Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1215 E. 2020/283 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1215 Esas
KARAR NO: 2020/283
DAVA :İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/10/2018
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu olup, davacıya ——— tarihinde nominal değer üstünde olacak şekilde devri yapılan hisselerden ve bu hisselerin devir sürecinden bahsetmek gerektiği, ————- olarak anılacaktır ——- tarihinde yapılan olağanüstü —- ünvanı ———- olarak değiştirilmiştir) müvekkil bankanın %22,9 oranında payı bulunduğu, yine ——%44,4 oranında payı bulunan————- paylarının da müvekkil banka %99’una sahip olduğu, açıklanan pay sahiplik oranlarına istinaden müvekkil banka, doğjr ve dolaylı olarak ——hisselerinin yaklaşık olarak %70’ini el bulundurduğu, davacı banka yönetim kurulunun ——- sayılı kararıyla; bankanın iştiraklerinden —— banka dışındaki ortakları üzerinde bulunan ——- nominal bedelli toplamda —— hissenin nominal bedelleri üzerinden satın alınmasına karar verildiği, bankanın ——- tarihli ve —– sayılı yönetim kurulu kararıyla; bankanın iştiraklerinden —– banka dışındaki ortakları üzerinde bulunan —- nominal bedelli toplamda —— adet hissenin, söz konusu ortakların satma talebinde bulunması durumunda bir hisse bedeli en fazla —— olmak üzere banka adına satın alınmasına karar verildiği, işbu karar ışığında banka tarafından alımlar kısmi olarak gerçekleştirildiği, işbu atımlardan bir kısmı da davacı borçluya ait hisseler hakkında gerçekleştirilmiş, davalının —- adet hissesi — birim bedel karşılığından toplamda——- tarihinde banka tarafından alındığı, her ne kadar ———tarihinde ——- başvurulmuş ise de satılan hisse bedellerinin ——kararı beklenmeksizin ödenmiş olduğu yine——tarafından tespit edilmiş, sonrasında ise —- tarihli yazı ile — söz konusu pay devrine onay vermediği, — tarafından; davacı bankanın ————- hisselerini satın alma sürecinde alınması gereken ——iznini beklemeksizin hisse alım bedellerini ödediği, —- tarafından işbu devirlere onay verilmediği,—— izni beklenmiş olsaydı işbu devirlerin gerçekleşmeyeceği, ——– tarafından banka nezdinde yürütülen denetimler sonucunda bankanın 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 70. maddesi gereğince gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmiş olmasına, bu tedbirler kapsamında pay alımı değil pay satımı yapılmasının gerektiği, dolayısı ile banka yöneticilerinin söz konusu işlemlerinin ticari hayatın basiret ve dürüstlük kuralın aykın olduğu sonucuna ulaşıldığını, —— işbu tespiti dolayısı ile davalı borçlunun —— adet hissesine karşılık olarak ödenen —- bedel yerine —– nominal bedel üzerinden toplamda’ (———- bedel ödenmesi gerektiğinden, davacı bankanın ——zarara uğratıldığı, bu durumun 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 21 ve 110. maddelerinde düzenlenen örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık teşkil ettiği sonucuna varıldığını, ——- denetleme raporundaki tespitler sonrasında, ————— sayılı kararı ile aralarında davalının da bulunduğu, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 21. maddesine aykırı olarak kendilerine kazanç aktarımı yapılan —— gerçek ve tüzel kişi ortak nezdinde aktarılan tutarın tahsiline yönelik işlemlerin yapılmasına karar verildiği, davalı borçlu, —– kararına aykırı, piyasa değerindeki emsallerinin üzerinde olarak hisse satımı ile banka aleyhine karını arttırmış, bankanın ise karının azaltılmasına sebebiyet verdiği, Sermaye Piyasası Kanunu’nun 21. maddesi 4. fıkrasındaki düzenleme dolayısı ile örtülü kazanç aktarımı yapılan tarafların aktarılan tutarı kanuni faizi ile birlikte iadesi zorunlu olduğundan, örtülü kazanç bedeli olan —– bedelin iadesi için davalıya karşı icra takibi başlatılması zorunlu olduğu, tüm yasal mevzuata ve ayrıca ——- denetleme raporuna uygun olarak davalıdan işbu bedelin iadesine dair olarak icra takibi başlatılmış ise de davacı tarafından takibe haksız olarprç itiraz edilmiş, haksız elde edilen gelirin iadesinden imtina edildiği, açıklanan tüm nedenlerle davalı borçludan örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırı olarak davacı banka aleyhine elde ettiği gelirin iadesinin sağlanabilmesi için ——İcra Müdürlüğü’nün ———- esas sayılı dosyasına borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmesini, kötü niyetli itiraz sebebiyle %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve karşı vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;—— Asliye Ticaret Mahkmesinin ——- sayılı karar ile görülmekte olan alacağın konusu, miktarı aynı olan bir dava daha önceden açılmıştır, davanın derdest olduğu, böylece mükerrer yargılama yapıldığını, davaya konu ——İcra Müdürlüğünün——- nolu takipten, dava dilekçesinden açıkça anlaşılacağı üzere; alacağın konusu, nedeni, olayı ve miktarı aynı olan bir davayı daha önce ——–Asliye Ticaret Mahkemesinde ——-Sayı ile açıldığı, bu davada sadece davacı taraf olarak Müflis —— İflas İdaresi gösterildiği, ——– Asliye Ticaret Mahkemesinde——- Sayılı davada davacı taraf Sermaye Piyasası Kurulu olduğu, her iki davanın davacıları kamu kurumları olduğu, her iki davada da davacı taraflar farklı olsa da; alacağın konusu, nedeni, olayı ve miktarı aynı olan iki dava söz konusu olduğu, bu durum Mahkemeniz ve davacı tarafların malumu olup, ispatı gerekmeyecek kadar orta olduğu, böyle olunca ve davaların iki ayrı dava olarak yürütülmesi halinde; iki ayrı mahkemece yargılama yapılacak iki ayrı alacak/borç konusunda iki ayrı hüküm kurulacak ve açıkça her işlem mükerrer olacağı, bu durum usul ekonomisine aykırı olduğunu, bu nedenlerle hem Mahkemeniz hem de davacı kurumlar mükerrerliğe neden olan yargılama konusunda bir karar vermesi gerektirdiği ve dilekçede bildirilen tüm nedenlerle haksız, hukuksuz, kanunsuz olarak; kanuni faizi ile birlikte talep edilen (örtülü kazanç aktarımı) iade tutarının tamamının reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, müflis bankanın önceki yönetiminin iyi niyet kurallarına aykırı hareket ederek davalıya örtülü kazanç sağladığı iddiası ile davalının tahsil ettiği takibe ve davaya konu alacağın iadesi konusunda davacı tarafın davalı hakkında yaptığı icra takibinde davalının borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
——– ATM nin ——-esas sayılı dosyasında, Sermaye Piyasası Kurulu——— tarihinde aralarında davalınında bulunduğu yirmi yedi gerçek ve tüzel kişi hakkında davalılardan müflis banka tarafından satın alınan paylar için fazla ödeme yapıldığı ve bu nedenle müflis şirketin mal varlığının azaltılarak davalılara örtülü kazanç aktarımı yapıldığı iddiası ile en az —— örtülü kazanç aktarımından şimdilik —— müflis bankaya iadesi istemli olarak dava açmış olup, dosya ön inceleme aşamasındadır.
——- ATM nin ——— esas sayılı dosyasında, mahkememiz dosyasındaki davalının davalılar arasında yer aldığı, her iki dava konusunun sebebinin ve sonuç taleplerinin aynı olup, mahkememiz dosyasının davacısının müflis banka iflas idaresi ———— ATM deki dosyanın davacının ise ——– olduğu, mahkememiz dosyasındaki müflis bankanın iflas idaresi vekilinin benzer nitelikteki mahkememizin ——- esas sayılı dava dosyalarında da benzer beyanlarda bulunulduğu, ayrıca mahkememiz dosyasında derdestliğin söz konusu olup olmadığının her iki dosyanın birlikte ele alınarak değerlendirilmesi, dava sebebi, konusu ve sonuç talep ile davalı taraf aynı olmasına rağmen davacıların farklı oluşu, tüm tarafların iddia ve savunmalarının birlikte değerlendirilmesi gerektiği, HMK’nun 166(4) maddesinde belirtilen şekilde davaların aynı nedenlerden doğduğu ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini de etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle davalar arasında fili ve hukuki bağlantı bulunduğu, davaların birlikte görülmesinde gerek usul ekonomisi gerekse delillerin birlikte değerlendirilmesi ve birbiri ile çelişmeyen hükümlere ulaşılması yanında yargılamanın hızı ve bütünlüğü açısından yarar ve zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla bu dava dosyasının —— Asliye Ticaret Mahkemesinin —- esas sayılı dosyası ile HMK’nun 166. maddesi uyarınca birleştirilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Bu dava dosyasının ——- Asliye Ticaret Mahkemesini———– esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Bu dosya esasının birleştirme nedeniyle kapatılmasına,
3-Yargılamaya ——- Asliye Ticaret Mahkemesini ——– esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..16/06/2020