Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1359 E. 2020/817 K. 07.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1359 Esas
KARAR NO : 2020/817

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 07/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı taraf, aleyhine yapılan icra takibine, gerek yetki gerekse esas yönünden itiraz ettiğini, yetki itirazına göre, söz konusu icra takibinde yetkili icra dairesinin İstanbul İcra Dairesi olduğunun iddia edildiğini, davalı tarafın yetki itirazının reddini talep ettiklerini, davalı firma tarafından alacağına mahsuben aldığını bildirdiği ————– bedelli fatura, olmak üzere toplam 24.000. TL bedelli 11 adet fatura düzenlediğini ve ilgili faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğini, faturalar karşılığında davalı firma tarafından işbu tekneye ve diğer teknelere ait konaklama bedeli karşılığı olarak —- bedelli çek olmak üzere 5 adet çek düzelendiğini ve ve çek bedellerin müvekkili tarafından tahsil edildiğini, ancak ilgili faturalardan yalnızca — tarihli faturalar dışındaki fatura bedellerinin, davalı tarafından müvekkiline verilen ve tahsil edilen çek bedelleri ile ödendiğini, — fatura bedelinin ödenmediğini, bahsi geçen faturaların ödenmemesinden dolayı, davalı İstanbul —-, İstanbul Anadolu——-. İcra Müdürlüğü’nün —- tarihinde yasal takip başlattıklarını takibe ilişkin olarak gönderilen ödeme emrine, borçlu tarafından itiraz edildiğini, bunun neticesinde takibin durduğunu, devamlılık arz eden bir ticari ilişkide konaklama hizmeti karşılığında uzunca bir dönem ödemeler yapılmışken, faturalara da yasal süresi içerisinde itiraz edilmeksizin, davalı tarafından teknenin kendisine ait olmadığı iddiasının kötü niyetli olarak öne sürüldüğünü savunarak ve fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak; İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü —- dosyasına, haksız ve kötü niyetle yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlu aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere icra ve inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve sair masrafların karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan huzurdaki davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlüğü olduğunu,
Müvekkili şirket kayıtlarında yapılan incelemelerde davacı ile müvekkil şirket arasında mevcut cari hesap ekstresinde 2017 yılına ait cari hesaba ilişkin karşılıklı mutabık kalınarak hesapların kapatıldığını, hatta müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeler sonucunda 19,93 TL fazladan ödeme yapıldığını, bu cari hesap ekstresi içerisinde — tarihli fatura bedellerinin de ödendiğini ve karşılıklı mutabık kalındığını, davacı şirket tarafından 2017 yılı sonunda mahsuplaşma yapılırken ekstreye hiçbir şekilde itiraz edilmediğini ve bugüne kadar da yaklaşık 11 aylık bir sürede bu tarihlere ilişkin bir fatura borcu olduğu da bildirilmediğini, davacı tarafından takip konusu yapılan — satıldığını ve faturasının da düzenlendiğini, bu tarihten sonra teknenin müvekkil şirkete ait olmadığından ötürü — tarihinde bu teknenin işlemiş konaklama bedellerinin müvekkiline ait olmayan bir tekne sebebiyle müvekkili firmadan istenmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve ticari ahlaka ve hukuka da uygun olmadığını, müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmaması nedeniyle icra takibine haklı olarak itiraz ettiklerini ve herhangi bir kötü niyetin söz konusu olmadığını, müvekkili şirket tarafından inkar edilen bir borç bulunmadığını, icra takibinin haksız ve takibin kötü niyetli olduğunu savunarak; haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, davacı- alacaklı aleyhine haksız ve kötü niyetle açmış olduğu itirazın iptali davası nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere inkar ve inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, hizmet ilişkisinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Davacı vekili 19/11/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiş, vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekili 23/11/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat nedeniyle masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirdiği görülmüştür.
HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 54,40-TL’nin 120,78-TL’den mahsubu ile fazlaya ilişkin 66,38-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3- Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Tarafların karşılıklı beyanları göz önünde bulundurularak vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere. Açıkça okunup usulen anlatıldı.