Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1374 E. 2019/378 K. 27.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1374 Esas
KARAR NO : 2019/378

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 27/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalı sigorta şirketine ZMS poliçe ile sigortalı olan ve —- sevk ve idaresindeki — plaka sayılı aracın —— beldesi istikametinde seyir halinde iken müvekkilinin murisi—- sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, müvekkillerinin muris— vefat ettiğini, araç sürücüsü —- tam kusurlu olduğunu belirterek 6.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, trafik kazasında– – vefatı nedeni ile destekten yoksun kalındığından bahisle maddi tazminat istemine yönelik davadır.
Davanın safahatı incelendiğinde; mahkememizce yapılan yargılama sonunda —– esas, 2015/375 karar sayılı ilamında davanın husumetten reddine karar verilmiş, mahkememiz hükmü davacılar vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay —- Hukuk dairesinin 2015/10072 esas —— karar sayılı 14/05/2018 tarihli hükmünde “Davanın doğru hasıma açılıp açılmadığının, itiraz üzerine ya da tereddüt hasıl olduğunda gerekli araştırmalar yapılıp re’sen dikkate alınması gerektiği de gözetilerek davacı tarafa bu yönden açıklama yapma ve belge sunma hakkı tanınması, ayrıca davalının ticaret ünvanında değişiklik olup olmadığına ilişkin Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde araştırma yapılması; davalının doğru hasım olduğunun anlaşılması halinde davanın esası hakkında inceleme yapılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme, hatalı gerekçe ve eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde husumetten red kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Davacı vekili 21/03/2019 tarihli dilekçesinde davalı sigorta şirketi ile sulh olduklarını, davalıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını belirterek konusuz kalan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle, davacı vekilinin beyanları doğrultusunda tarafların sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığı yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinin belirtildiği görülmekle; dava konusu alacağın ödendiği anlaşıldığından davanın konusuz kaldığı, bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve hüküm aşağıdaki şekilde oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 315/1 maddesi gereğince haricen sulh nedeni ile konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 44,40 TL karar harcı ve 44,40 başvuru harcının başlangıçta alınmadığı anlaşıldığından toplam 88,80 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Talep olmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine;
Dair tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 15 gün yasal süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere dosya üzerinen yapılan inceleme sonucunda karar verildi.