Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1457 E. 2019/1127 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1457 Esas
KARAR NO : 2019/1127

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 07/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ———– ada 7 Parselde bulunan gayrimenkulü satın aldığı, taraflar arasında düzenlenmiş olan protokol gereği projede siginak olarak geçen bölüm —- tarafından daire olarak düzeltebilecek ibaresi bulunduğu, —– firması vaatlerini yerine getirmemiş ve taahhütlerine uymadığı, dava konusu haksız durum sebebi ile kalan 12.000 TL lik senedin iptali için İstanbul Anadolu ——-ATM 2018/1045 Esas sayılı dosyası ile açılan davanın devam ettiği, dava devam ederken söz konusu olan 12.000 TL senet davalı —— ciro edildiği, akabinde davalı İstanbul —-İcra Müdürlüğünün 2017/26706 esas sayulı dosyası ile davacı hakkında icra takibi başlatıldığı, karşılaşılan icra takibi neticesinde davacının ugrayacağı zararların engellenmesi için teminatlı ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının kabülünü, İstanbul —–İcra Dairesinin 2017/26706 esas numaralı dosyasında başlatılan icra takibinin davacı tarafından alınacak olan teminat mektubu neticesinde durdurumasını ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa davalı firmaya 12.000 TL borçlu olmadığının tespiti amacıyla iş bu davayı açtığı, davacı yanında dava konsu etmiş olduğu 27/02/2017 düzenleme tarihli 12.000 TL değerindeki senet davalı şirkete ciro değildiği, davacı borçlu temel borç ilişkisinden doğan defilerini senedi düzgün ciro zinciri ile ve iyiniyetle devrealan davalı hamile karşı ileri sürülmeyeceği, davacı senedi bilerek ve isteyerek emre azılı olarak düzenleyerek tedavül yeteneği kazandırdığı ve bunun sonuçlarına da katlanması gerektiği, davalı şirket tarafından ——tarafından tarafına verilmiş başkaca bilgi ve belgeler de icra takibine konu edildiği, İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü—– esas sayılı dosyada bunlardan biri olduğu, bu dosyada haricen tahsil işlemi gerçekleştiği, davaya konu çek takibinin yapıldığı, İstanbul —İcra Müdürlüğünün —-esas numaralı dosyası da tahsil edildiği,—- taşınmazlarını sattığı ve bu satıştan elde edilen miktarla da tarafına olan borçlarını ödediği —– dan olan alacağın kalan kısmının tahsili içinde takip konusu çeki icraya koyma zarureti hasıl olduğu, açıklanan nedenlerle davalı şirket aleyhine doğabilecek herhangi bir zarar sonucu açılan her türlü dava ve tazminat hakkı saklı kalarak, ihtiyati tedbir talebinin reddine, açılan davanın reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 08/10/2019 tarihli dilekçesinde: davalı yanla yapılan sulh görüşmeleri sona ermekle, tarafların anlaştığı, bu sebepten vekaletnamede yazılı özel yetkiye dayanarak dosyadan feragat ettiğini, feragata ilişkin beyanın kabülüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekilinin 10/10/2019 tarihli dilekçesinde: tarafların anlaşmasıyla birlikte davadan feragat ettiğini, karşı taraftan herhangi bir hak ve alacağın kalmadığını, feragate ilişkin beyanların kabülüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde davacı tarafça davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine yönelik davadır.
Davacı vekilinin 08/10/2019 ve davalı vekilinin 10/10/2019 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiklerini bildirdiği, davacı ve davalı tarafın vekaletnamelerinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmekle,
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin ve davalı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar harcı 44,40-TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 204,93 TL harçtan mahsubu ile bakiye 160,53-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi