Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1335 E. 2022/750 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1335 Esas
KARAR NO: 2022/750
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/11/2018
KARAR TARİHİ: 27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında taşıma sözleşmesi yapıldığını, düzenlenen navlun bedellerine ilişkin faturalın tahsili amacıyla——- takibi başlatıldığını, icra takibinin, davalı şirketin borca ve ferilerine itirazı nedeniyle durdurulduğunu ve şirketin haklı alacağının tahsilinin engellendiğini, davacı — davalı—– yapılan anlaşma gereği davacı şirket tarafından emtiaların uluslararası nakliyesinin üstlenildiğini, işbu anlaşma gereğince davacı şirket tarafından icra dosyasına konu edilen farklı tarihte ve farklı alıcıları teslim edilmek —– hizmeti ifa edildiğini, taşımalar sırasında araçların bekleme yapması nedeniyle —– oluştuğunu Ve fatura kesikdiğini, ve davalı tarafından bekleme faturalarının ödenmediğini, bekleme faturaları ve taşıma belgeleri;———fatura bedelleri ile belirtilen nakliyelerin davacı tarafından eksiksiz ifa edildiğini, alıcılar tarafından gümrüklemelerin geç yapılması, araçların terminallerde bekletilmesi ve malların araçtan tahliyesinin süresinde yapılmaması, —— sürenin dolmasından sonra oluşan beklemeler için esasen her gün — tahakkuk ettirileceğini ancak daval—- davacı şirket arasında yapılan yazışmalar netiçesinde —-hesaplama yapılarak fatura düzenlendiğini, —- taşımalarda alıcının masraf ödeme onayını verdiğini, —– olan taşımalarda — bittiğini, malın alıcı —- bitene kadar sorumluluğun gönderici de olduğu iddiası ile masrafları kabul etmediğini, bunun üzerine gönderici — ödeme onayı alınarak, alıcı firmanın verdiği boşaltma tarihleri beklenerek teslimat yapıldığını, —- faturası kesildiğini, —-süresi oluştuğunu, fakat —– fatura kesildiğini, bekleme sürelerinin —– tatil günlerinin dışlanmak suretiyle hesaplandığını, söz konusu beklemelerin mevcudiyeti ve davalı tarafından mevcut durumun bilindiğini hatta bekleme ücretleri konusunda tevize indirim istendiğinin yazışmalarla sabit olduğunu, davalı şirket yetkilisi ——toplam bedelin çıkarılmasının istendiğini, davacı personeli tarafından bu maile verilen cevapta —- bekleme ücreti olduğunu, tüm araçların beklemelerine ilişkin maillerin bulunduğunu, —– tarafından davalı şirket personeli —— gönderilen mail ile tüm taşımaların bekleme süresi hakkında tek tek bilgilendirme yapıldığını, yapılan beklemeler neticesinde davalıya kesilen faturalardan kalan bakiye cari hesap alacağına istinaden işbu dava dayanağı icra takibi açıldığını, davalının fatura konusu emtialara ilişkin davacı tarafından verilen hizmete ya da hizmet kusuruna ilişkin icra takibine kadar hiçbir itirazının olmadığını, davaya konu edilen ancak bedelleri davacı şirket cari hesap ekstresine göre—— olup, davalının aldığı hizmete rağmmen ödeme yapmadığını ve bu nedenle icra takibi yapıldığını, icra takibine konu alacağın davacı şirket tarafından yapılan taşımalara ilişkin navlun ücretine dayalı olduğunu, davalının ——- sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile duran takibin devamına, davalı taraf “müvekkile herhangi bir borcu bulunmadığına dair “ gerekçe ile takibe itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle itirazın iptaline dair karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davacı tarafından aradaki taşıma sözleşmesi dayanak gösterilmişse de müvekkil şirket ile arasında taşımaya ilişkin akdedilmiş bir taşıma sözleşmesinin bulunmadığını, tarafların — hükümlerince düzenlenmiş olan— sevk belgesiyle söz konusu taşıma ilişkisini kurduğunu, davacı taraf, bekleme nedeni ile bekleme ücretini fatura ederek müvekkilden tahsilini istemişse de, eğer iddia edilen söz konusu beklemeler gerçekleşmişse oluşan beklemede davalı şirketin hiçbir kusuru olmaksızın gerçekleştiğini, taşıma işlemine ilişkin alınması gereken önlemler ve taşıma işine ilişkin tüm işlemlerin davacı şirket tarafından gerçekleştirilmesi gereken işlemler olduğunu, davalı şirket ile davacı şirket arasında kapıya teslime yönelik ilişki bulunduğunu, —- incelendiğinde de açıkça görüleceği üzere, davacı şirket tarafından yapılan tüm taşımaların, kapıya teslime yönelik olduğunu taşıyıcı konumundaki davalhı, gümrük işlemlerinin tamamlanmasından sonra malı kendi tedarik ettiği araçlarla alıcısına, alıcının adresinde teslim etmek zorunda olduğunu, davacı tarafın öncelikle demuraj bedellerine ilişkin talep ettiği taşımalarda bekleme olaymın