Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1489 E. 2023/213 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1489 Esas
KARAR NO : 2023/213

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 13.12.2018
KARAR TARİHİ : 06.03.2023
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı—– ticari muamele merkezi —–olan ——- üç ortağından biri olduğunu, diğer ortakların——olduğunu, şirketin 19.02.2009 tarihinde ——- tarafından 300.000,00-TL sermaye ile kurulduğunu, her ortağın eşit oranda paya sahip olduklarını, ortaklar arasında var olan güven ilişkisinin bozulduğunu, diğer iki ortak tarafından davacıyı dışlayan işler yapılmaya başlandığını, ekonomik olarak davacının zora sokulduğunu, şirket ortaklarının davacıyı zora sokmak amacıyla huzur hakkı ödemesini durdurduklarını, daha sonra da davacının sermaye borcunu iki hafta gibi kısa bir sürede ödemesi talep ettiklerini, davacının sermaye borcunun kar payından mahsup talebini kabul etmediklerini, şirketin kuruluşundan bu yana yaklaşık yıl boyunca kar payı dağıtımı yapmadığını, şirketin davacıdan 75.000,00-TL sermaye borcunu ve 111.211,58-TL avans adı altında alınan paraları faiziyle birlikte geri istediklerini, davacının bu borçları aylık huzur hakkı alacakları ile takas/mahsup taleplerinin kabul görmediğini, bunun üzerine davacının yakınlarından borç alarak sermaye borcunu ödediğini beyan edip davacının davalı şirkette 1/3 oranında pay sahibi olduğu ve bu payların teminat oluşturduğu göz önüne alınarak ihtiyati tedbir taleplerinin teminatsız olarak kabulüne, davacının sahip olduğu ortaklık haklarının ve davanın kabulü halinde hükmolunacak ayırılma payına ilişkin haklarının dava süresince korunması için, davalı şirketin maliki bulunduğu ——-mevkiinde kain, tapunun 12 pafta, ——– parsel numarasında kayıtlı arsanın araçların 3. Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, ——— plakalı araçların 3. Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, aktiflerin 3. Kişilere devri için Mahkemenizden izin alınmasına, şirketin 3. Kişilere borçlanmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine; bu talepleri kabul görmediği takdirde şirketin borçlanması için Mahkemenizden izin alınmasına karar verilmesini, haklı davalarının kabulü ile, davacı —— ortağı bulunduğu ——–ortaklığından çıkmasına, tespit edilecek çıkma payının davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ——sicil numaralı ——diğer ortakları——–ile birlikte eşit paya sahip ortağı olduğunu, 17.09.2018 tarihinde ki ——–karar kadar şirket müdürü olarak münferiden temsil ve imzaya yetkili olduğunu, davacının sermaye borcunu ödemek istemediğini daha sonra 75.000,00-TL lik sermeye borcunu ödediğini, şirket ortaklarının müdürlük görevleri devam ederken aylık 6.000-TL huzur hakkı alması konusunda karar aldıklarını, daha sonra bunun tüm ortaklar yönünden kaldırıldığını, şirketin ekonomik durumu sebebiyle böyle bir karar alındığını, davacının diğer ortalardan çok daha fazla huzur hakkı aldığını, davacının rekabet yasağını ihlal ederek ofis ve atölye kurduğunu, davalı şirketin ticari faaliyet yaptığı ——- şirketi ile kendi kurduğu şirketin ticari faaliyet yapması için görüşmeler yaptığını, davacının şirketten 111.211,58-TL avans aldığını bu avansı geri ödemediğini, beyan edip huzurda görülmekte olan davanın reddini, davacının tedbir talebine ilişkin taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELENME VE GEREKÇE:Dava, Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) istemine ilişkindir.
Taraf vekilleri tarafından uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderilen feragat ve beyan dilekçeleri gönderilmiş olduğu görülmüştür.Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu feragat dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile mutabakat kapsamında sulh olunduğunu, bu nedenle davadan feragat ettiklerini, davalıdan yargılama gideri talebinde bulunmadıklarını, feragat sebebiyle yargılamanın sonlandırılmasını, davalı şirketin araçları üzerine konulan tedbirin kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen dilekçede özetle; davacı tarafın dosyadan feragat etmesi halinde vekalet ücreti ve sair yargılama giderleri ve masraflara dair taleplerinin bulunmadığını beyan ettikleri görüldü. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar harcı 179,90TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile eksik yatırılan 144,00-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından vekalet ücreti talep edilmediğinden, bu konuda davalı lehine karar verilmesine yer olmadığına,
5- Mahkememizden verilen ihtiyati tedbirlerin karar kesinleştiğinde kaldırılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılıp kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.