Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1136 E. 2021/473 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1136 Esas
KARAR NO : 2021/473

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirkete cari hesaba dayalı ticari ilişki sonucu olarak 33.323,82 TL borçlandığını, davalı şirketin müvekkili şirkete yukarıda anılan cari hesap alacağı ile borçlu olduğunu, ayrıca davalı şirketin müvekkili şirkete davalı şirketin —-, müvekkili şirketçe yapılan — sözleşmesi ile ilgili hak edişlerinden de borçlu olduğunu, bu borcun ayrı bir dava konusu olacağını, davalı şirketin müvekkili şirkete olan borçlarını ödeyeceğine dair çok sayıda ödeme vaadinde bulunduğunu ancak borçlarını ödemediğini, davalı şirket aleyhine müvekkilince sadece cari hesap alacaklarına ilişkin ve tarafların ticari defterleriyle uyumlu olan ve tarafların muhasebecilerinin görüşmeleri ile mutabık oldukları 33.323,82 TL cari hesap alacağı— sayı ile icra takibi başlatıldığını, davalının hiçbir sebep göstermeden yaptığı itiraz sonucu takibin durduğunu, itirazın kaldırılması takibin devamı ve borçlu davalının % 20 inkar tazminatına mahkum edilmesi için iş bu davanın açıldığını belirterek davalarının kabulüne, itirazın kaldırılması, takibin devamı ve borçlu davalının % 20 inkar tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı şirkete usulune uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, –esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, —esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde;– diğer asıl alacak ve asıl alacağa işlemiş faiz adı altında genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 07/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 10/08/2018 tarihinde müdürlüğün dosyasındaki asıl alacağa, faizine ve oranına tüm ferileri ile birlikte dosya borcunun tamamına itiraz edildiği, dilekçenin davacı tarafa tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı dolayısıyla 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın 07/10/2018 tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde, 33.323,82-TL asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş, gerekli ihtarlar yapılmış, davacı şirket defterlerinin bilirkişiye sunduğu, davalının bilirkişiye ticari defterlerini sunmadığından dolayı inceleme yapılamadığı ve davacının defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi —- 23/08/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; davacı tarafın incelenen 2016 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, yevmiye ve kebir defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, bu iki defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, — yazdırılmamış (boş) olduğu, —yazdınlmadığı için diğer defter kayıtları ile birbirini doğrulayıp doğrulamadığının tespit edilemediği, davacı tarafın incelenen 2017, 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan davacı——- mal ve hizmetlerin davalı tarafa teslim edildiğine dair dava dosyasında bir belge bulunmadığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan——-adına düzenlenmiş 2016 yılına ait 2 adet faturanın davalı tarafa teslim edildiğine dair dava dosyasında bir belge bulunmadığı, davalı—–takibine konu alacağın dayanağı olan davacı ——- düzenlenmiş 2016 yılına ait 2 adet faturanın davacı tarafın 2016 yılına ait ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediği için davalı tarafın ticari defterleri incelenemediğinden, dayanak faturaların davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediği, davalı tarafın ticari defterleri hakkında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 83. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 219 ve 220. maddelerinin tatbik edilip edilmeyeceği ile ilgili hukuki değerlendirmenin Mahkemenizin takdirinde olduğu, davacı tarafın 33.323,82 TL asıl alacak ve 2.358,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.682,05 TL takip tutan üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın kaldırılmasına karar verilmesini istediği, dava değerini—– alacaklı olduğu, mahkemenizce davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna karar verilir ise; icra takibinden önce davacı tarafından davalı taraf temerrüde düşürülmediğinden takip tarihi öncesi için işlemiş faiz hesaplanamadığı, mahkemenizce davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna karar verilir ise; davacı taraf icra takibinde takip tarihinden itibaren yıllık % 9 yasal faiz uygulanmasını talep ettiğinden, taleple bağlılık ilkesi gereği davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık % 9 ve 3095 sayılı yasanın temerrüt faizi başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen değişen faiz oranlan üzerinden yasal temerrüt faizi uygulanabileceğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı itirazlarını içeren dilekçe gönderilmiş olduğu, dosyanın bilirkişi —– yönünden aynı bilirkişi ek rapor düzenlenmek için gönderildiği, bilirkişi tarafından 10/06/2020 tarihli ek raporda; icra takibine konu alacağın dayanağı olan belgelerin davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş —— icra takibine konu alacağın dayanağı olan 2 adet faturanın davalı tarafından ilgili ayda bağlı olduğu ——- bildirildiği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan 2 adet faturada yazılı olan mal ve hizmetlerin davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, ancak icra takibine konu alacağın dayanağı olan 2 adet faturanın davalı tarafından ilgili —— formu ile bildirildiği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan 2 adet faturanın davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, icra takibine konu alacağın dayanağı olan —– bildirildiği, bu durumun dayanak faturaların davalı tarafından teslim alındığını gösterdiği, icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturalara davalı tarafından itiraz edildiğine dair belge bulunmadığına yönelik rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan tüm deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında mal alım satımına ilişkin ticari ilişki olduğu, davacının davalı şirkete sattığı ürünlerin bedelini alamaması üzerine davalı şirket hakkında icra takibi başlattığı, davalı şirketin takibe itiraz etmesi üzerine mahkememizde iş bu itirazın iptali davasını açtığı, yapılan yargılamada taraflar tacir olup ticari defterlerine dayanıldığından mahkememizce ön incelemenin yapıldığı celsede ticari defterlerin incelenmesine ilişkin ara karar kurulduğu, ara kararın davalı şirkete tebliğ edildiği ancak davalı tarafın defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı şirketin defterleri üzerinde yapılan incelemede davacı tarafın davalı —— düzenlendiği, bu faturaların defterlerinde kayıt altına alındığı, davalı—— bildirildiği, dava konusu dayanak faturaların davacının usulüne uygun tutulan ve kesin delil sıfatına haiz ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yargılama süresince davalı tarafından ödeme emrine itiraz dilekçesindeki borcun bulunmadığına ilişkin soyut itiraz dışında yargılamaya katılınmadığı, gerekli ihtaratları içerir tebligata rağmen inceleme gün ve saatin de ticari defterlerin hazır edilmediği, ——– kararında da vurguladığı üzere ticari davalarda ticari defterlerin karşılıklı olarak incelenmesi gerekmekle davalı tarafın gerekli ihtarlara rağmen ticari defterlerini ibraz etmeyerek kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu ve engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılacağı nitekim aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonucun ortaya çıkacağı ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen——–aykırı bir yorum olacağı da göz önünde bulundurulması gerektiği, bu anlamda davacının davasını ispatladığı değerlendirilerek davanın kabulü—- dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 33.323,82-TL asıl alacak ve bu alacağa işleyecek faiz, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibin aynen devamına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
——- Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 33.323,82-TL asıl alacak ve bu alacağa işleyecek faiz, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 2.276,35-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 390,68-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.885,67-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 390,68-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 118,10-TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 854-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen 4.998,57-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.