Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/179 E. 2018/645 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/179 Esas
KARAR NO : 2018/645

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikli Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2011
KARAR TARİHİ : 27/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikli Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davanın tefrik edildiği mahkememizin ….. esas sayılı dosyasına sunduğu karşı dava dilekçesinde dava konusunun taraflar arasındaki sözleşmenin on altıncı maddesi uyarınca davalı şirkete davacı şirketin ödemek zorunda olduğu ceza tutarı ile müvekkili şirketi uğradığı her türlü zarar ve ziyanın olduğunu bildirmiş, üçüncü kişilere ödenen araç ücreti ile fiyat farkı tutarının tahsiline, başkaca zararların tahsiline, sözleşmenin feshi tarihinden geriye doğru üç yıllık fatura bedelinin toplamının davalıdan tahsiline, bu istemler yönünden şimdilik 1.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça açılan karşı davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin üzerine düşen edimleri zarar pahasına da olsa yerine getirdiğini ve davacı tarafın istediği araçları tedarik ettiğini, buna karşın davacının kötü niyetli davranmaya devam ettiğini, anlam verilemeyen örnekler sergilediğini, inanca dayalı sözleşmeye riayet etmeyip satıştan bir müddet geçtikten sonra haksız ve hakikat hilafında gerekçelerle sözleşmeyi feshettiğini, yapılan devir işleminin davacının bilgisi ve onayı dahilinde yapıldığını, davacının müvekkili şirketin beklediğinin altında taşıma gerçekleştiği gerekçesi ile taşıma fiyatlarının arttırımını talep ettiği iddiasını gerçeğe yansıtmadığını, daha az ödeme yapmak amacı ve kendi çıkarlarını gözetmek suretiyle araçlara haddinden fazla kilometre yaptırarak kiralanan sabit araç sayısını azalttığını, müvekkili şirketin bu nedenle yaptığı kira bedeli artış talebinin beklenen faydayı elde edememesinden kaynaklandığını, davacı tarafın müvekkili şirketinin işi bıraktığı yönündeki iddialarının tamamen asılsız olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmede yer alan delil şartının delil serbestisi ilkesi gereğince geçersiz olduğunu, davacı tarafın kilometre hesabı üzerinden ücret ödenmesi konusunda anlaşıldığı, sabit ara kirası ve yakıt gideri uygulamasını kabul etmediklerine ilişkin beyanlarını da haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen davacı şirketin kira bedellerini ödememesi diğer taraftan sözleşme devam ederken başka bir şirketle çalışmaya başlamış olması, on yedi adet…… değerinin çok üstünde müvekkili şirkete satarak müvekkilini zarara uğrattığı, haksız ve hukuka aykırı olarak sözleşmeyi feshettiği, zararının söz konusu olmadığı, müvekkili şirket tarafından kesinlen faturaları ödememesine rağmen bu faturalar üzerinden cezai şart talep edemeyeceği, müvekkili şirketin davacıya karşı hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, mahkememizin ……… esas sayılı dosyasında açılan davada karşı dava olarak açılmış ve taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin …… esas sayılı dosyasında dava ve karşı dava yönünden yapılan yargılamanın 12/04/2017 tarihli duruşmasına davacı-karşı davalı taraf mazeret bildirmeksizin katılmamış, buna karşın karşı-davalı vekili duruşmaya katılmış, davayı takip etmediklerine ilişkin beyanda bulunmuş, bunun üzerine HMK’nun 150. maddesi uyarınca taraflarca takip edilmeyen yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, bu karardan sonra davacı-karşı davalı vekili 17/04/2017 tarihinde sunduğu dilekçe ile davanın yenilenmesi talebinde bulunmuş, 18/04/2017 tarihli tensip tutanağı ile davacı tarafın yenileme talebinin kabulü ile duruşmanın 04/10/2017 tarihine bırakılmasına karar verilmiş, taraf vekilleri duruşmaya katılmışlar, davacı vekili karşı davanın üç aylık süre içinde yenilenmediğini bildirerek açılmamamış sayılmasına karar verilmesini, davalı vekil ise dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihteki duruşmada yalnız davacı tarafın davası yönünden beyanda bulunduklarını, karşı davanın takip edilmeyeceği yönünde beyanda bulunmadıklarını bildirmiştir.
Her ne kadar davacı (…… esas sayılı dosyada davalı-karşı davacı) vekili 12/04/2017 tarihli duruşmada yalnız davacı tarafın davası yönünden davayı takip etmediklerini, karış dava yönünden bu nitelikte bir beyanda bulunmadıklarını iddia etsede vekilin dava ve karşı dava yönünden ayrı beyanlarının bulunmaması yalnız davayı takip etmediklerine dair beyanda bulunması, mahkemece oluşturulan kararda da dava ve karşı dava yönünden ayrı hükümler kurulmaması ve her iki dava yönünden de dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmesi, bu karardan sonra davacı tarafın davayı yenilemesine rağmen karşı davacı tarafın davasını yenilememesi karşısında karşı davacı vekilinin beyanına itibar etmenin mümkün bulunmadığı, 12/04/2017 tarihli duruşmadaki beyana ve karara göre gerek dava gerek karşı dava yönünden dosyanan bir bütün halinde taraflarca takip edilmediği bu nedenle yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, karış davacı tarafın bu tarihten itibaren üç aylık yasal süre içinde karşı davayı yenilemediği, bu nedenle karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla karşı dava ……. esas sayılı dosyadan tefrik edilmiş ve takipsiz bırakılan karşı davanın yasal süre içinde yenilenmemesi nedeniyle HMK’nun 150(5) maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın açılmamış sayılmasına,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 35,90 TL harcın peşin yatırılan 18,40 TL + 35,90 TL= 54,00 TL harçtan indirilmesi ile geriye kalan 18,40 TL harcın isteği halinde davacıya iadesine,
3-Davalı yararına ….. nin 7(1) maddesi uyarınca takdir edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça karşı dava yönünden yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.