Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1442 E. 2021/1081 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1442 Esas
KARAR NO: 2021/1081 Karar
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/12/2018
KARAR TARİHİ: 16/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil—–marka olduğunu, kaza tarihine kadar aracın tüm bakımları zamanında ve yetkili servisinde yapıldığını, kaza gerçekleşene kadar geçen süre içerisinde aracın değişen her hangi bir parçası bulunmadığı gibi kaporta ve boyasında herhangi bir kusur, çizik söz konusu olmadığını, söz konusu aracın,—–plakalı davalı —adına kayıtlı ve sevk ve idaresindeki araç ile kazaya karışması suretiyle, —- meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında — numaralı davalı yana şerit tecavüzünden ötürü asli kusur atfedildiğini,—- herhangi bir kusur atfedilmediğini,—-plakalı —- numaralı davalı yan tarafından sigortalandığını, davalı —tarihli dilekçe ile iadeli taahhütlü mektup ile başvurulduğunu, —-tarihinde davalı çalışanı olduğunu düşünülen — tebliğ edildiğini, ancak söz konusu sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, araçta oluşan değer kaybının konusunda uzman bilirkişiler vasıtası ile tespit edilmesini beyan ile, fazlaya ilişkin ve başkaca talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı konusunda uzman bilirkişi vasıtası
ile tespit ettirilerek HMK 107/2 gereğince (belirsiz alacak davası) olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsilini, ücreti vekalet ile yargılama giderlerini karşı yana tahmil edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı usul ve yasaya
aykırı olması nedeni ile kabul etmediklerini, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, trafik kaza tutanağında belirtilen kazanın oluş biçimini ve kusuru kabul etmediklerini, kamera kayıtlarının kazayı görüntülediğini, buna ilişkin flaş bellek ve —- ekinde olduğunu, yeniden keşif ve kusur incelemesi yapılması gerektiğini beyan ile, yetki ve görev itirazlarının dikkate alınmasını ve davanın esastan reddine karar verilmesini vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı —-vekili cevap dilekçesinde özetle; —- olduğunu, poliçeye göre hasar tarihi itibarı ile maddi hasarlarda araç başına teminat —- ile sınırlı olup, teminatın tamamının davacı aracın maddi hasarı için —- tarihinde ödendiğinden dolayı teminat almadığını, o nedenle davanın reddini dilediklerini, dosya kapsamında somut belgeler eşliğinde gerçek zararın ve kusur durumlarının tespitini talep ettiklerini, teminat dışı hallerden biri söz konusu ise talebin reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ile, konu poliçede teminat kalmadığından istemin reddini, masraf
ve vekalet ücretinin talep edene yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası sebebiyle dava konusu araçta oluşan hasar bedelinin davalılardan tahsili talebine ilişkindir.
Davacı —- tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle — plakalı araçta değer kaybının oluştuğunu, kazaya karışan —- plakalı aracın davalı sigorta şirketinin —– gereğince meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, değer kaybı bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Eldeki davanın ilk olarak araç değer kaybı talebinin tazmini talebine ilişkin olarak açıldığı ancak dava konusu —- plakalı aracın yargılama sırasında perte çıkarılması sebebiyle davacı tarafından sunulan ——- tarihli tam ıslah dilekçesi ile dava konusu aracın bakiye hasar bedelinin tahsiline karar verilmesi talep edildiği görülmüş, bu kapsamda yargılamaya devam edilmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, hasar dosyası ve sigorta poliçesi celp edilmiş, —- sigorta poliçeleri ve hasar dosyaları celp edilmiş, — müzekkere yazılarak eft kayıtları celp edilmiş, —- tarihli bilirkişi heyet raporu aldırılmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen —-raporda özetle,–Dava konusu araç sürücüsü—- kusursuz olduğu, Davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü, davalı —- oranında kusurlu olduğu,
—- tarihinde meydana gelen kazaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki
tespitlerin, —–plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu
olduğu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu,
Dava konusu —-aracın dava konusu kazadan önceki piyasa rayiç değerinin — dava konusu
kazadan sonraki hasarlı değerinin —olabileceği, Araçtaki toplam hasarlı parça, malzeme toplam tutarının minimum —— olabileceği, söz konusu aracın tamirinin ekonomik olmayacağı,
aracın —–kabul edilebileceği, Ayrıca hasar fotoğrafları ve eksper raporundaki hasarlı parça- malzeme kalemlerinin şekli ve niteliğide dikkate alındığında, bu hasarın belirlenen teknik niteliklerine göre onarılması durumunda da, seyir güvenliği açısından sakıncalı durumlar ortaya
çıkabileceği, bu yönüyle de aracın —-olarak değerlendirilmesinin yerinde ve
uygun olacağı, Dava konusu —– meydana gelen toplam hasar-zarar tutarının —olabileceği,
Davacı tarafın —- model aracının, dava konusu——- hasarında aracın ekspertiz
raporunda büyük oranda hasarlı olduğunun belirtildiği ve —–
yapıldığı, —-gelen yazıda trafikten çekildiğinin belirtildiği, mevcut
dosya kapsamına göre aracın onarılmadığının anlaşıldığı, Değer kaybı için davaya konu edilen ve davalıların tazmin etmesi istenilen değer
kaybı tutarı —- doğrultusunda —— dikkate alındığında; aracın trafikten çekildiği anlaşılmakla,
onarılmaması nedeniyle kazalı piyasa rayiç değerinin de oluşmayacağı, —–
anlaşılmakla, mevcut tespitlere göre araçta değer kaybı oluşabilme şartlarının
oluşmadığı…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen— belirtilen asli kusurlardan—–kusurlu olduğu,—atfa  kabil  kusurunun  bulunmadığı, — raporunda belirlenmiş onarım kalemlerinin 
hasar fotoğrafları  ile  uyumlu olduğu,  parça  ve  işçilik  fiyatlarının  serbest  piyasa  koşulları  ile 
eşleştiği,  ilgili  raporda  takdir  edilen  piyasa  rayiç değeri ve sovtaj değerinin isabetli bulunduğu, 
—– plakalı aracın per‐total  sayılmasının  uygun  olacağı,  onarılması  durumunda  kaza 
öncesi  durumuna  kıyasla  —– mertebesinde değer kaybına uğrayacağı…”yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; dosyaya konu kaza tespit tutanağı, alınan -tarihli bilirkişi raporu ve — tarihli bilirkişi heyet raporu dikkate alındığında dava konusu kazanın davalının—- gereği “şeride tecavüz etme” kuralını ihlal ettiği, davacıya atfedilebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı, bu sebeple dava konusu kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğu kanaat getirilmiş, aksi yöndeki uzman mütalaası ve davalı itirazların dosya kapsamına uygun olmaması sebebiyle itibar edilmemiştir.
