Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1207 E. 2020/102 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1207 Esas
KARAR NO : 2020/102

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2018
KARAR TARİHİ : 06/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirketten mal satın aldığını, müvekkili şirketin davalı şirkete satmış olduğu mala ilişkin olarak ——— numaralı fatura ile 10/09/2018 düzenleme tarihli ——— numaralı vade farklı faturası düzenlendiğini ve davalı tarafa teslim ettiğini, davalı şirketin bahsi geçen faturalara ilişkin borcun tamamını ödemediğini, davacı şirket bakiye cari hesap alacağının tahsili için İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davalı şirketin icra takibine itiraz ettiğini ve davalının itirazı sonucunda takip durduğunu, davalı tarafın icra takibine itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, haksız itirazın reddine, takibin devamına, davalı tarafa alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında ———-ticari ilişki çerçevesinde müvekkili şirket tüm borcuna ifa etmiş olduğunu, müvekkili ticari ilişki sebebiyle üzerine düşen tüm yükümlülüğü yerine getirdiğini, huzurdaki davanın reddinin gerektiğini, alacak likit ve muayyen olmadığını, davacının inkar tazminatı talebinin reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı faturadan kaynaklı cari hesap alacağı için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, İcra dosyası ve davaya konu fatura suretleri dosya içine alınmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu ———- İcra Müdürlüğü’nün ————- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 18/09/2018 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ————- olduğu; takibin bir kısım fatura alacağı açıklamasıyla—— asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 19/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından 26/09/2018 tarihli dilekçe, borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu; davanın 19/10/2018 tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, taraflarca inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte taraf defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Mali Müşavir —- tarafından 24/07/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle, “taraflara ait 2018 yılı ticari defterlerinin T.T.K m.64,66 ve V.U.K. m.220-226’ya göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından —- hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, ticari defter ve kayıtların birbirini doğrulan nitelikte olduğu, davaya konu faturaların her iki şirket tarafından da —- ile Gelir İdaresi Başkanlığı’na beyan edildiği, davacının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle 66.847,50-TL alacağın raporlandığı, davalının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davacıya 66.847,50-TL borcunun bulunduğu,”yönünde tespit yapılmıştır.
Davalı vekili tarafından raporu karşı sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde ödeme yapıldığı yönünde savunma yapılmış olup ek rapor alınması talep edilmiş, davalı vekiline davaya konu faturalara ilişkin ödeme dekontlarını sunması için kesin süre verilmiş, kesin süre içinde davalı tarafından ödeme dekontları sunulmamıştır.
Davalı vekili tarafından her ne kadar cevap dilekçesinde yemin deliline dayanılmış ise de davaya konu alacağın kendi ticari defterleri ile vergi dairesi kayıtlarında yer aldığı ve davanın niteliği göz önünde bulundurulduğunda yemin ile aksinin iddia edilerek ispat edilemeyeceği, aksi durumun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na ve yeminin amacına aykırılık oluşturacağı anlaşıldığından yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriği ve yukarıda açıklanan gerekçeler ile tarafların karşılıklı defterleri ile vergi dairesine yapılan bildirimlerin incelenmesi sonucunda tarafların usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde davacının takip tarihi itibariyle kaydi olarak 66.847,50-TL alacağı bulunduğu davalının ise davacıya kendi defterlerine göre 66.847,50-TL borcunun bulunduğu ve ödeme iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmış olup, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız olduğu ve davacının talebinde haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün —esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 66.847,50 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek %19,5 ve değişen oranlarda avans faizi üzerinden devamına, davaya konu alacağın faturadan kaynaklı olması sebebiyle likit bir alacak söz konusu olduğundan hükmedilen asıl alacak tutarının %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
-Davalının İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün — esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 66.847,50 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek %19,5 ve değişen oranlarda avans faizi üzerinden devamına,
-Hükmedilen asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 4.566,35-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 807,35-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.759,00-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 807,35-TL peşin harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 79,35-TL tebligat ve müzekkere gideri, 650,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam— yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —.—-esaslara göre belirlenen 9.490,18-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.