Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1404 E. 2019/795 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1404 Esas
KARAR NO : 2019/795
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 05/03/2010
KARAR TARİHİ: 25/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İş bu dosyada davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin———– nolu parselin maliki olduklarını, binanın 1/2’sinin bir müvekkiline 1/2’sinin de diğer müvekkiline ait olduğunu, davacı ile davalılardan ———– ile akdettikleri sözleşmeye göre davalının bir kısım işleri 125.000,00 TL + KDV karşılığında yapmayı üstlendiğini, işin 70 gün içerisinde yapılması gerektiğini, hatalara karşı 3 yıl garanti müddeti verildiğini, aynı taraf ile yaptıkları ek protokolle de işin açık tarifinin yapıldığını, müvekkillerinin inşaat konusunda uzman olmamaları sebebiyle diğer davalı —— ile danışmanlık ve kontrollük sözleşmesi yatıklarını, böylece bu davalının da her türlü zarardan birinci dereceden sorumlu olduğunu, davalı yüklenicinin işi sözleşme şartlarına uygun yapmadığını, yağmurlarda kiracıların zarar görmesi üzerine Kadıköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin——- D.İŞ dosyası ile bilirkişi incelemesi yaptırdıklarını, eksik ve ayıplı işlerin 77.330,00 TL’ye giderilebileceğini, davalıların noter ihtarnamesi ile ihtar edildiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 20.000,00 TL’nin davalılardan ihtarname tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ——-şirketi cevap dilekçesi ile; yapılan imalatın sözleşmeye uygun olduğunu, kontrol mühendisi tarafından her aşamada kontrol edilerek işin devamına izin verildiğini, işin 25 gün önce bitirilerek teslim edildiğini, faturasının kesilerek teslim edildiğini, davacı borcunun tamamını ödemediğini, 14.380,00 TL alacaklarının kaldığını, D.İŞ dosyasından aldırılan raporu kabul etmediklerini beyanla davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalı ———- vekili cevap dilekçesi ile; işin tesliminden sonra kaplama kilit taş arasına dolgu olarak serpilen kumun yapılan tüm ikazlara rağmen zamanından önce yönetim tarafından süprüldüğünü, böylece taş kaplamanın sağlam bir şekilde kilitlenmemesine neden olduğunu, ağır tonajlı otomobillerin kilit taş üzerine çıkması ile çökmeler ve bozulmalar olduğunu, ayrıca sözleşmenin 3.maddesi gereğince halen 6.800,00 TL alacaklarının olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasında yapılan sözleşmeler ile D.İŞ dosyası celp edilmiş, taraf delilleri dosyaya ibraz edilmiş tüm belgeler incelenmiştir.
Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen —- esas sayılı dava dosyasında davacı —— şirketi vekili dava dilekçesi ile; davalı … ile müvekkili şirket arasında yapılan sözleşme gereği müvekkilinin işi zamanında ve eksiksiz olarak tamamladığını, davalı yönetimin 14.380,00 TL borcunun bulunduğunu ve halen ödemediğini belirterek bu miktarın fatura tarihiden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen —– esas sayılı dava dosyasında davacı——– şirketi vekili dava dilekçesi ile; davalı … ile müvekkili şirket arasında imzalanan sözleşme gereği müvekkilinin kontrol görevini zamanında ve tam olarak tamamladığını, sözleşme gereği 6.800,00 TL fatura bedelinin ödenmediğini belirterek bu miktarın fatura tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davanın safahatı incelendiğinde; mahkememizce yapılan yargılama sonunda, mahkememiz —– esas, ——- karar sayılı ilamında davacıların davasının kabulü ile, 20.000,00 TL’nin 09/11/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, 37.957,50 TL’nin ise ıslah tarihi olan 09/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, bu dosya ile birleşen 2011/32 esas sayılı dava dosyasında davacı ———n davasının kabulü ile, 14.380,00 TL’nin iş bu dava tarihi olan 11/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu dosya davalısından tahsili ile davacıya verilmesine, bu dosya ile birleşen———–esas sayılı dava dosyasında davacı —— şirketinin davasını kısmen kabulü ile 4.400,00 TL’nin dava tarihi olan 11/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu dosyanın davalısından tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
dair karar verilmiştir.