gerçekleştiğini kesin yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiğini, talep edilen —- bedellerine ilişkin beklemeler gerçekleşmiş olsa bile davalı şirketin söz konusu beklemeler de herhangi bir kusurunun bulunmadığını, —- da gecikme nedeniyle taşıyıcının sorumlu olduğunun düzenlendiğini, davalı şirketin üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, taşıyıcının kusurundan kaynaklı gecikmeler nedeni ile davalıya hiçbir surette sorumluluk yüklenemeyeceğini ve tahsilinin mümkün olamayacağını, ———- hükmü uyarınca, göndericinin gümrükleme ve diğer formalitelerin tamamlanması için üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, davacının iddia ettiği beklemeler, dava dilekçesindeki kendi beyanları ile de sabit olduğu üzere, davalı şirketten kaynaklanmadığını, bu nedenle müvekkile hiçbir Kusur yüklenemeyeceğini, davacı, dava dilekçesinde “Yukarıda belirtilen nakliyeler müvekkil tarafından belirtildiği eksiksiz ifa edildiği halde, alıcıları tarafından —– geç yapılması, araçların terminallerde bekletilmesi ve malların araçtan tahliyesinin süresinde yapılmaması nedeni ile varış günü—-sürenin dolmasından sonra oluşan beklemeler için esasen beher gün —- ettirilecek iken davalı— müvekkil şirket arasında yapılan yazışmalar neticesinde beher gün —- hesaplama yapılarak fatura düzenlenmiştir” şeklinde söz konusu beklemelerin alıcı tarafındanı kaynaklandığını ve müvekkile mail! gönderilerek bekleme ücreti talep edildiğinden bahsedildiğini, davacı, kendisinden kaynaklı nedenlerle meydana gelen beklemeler sebebiyle davalıdan demuraj bedeli istediğini, davalının üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini iddia edilen beklemelere hiçbir şekilde sebebiyet vermediğini, davacı—-maddesi kapsamında müvekkilden zamanında talimat istemediğini ve ——hükmüne göre malı kendi takdir edeceği bir yere boşaltma hakkına da sahip olduğunu, davacı taşıyıcıdan zamanında talimat istememiş, konvansiyondaki boşaltma hakkınımda kullanmadığını ve kusurlu davrandığını, davacı taşıyıcının kendi sorumluluğuyla ilgili meydana gelen gecikmelerin davalıya yükletilemeyeceğini, davalı tarafından —— aksamadan gerçekleşmesi için gerekli tüm belgelerin taşıyıcıya verildiğini, yine —-taşıyıcının söz konusu gecikmelerin kendi kusurundan kaynaklanmadığını ispat etmesi gerektiğini, aynı zamanda davacının davalıdan derhal talimat istemediğini, teslimattan sonra davalıya mail göndererek demuraj bedeli talep ettiğini, davacının konvansiyonun —— kişiye davalı hesabına boşaltarak sorumluluktan kurtulması mümkünken bir beklemeden dolayı müvekkilden talimat almaksızın hareket etmekle ve demuraj bedeli istemesinin hiçbir yasal dayanağının bulunmadığını, davacı dava dilekçesinde alıcı firmaların gümrükleme işlemlerini geç yaptığını veya boşaltma sürelerinin uzun sürdüğünü veya malın geç teslim alınmasından kaynaklandığını iddia etmekte ancak davacı tarafın öncelikle bu iddiaları yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiğini, davaya konu edilen beklemeler davacı şirketin gümrük işlemleri bitmesine tağmen malı araç tedariki yapamaması sebebiyle teslim etmemesinden kaynaklı gecikmeler olduğunu, bu hususta malm alıcısı firma ile taşıyıcı firma arasında yaşanan mail yazışmaları ve gümrük işlemleri mevcut olduğunu, bununla birlikte davacı şirketin kötü niyetli olarak taşıma işleminin gerçekleşmesinin üzerinden uzun bir süre geçtikten sonra bedellerine ilişkin fatura düzenlenmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, gönderilen faturalara süresi içinde itiraz edildiğini ve noter aracılığıyla iade edildiğini, davacının davalı firma personeli —-tarafından davacı personeli —– gönderilen maile değinilmiş ancak söz konusu personelin davalı şirketi borç altına sokmaya yetkili olmamakla birlikte taraflar arasında usulüne uygun ve yetkili kişilerce imzalanmış herhangi bir sözleşme bulunmadığını, bu nedenle davalı şirketin borçlu olduğunun kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, söz konusu maillerin malların tesliminden sonra davalı şirkete gönderildiğini, davacının her ne kadar edimlerini eksiksiz ifa ettiğini iddia etse de söz konusu beklemelerin davacının kendi kusurundan kaynaklandığını, davayı Kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının tüm talepleri yönünden zamanaşımı def’inde bulunduğunu, işbu haksız ve dayanaksız davanın reddine, haksız hukuka aykırı kötü niyetli olarak icra takibi yapan davacı aleyhine alacağın %20’sinden az olmaksızın kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,—— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki uyuşmazlığın, İİK’nun 67 md kapsamında davacının giriştiği — bazında taşımadan kaynaklı bekleme ——bedeli ile Navlun bedelinden kaynaklı icra takibine davalının borcun bulunmadığına yönelik itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesine yönelik dava olduğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,—- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —tarihinde başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz davacısı, borçlusunun ise mahkememiz davalısı olduğu; takibin —-asıl alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından — tarihli borca yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, davanın ——- asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın mahkememizce re’sen seçilecek bir mali müşavir, bir taşıma uzmanı bilirkişi ve bir nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişilere dosyanın tevdi edilerek rapor alınmasına dair karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen — tarihli raporda özetle; tarafların Ticari kayıtlarının kendi lehlerine delil kuvvetine haiz olduğu, davacı — yasal kayıtlarında Davalı—-kayıtlarında davacı —- olduğu, davacının bekleme üçretine hak kazandığını, varsa tutarını heşaplama yönünden —- kapsamında taşıyan aracın yük altında kararlaştırılan serbest süre sonunda ne kadar kaldığını belirleyebilecek —-dosyada —— olmadığı, bu nedenle davacının —– dosvası ile başlatmış olduğu takibe konu olan faturaların dayanak belgelerinin eksikliği nedeniyle denetlenemeyeceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığına dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, rapor içeriği ve taraf vekillerinin beyanları dikkate alınarak dosyanın ek rapor düzenlenmek üzere bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen — tarihli ek raporda özetle; davacının bekleme ücretine hak kazandığı —– gelecek şekilde —— başlatmış olduğu takipteki asıl alacak tutarlarının dayanakları olan bekleme ücretine davacının hak kazanmış olduğunun tespitiyle, davacının başlatılan takibe vaki itirazın iptalini talep edebileceği, sonuç ve görüşlerine ulaşıldığına dair ek rapor düzenlendiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket tarafından davalı şirkete farklı zamanlarda davalı şirkete tarafından satışı yapılan ürünlerin, biri —, diğer ikisi ——hizmeti verildiği, taşınan emtianın alıcılarına, teslim alındığı şekliyle, hasarsız ve noksansız teslim edildiği, bu taşıma hizmetinin verilmesi karşılığında davacının hak etiği navlun ücretinin davalı tarafınca ödendiği, taşımadan dolayı herhangi bir bakiye borç alacağın olmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının taşıma işi sırasında oluştuğunu iddia ettiği geç tahliyeden kaynaklanan bekleme ücretlerini davalıdan talep edip edemeyeceği noktasında olduğu, bekleme ücretinin—- oluştuğu ortaya çıktığından; alıcının veya gönderenin bu taşımadan doğan alacaklarının tayininde—- gözetilmesi gerekeceği, dosyaya sunulan mail yazışmalarından taşıyicı — vardığını, —- teslim şekli olan ——– şekillerine göre, yükü teslim için gerekli olan ve alıcının sorumluluğunda olan varış yerindeki—- tamamlanmadığını, bu durumun da malı teslime engel teşkil ettiğini alıcıya ve göndericiye bildirdiği, bu durumda taşıyıcısının kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle malın geç tesliminden dolayı bekleme ücretine hak kazandığı değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş, alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminat talebinin de kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ ile,
-Davalının — sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile,—– asıl alacak üzerinden ve takip talebinde belirtilen faiz cins ve oranları ile takibin aynen DEVAMINA,
-Hükmedilen asıl alacak olan —– olmak üzere toplam —– %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükteki harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 4.012,07-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 668,28-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.343,79-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 668,28-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvurma harcı, 140,50-TL tebligat ve posta gideri, 3.300,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.476,4‬0-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.397,32-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde — Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/09/2022