Davalı —- tarafından poliçe teminatı kapsamında —- davacıya ödendiği iddia edilmiş olup, ödeme iddiasında bulunun davalının bu ispat etmesi gerekmektedir. Davacı tarafından davalı tarafça sunulan ibranameye, altındaki imzaya ve ödemeye itiraz edildiği anlşılmakla davalı—-vekiline ibraname aslını ve ödeme belgelerini dosyaya sunmak üzere mahkememizce kesin süre verildiği, ancak davalı tarafından verilen kesin süre içerisinde ibraname aslının dosyaya sunulamadığı anlaşılmıştır. Ayrıca davalı — tarafından yapılan —- ödemeye ilişkin ilgili bankalara müzekkere yazılmış, —-müzekkere cevabında aynen;— nezdinde, gerekli araştırmalar yapılmıştır. Buna göre, ilgi yazınızda belirtilen —- tarihinde hesaba—- tarihinde açılmış olup kimlik aslı yerine ibraz edilen kimlik fotokopisi ile açılmıştır.—- tarihinde sabah telefon ile müşterimize ulaşılarak kimlik aslını ibraz etmemesi durumunda hesabının kapatılacağı bildirilmiş olup gün içinde şubeye ibraz edilmediği için hesap kapatılmıştır. ——- hesabına gönderilmiştir.” denilmektedir.
Gelen müzekkere cevabı incelendiğinde davalı banka tarafından kimlik fotokopisi üzerine havaleden bir gün önce hesap açıldığı, sonrasında hesaba para gönderildiği, para hesaba geldikten 20 dk sonra başka bir hesaba havale edildiği ve davacı adına açılan hesabın kapatıldığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple alıcının, davacı olduğu hususunun banka hareketleri ile tespit mümkün görünmemektedir. Bu kapsamda davalıya ibraname aslını sunmak üzere süre verilmiş ise de ibraname aslının davalı —- tarafından sunulmadığı dikkate alındığında davalı—— poliçe limiti kapsamında —- ödemeyi davacıya yaptığını ispat edemediğine kanaat getirilmiş, dava konusu kaza sebebiyle oluşan zarardan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğuna kanaat getirilmiştir. Ayrıca her ne kadar davacı tarafından avans faizi talep edilmiş ise de, dava konusu aracın ticari faaliyeti sırasında kazaya sebebiyet verildiği hususunu ispat edememesi, dosya kapsamında bu yönde bir delilin olmaması dikkate alınarak davacının avans faiz talebinin reddine karar verilmiştir. Yine belirtmek gerekir ki——tarihli bilirkişi raporunda dava konusu aracın değer kaybı yönünde bir hesaplama yapılmış ise de; davacı tarafından sunulan tam ıslah dilekçesi ile talep konusunun araç hasar bedeli olduğu, araç değer kaybı bedeli talebi olmaması sebebiyle bu yöndeki bilirkişi heyet raporu tespitleri hükme esas alınmamıştır. —– davalı —- oluşan zarardan sorumlu olduğu, diğer davalı sigorta şirketinin poliçe hükümleri gereğince oluşan zarardan sorumlu olduğu, davalı —– yönünden kaza tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği, dava konusunun sonradan yapılan tam ıslah ile değiştirilmesi dikkate alındığında davalı sigorta şirketi yönünden tam ıslah tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği anlaşılmış, anılan gerekçelerle davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile — araç hasar bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden —- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan —müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile;
—-araç hasar bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden—- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan —- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar harcı 10.188,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90-TL harç ile 2.574,40-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.610,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.578,00-TL harcındavalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 35,90-TL peşin ile 2.574,40-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.610,30-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 209,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 931,60-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 18.119,06-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair,taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/11/2021