Mahkememiz hükmü davalı-birleşen dosya davacısı—— birleşen dosya davacısı———- vekillerince istenmiş temyiz edilmiş, Yargıtay -Hukuk dairesinin ——- tarihli —— esas —– karar sayılı hükmünde “1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; asıl ve birleşen iki dava olduğu halde karar başlığında her bir davanın açıldığı tarihin gösterilmemesi, ve gösterilen dava tarihinin de yanlış yazılmış olması maddi hataya dayalı olup mahallinde düzeltilmesi her zaman mümkün bulunmasına göre, asıl dosya davalıları yüklenici ——-ile kontrolör——– vekillerinin, asıl davada kurulan hükme yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının ve kontrolör ——– birleşen ——- Esas sayılı davada kurulan hükme yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl davada davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 09.06.2014 tarihinde harcı yatırılarak yapılan ıslah talebi ve artırılan kısım için davalılar süresinde zamanaşımı def’inde bulunmuşlardır. Asıl dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 126/4 ve dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın 147/6. maddesinde; eser sözleşmesinden doğan alacakların, yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuru ile hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu belirtilmiştir. Somut olayda yüklenicinin ağır kusur ve kasıtla yükümlülüklerini hiç veya gereği gibi yerine getirmemesi söz konusu olmadığından BK’nın 125 ve TBK’nın 147. maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması mümkün değildir. Zamanaşımı da eserin tesliminden başlayıp, dosyada teslimle ilgili tutanak bulunmamakla birlikte Kadıköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ———-Değişik iş sayılı delil tesbit dosyasına göre asıl dosya davacıları sözleşme konusu yerdeki eksik ve kusurların tesbitini 09.01.2009 tarihli dilekçeleriyle talep ettiklerinden teslimin en geç bu tarihte yapıldığının kabulü gerekir. Bu halde zamanaşımı 09.01.2009 tarihinde işlemeye başlar. Asıl davada davalılar süresi içinde ıslahla arttırılan bölüm için zamanaşımı def’inde bulundukları için davada sadece ilk talep edilen kısımla ilgili zamanaşımının kesilmesi söz konusu olup, saklı tutulan fazlaya ilişkin hak ve alacaklar yönünden zamanaşımı süresi işlemeye devam eder. O halde kabul edilen teslim tarihinden 09.06.2014 ıslah tarihine kadar 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden asıl davada ıslahla artırılan kısımla ilgili talebin zamanaşımı nedeniyle reddi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan asıl davada yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle kararın; asıl davada davalı yüklenici ve kontrol şirketi lehine bozulması gerekmiştir. Sonuç olarak yukarıda belirtildiği üzere 1. bentte açıklanan nedenlerle davalılar ve birleşen davaların davacıları vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın asıl davada davalı yüklenici ———– ve kontrolör ———– yararına BOZULMASINA,” karar verilmekle mahkememiz hükmü bozulmuştur.
Asıl dava davacısı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla Yargıtay -. Hukuk dairesinin —— esas —- karar sayılı —— tarihli hükmünde düzeltme isteminin reddine dair karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamı doğrultusunda yeniden yargılama yapılmış, Yargıtay —-. Hukuk dairesinin—— sayılı kararı gereğince asıl davada davalı yüklenici ———– ve kontrolör diğer davalı ——– yararına bozulmasına karar verilmiş olmakla sadece asıl dava yönünden bozmaya uyarak yargılama yapılmış, birleşen diğer dosyalar ile ilgili bozma kararı olmadığından her hangi bir karar verilmemiştir. Buna göre 09/06/2014 tarihinde yapılan ıslah talebi ve arttırılan kısım için davalıların zamanaşımı itirazları gözönüne alınarak 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan asıl davada ıslah ile arttırılan kısım ile ilgili talebin zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilerek 20.000,00 TL miktarın 09/11/2009 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının ıslah ile arttırılan miktarın zamanaşımı nedeniyle REDDİ İLE;
20.000,00 TL miktarın 09/11/2009 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
2-Karar ve ilam harcının 1.366,20 TL’den peşin olarak yatırlan 297,00 TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 649,00 TL’nin mahsubu ile ikmali ile peşin ve ıslah harcı düşüldükten sonra bakiye 420,20 TL harcın iş bu dosya davalılarından müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’sine göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin iş bu dosyanın davalılarından müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından başvuru esnasında ve ıslah anında yatırılan peşin nispi harç toplamı olan 946,00 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
5- Davacılar tarafından başvuru esnasında iade harç düşüldükten sonra yapılan 19.90 TL başvuru gideri, 150,00 TL davetiye ve yazışma gideri, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.269,90 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%35 kabul) 783,30 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, kalan 1.486,60 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’sine göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
7-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT’sine göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılara ödenmesine,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/04/2015