Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1259 E. 2020/96 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1259 Esas
KARAR NO : 2020/96

DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafından Kadıköy —- Noterliği’nin — yevmiye nolu ihtarnamesi (istifaname) ile kooperatif üyeliğinden istifa edilmiş olup ilgili istifa beyanı kooperatife —- tarihinde tebliğ edilmiştir İş bu davacının istifa beyanı üzerine davalı kooperatif tarafından—– sayılı karar ile davacının istifası kabul edilmiş ve gerekli icrai faaliyetlerin yapılmasına karar verilmiş sonrasında; davalı yanca —– sayılı kararı ile “… Mahsup edilerek kalan meblağı olan —– bilançoya konmasına…” dair karar alındığı, davacının alacak miktarı davalı yanca alman karar ile ihtilaf konusu olmaksızın belirlenmiş olduğundan davacı tarafından İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün — dosyasından davalı aleyhine 10.12.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı yan tarafından ilgili ilamsız icra takibine —-tarihinde “…— yılma ait işlemlerin görüşüp değerlendirildiği genel kurul toplantısı —- yapılmış ve bilançonun incelenmesinin ertelenmesine hesap tetkik komisyonunun kurulmasına karar verildiği, Bu durumda icra takibi koşullan gerçekleşmeden usulüne aykırı yapılmıştır…” gerekçesi ile itiraz edilmiş ve itiraz üzerine ilgili takibin durduğu, iyinetle davalı yandan belirtilen doğrultuda ödemeye yönelik alınmasını bekleyen davacı 1 yıllık itirazın iptali dava açma süresini de sürekli davalı yanca sözlü olarak yapılan ödeme vaatleri karşısında kaybetmiş olup, iş bu suretle ikinci kez ilamsız icra takibi yapma hakkının da bulunmadığı mevcut içtihatlar ile açık olduğundan ilgili alacak hakkının zamanaşımı süresinde genel alacak davasına konu edildiği, davalı yanca alınan kararlar ve genel kurul toplantılarında davacının ayrılma sebebi ile muaccel olan alacak hakkının 94.227,65 TL olduğu açıkca defaten ikrar edilmiş olup, alacak miktarı davalıyanın açık kabulü doğrultusunda husumet konusu olmadığı, açıklanan nedenlerle tahsilin sağlanması bakımından davalının banka hesap kayıtlarına ve bulunması halinde ——- nezdinde adına kayıtlı gayrimenkullere teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, davanın kabulü ile fazlaya dair tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 94.227,65 TL alacağın, alacağın muaccel olduğu 03.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı—– mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacının davalı kooperatif ortaklığından ayrılması nedeniyle kooperatiften 94.227,65 TL alacaklı olduğunu ve bu nedenle davayı kabul etmediği, davalı, davaya sebebiyet vermediğinden yargılama harç eve giderleri ile avukatlık giderlerinin davalıdan alınmamasına ve davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, davacının söz konusu alacağı koopetarifte oluşan yönetim değişikliği ve önceki yönetim kurulunun ibrasının sağlanamaması gibi nedenlerle ancak——- gündeminin sekizinci maddesinde ele alınarak — Sayılı Kooperatifler yasasının 17/2 maddesi uyarınca ödenmesinin 3 yıl ertelenmesine oy birliğiyle karar verildiği, davacı bu karara rağmen İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün— esas nolu takip dosyası üzerinden icra takibine geçerek alacağının kooperatiften tahsilini istediği, süresinde yapılan itirazla alacağın erteleme süresi içerisinde istenemeyeceği belirtilmekle takip durduğu, her ne kadar davacı dava dilekçesinde 03/12/2013 tarihinden itibaren alacağa faiz işletilmesi talebinde bulunmuş ise de, alacağın istenebilir olması ve istenebilir hale geldikten sonra istenmesi gerektiğinden ve genel kurul kararlarının hiçbirisinin iptalisağlanmamış olduğundan ancak dava tarihinden itibaren faiz isteminde bulunabileceği, davacının aralarında bulunduğu eski yönetim kurulu üyeleri aleyhine kooperatif tarafından açılan tazminat davasının bulunduğu ve bu davanın İstanbul Anadolu —-Asliye Ticaret Mahkemesinin —- esasında kayıtlı olup halen verilen red kararının istinaf aşamasında bulunduğu, davacının da aralarında bulunduğu bir kısım eski yönetim kurulu üyeleri haklarında görevi kötüye kullanmak zimmet suçları nedeniyle Anadolu —-.Ağır Ceza MAhkemesi— esas sayılı dava dosyasının yargılamasının devam ettiği, açıklanan nedenlerle — alacak davasını aynen kabul ettiğini, davaya sebebiyet vermediğinden yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinden sorumlu tutulmamasına ve dava tarihinden itibaren yasal faize karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacının davalı kooperatiften ayrılması nedeniyle kooperatif genel kurul kararı gereğince ödenmesi gereken alacağının ödenmesine ilişkin alacak davasıdır.
İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün — sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının—– olduğu; 24/12/2013 tarihinde takip borçlusu —-tarafından icra takibinin durdurulmasına ilişkin dilekçe sunulduğu, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davalı … —-üyesinin imzasını içerir — tarihli cevap dilekçesinde, davaya konu alacağı —olarak kabul ettikleri, ancak faiz başlangıcının — tarihinden itibaren başlatılmasına itiraz ettikleri ayrıca davaya sebebiyet vermediklerinden yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalarını talep ettikleri anlaşılmakla davayı kabul yetkileri olduğu ve davalının davacının talep sonucunu kısmen kabul ettiği değerlendirilerek asıl alacak miktarı yönünden HMK 308. vd maddeleri gereğince davanın kabulüne karar verilmiş, faiz başlangıcı noktasında ise davacının —- genel kurul toplantısından 1 ay sonrası olan 03/12/2013 tarihinde alacağın muaccel olduğundan bu tarihten faiz talep ettiği, ancak davalı kooperatifte üye olan davacının davaya konu ettiği alacak yönünden takipten sonra itirazın iptali davası açmadığı gibi davalı kooperatife karşı alacağını almaya ve kanuna aykırı olduğunu iddia ettiği —– tarihli genel kurul kararının iptaline yönelik hukuki süreç başlatmadığı anlaşılmakla davalının dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti hesabında davalının cevap dilekçesi ile dilekçeler teatisi aşamasında kabul beyanını ortaya koyduğu gözönüne alınarak hesaplama yapılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE;
—– asıl alacağın dava tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasasının 22.maddesi uyarınca alınması gerekli harcın 3/1 i olan 2.145,57 TL nin harcın başlangıçta yatırılan 1.609,18 TL nin mahsubu ile 536,39 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.609,18 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 70-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 105,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —– nin 6(1) mad. Uyarınca—vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı ——-yardımcısının yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.