşitli zamanlarda gönderilen ——ürünün sipariş edilmediği, işbu yazışmanın delil vasfında olduğu kabul edilecek olursa anılan ürünler bakımından —uyarınca taraf iradelerinin avnı yönde uyuştuğu ve taraflar arasında —– sözleşmesinin kurulduğu, Davalının kalan ürünleri teslim almayacaklarını bildirmesi üzerine davalının ürünleri yurtdışından gönderen firmanın yetkilisi ile görüşme yapıp yapmadığı, bu görüşmede davacının sözleşmeden doğan haklarından feragat etmediği sürece ürün alamayacaklarını bildirip bildirmediği hususunda dosyaya sunulu belgelerden bir kanaate varılamadığı, Davacının, davalının satın aldığını ve fakat teslim almadığını iddia ettiği ürünler dolayısıyla uğradığı zararını ispat bakımından belgeler sunduğu, ancak bu belgelerin, davacının davalının satın aldığını ve fakat teslim almadığını iddia, etliği ürünlere ait olup olmadığının açıkça anlaşılamadığı; kaldı ki bazı belgelerin — mevcut olmadığı —–dolayısıyla davacının —– dayandığı vakıayı somutlaştırmadığı, açıkça anlaşılır biçimde illiyet kurulamadığı, davacının zararının bu belgelere dayanarak mali ve hukuki açıdan hesaplanamadığı —— itirazın kısmen ya da tamamen iptalinin gerekip gerekmediği, işlemiş faizin talep edilip edilmeyeceği, icra inkâr ve kötüniyet tazminatının koşullarının oluşup oluşmadığı hususundaki takdirin —- ait olduğu—— yönünde görüşlerini bildirmişlerdir. Mahkememizin —–numaralı ara kararında davacı vekilinin raporu karşı itirazları kapsamında değerlendirilme yapılması için yeni bir heyetten rapor alınmasına karar verilmiş, ek rapor alınmıştır.
— tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;——-Davacı şirket tarafından ibraz edilen —- ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptınldığı ve defter —– birbirini doğruladığı, davacı şirketin defterlerinin kayıt nizamı bakımından uygun olmadığı, ticari defterlerin davacı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetlerinin —- takdirinde olduğu, Davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde; taraflar arasındaki ticari ———-tarihinde başladığı, davacı şirketin davalı şirket ile ilgili olan ticari münasebet kayıtlarım — — takıp ettiğini, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, davalı şirketin cari hesap bakiyesinin sıfır olduğu başka bir İfadeyle davacı şirketin davalı şirketten alacağının olmadığı, davacı şirket tarafından davalı şirkete dava konusu mallarla ilgili düzenlenmiş herhangi bir fatura olmaması nedeniyle davalı şirketin ticari defterlerinde inceleme yapmaya gerek duyulmadığı, Taraflar arasında ——— kurulmuş olduğu, davalı tarafın mallan teslim almaktan imtina ettiği, sözleşmeye bağlılık ilkesi gereği bir sözleşmenin tek taraflı irade beyanı ile sona erdirilmesinin mümkün olmadığı,
Davacının,—– teslim almaktan imtina eden davalı karşısında ——faydalanması gerekirken bu hükümlere başvurmadığı, benzer şekilde borçlu temerrüdü hükümlerinde de faydalanmadığı,— uymayan davacının somut olayda zararlarım ve mal bedellerini talep etmesinin mümkün olmadığı—— yönünde görüşlerini bildirmiştir.
Dosya kapsamında taraf iddia ve savunmaları dikkate alındığında taraflar arasında satış sözleşmesinin kurulup-kurulmadığı hususunda uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak dosya kapsamında taraflar tarafından sunulan bilgi ve belgeler, —- —tarihli bilirkişi raporu dikkate alındığında taraflar arasında —- sözleşmesi kurulmuş olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamı ve taraf iddiaları incelendiğinde; taraflar arasındaki satış sözleşmesine konu —- bulunmakta olup bunlar; —– ürünlerdir. Davacı tarafın, —- için dava dışı satıcıya kısmi ödeme yapmış olduğu ve bu bedelin dava dışı satıcı tarafından davacıya iade edilmediği mali müşavir bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiştir. Ayrıca —- ürünlere ilişkin ithalatın yapıldığı ve bu ürünlerin —– geçmiş olması nedeniyle imha edilmiş olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. İthalatı yapılan ürünler bakımından davacı taraf, teslime hazır olduklarını davalıya bildirilmiş olduğunu ancak davalının malları teslim almaktan imtina ettiğini iddia etmektedir.
—-Yapma veya verme edimi gereği gibi kendisine önerilen alacaklı, haklı bir sebep olmaksızın onu kabulden veya borçlunun borcunu ifa edebilmesi için kendisi tarafından yapılması gereken hazırlık fiillerini yapmaktan kaçınırsa, temerrüde düşmüş olur.” denilmektedir. Alacaklının temerrüdü halinde borçlunun —- uyarınca alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir. Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hâkim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir.
Somut dosya bakımından davacının, davalının edim yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle ithal edilen mallar bakımından hâkim kararı olmadan malları ardiyeye teslim etmesi gerekirken bu hakkını kullanmamış olduğu anlaşılmaktadır.—-konusu olan şeyin niteliği veya işin özelliği tevdi edilmesine uygun düşmez veya teslim edilecek şey bozulabilir ya da bakımı, korunması veya tevdi edilmesi önemli bir gideri gerektirir ise borçlu, alacaklıya önceden ihtarda bulunması koşuluyla, hâkimin izniyle onu açık artırma yoluyla sattırıp bedelini tevdi edebilir. Eldeki davada davacı tarafından bu hakların kullanılmadığı anlaşıldığından davacının dava konusu zararlarını talep etmesi mümkün değildir.
Burada davacı tarafından ithalatı yapılmış olmasına rağmen alacaklının temerrüdü sonrası geri gönderilmiş mallar bakımından da aynı değerlendirmeyi yapmak gerekmekte olup zira davalı, malları kabul etmeyeceğini belirtmiş olmasına rağmen davacı tarafından ——- maddelerinde yer alan haklarını kullanmak yerine malları geri göndermiş olduğundan davacının, uğradığı zararı talep etmesi mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından —– alacaklının temerrüdüne ilişkin haklarını kullanılmadığı, buna ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belgenin mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde malı kabul yükümlülüğü aynı zamanda bir borç olarak değerlendirildiğinden davacının —- temerrüdü hükümlerine başvurmasının mümkün olduğu, ancak davacı tarafından —- kullanılmadığı, buna ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgenin olmadığı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı/alacaklının takip yapmakta haksız ve alacaklının kötüniyetli olması şarttır.—– Eldeki dava yönünden davalı/borçlu tarafından davacı/alacaklının kötüniyetli olduğu ispat edilemediği, dosya kapsamında bu yönde herhangi bir delilin olmadığı anlaşıldığından, davalı/borçlunun şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça talep edilen kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı — davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harçtan mahsubu ile artan — harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan — yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 41.227,17 -TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine davacı —– yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/09/2021