Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1105 E. 2019/909 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1266 Esas
KARAR NO : 2019/916

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 18/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin sipariş formlarını, faturalarını, sevk irsaliyeleri ile alacağın muacceliyetine ilişkin karşılıklı e-postaları yok sayıp kötü niyetle borca itiraz ederek, İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğü 2018/29032 sayılı Esas sayılı ilamsız takip dosyasının celbi ile ilamsız takibin durdurulmasını temin ettiğini, İcra İflas Kanununun 257. maddesi bağlamında, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş likit bir para borcu olduğu sabit olan alacağa ilişkin icra takibine açıkça kötü niyetle itiraz eden —- kurulumundaki davalı yanın, muhtemel hileli yöntemlerle alacağı sonuçsuz bırakabileceği de gözetilerek, borçlunun, davacı yanın ayrı bir dilekçeyle bildirecekleri kara ve deniz taşıtları, diğer mal, alacak vs. hakları ile banka hesapları üzerine asıl alacak ve fer’ileri ile %20 icra inkar tazminatından ibaret alacaklarını karşılayacak miktarla sınırlı olarak ve tebligat hususu bilahare ikmal edilmek üzere, teminat aranmaksızın ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konmasına, itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’si oranında belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, dava konusu itirazın Türk Medeni K.’nun 2. ve HMK’nun 29. maddelerine aykırılığı saptanarak, yine HMK’nun 329. maddesi uyarınca davacı ile vekil arasında akdedilen vekalet sözleşmesine göre tutarı, nihai tahsilatın (%20’si) olarak kararlaştırılmış bulunan vekâlet ücretinin de davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 04.12.2018 tarihli ıslah dilekçesine göre, dava dilekçesinin 1/b paragrafının sonuç ve istem bölümünün metnini, icra dosyasındaki takip talebi ve ödeme emri ile uyumlu olarak fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa değişen oranlarda yıllık ticari temerrüt faizi (TTK.m.1530/7), diğer alacak kalemlerine yıllık yasal faiz işletilmesine, HMK’nun 176 vd. maddeleri çerçevesinde ıslah edilerek anılan paragrafın kısmen ıslahı suretiyle değiştirilip/düzeltilen metni ile, itirazın iptaline ve takibin devamına, fiili ödeme tarihine kadar değişen oranlarda olmak üzere asıl alacağa, yıllık ticari temerrüt faizi (TTK.m.1530/7), diğer alacak kalemlerine yıllık yasal faiz işletilmesine ve asıl alacak faturalı/likit alacak mahiyetinde olduğundan asıl alacağın %20’si oranında belirlenecek icra inkar tazminatıyla birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişttir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu ve davacının bu ticari ilişkiden kaynaklı alacağının bulunduğunu iddia ettiği ancak davalı şirket ile davacı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki veya herhangi bir borcu bulunmadığını, ispat külfetinin davacının üzerinde olduğunu, davacının davalıya mal satıp teslim ettiğini fakat karşılığında bedelinin alınmadığını iddia ettiğini, iddia edilen borcun varlığını davacı tarafın yazılı delil ile ispatlamak zorunda olduğunu, davacının ihtiyati haciz talebinin mesnetsiz olduğunu, ihtiyati haczin, bir alacağın güvence altına alınması için öngörülen geçici hukuki himaye yolu olduğunu, söz konusu davada alacağın oluştuğundan söz edilemeyeceğini bu sebeple ihtiyati haciz talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, usulsüz tebligat sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın usulden reddi talebinin kabul edilmemesi halinde, her halde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak ikame edilen davanın esastan reddine, davalı tarafın %20‘den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün 2018/29032 esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün 2018/29032 esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine kaynaklı icra takibine giriştiği, davalı borçlunun borcunun bulunmadığından dolayı itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Bilirkişi rapor içeriğine göre, “taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, 19.10.2018 tarihinde borçlu aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün 2018/29032 E. sayılı dosyası ile, 14.950,60 TL tutarlı asıl alacağa, 1.559,88 TL işlemiş faiz ile toplam 16.510,48 TL alacak için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, davacı tarafından incelemeye sunulan 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerin 6102 sayılı yeni TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı tarafa ait defter ve belgeler sunulmadığından davalı açısından tespit yapılamadığı, davacı yan ile davalı yan arasında e-mail yoluyla fiyat teklifi talebi, sipariş onayı, fatura adres bilgileri verildiği ve davacı tarafından ödeme talebinde bulunulduğu, 5. İrsaliyeler üzerindeki malları teslim alan kısımlarının —–tarafından imzalı olduğu ve faturalara davalı yan tarafından 8 gün içerisinde itiraz edilmediği görüldüğünden faturalara konu malların davacı yan tarafından davalı yana teslim edildiği, faturaların usulüne uygun düzenlendiği, davacı yanın takibin başlatıldığı 19.10.2018 takip tarihi itibariyle —-den 14.950,60 TL cari hesap alacaklı olduğu, davacı tarafından davalıya düzenlenen faturaların 60 gün vadeli olduğu, vade tarihlerinde ödeme yapılmadığı ve davalının vade tarihleri itibariyle temerrüte düştüğü, faturalara ait toplam 14.950,60 TL asıl alacak tutarına temerrüt tarihi ile takip tarihi aralığında uygulanan %10,75 faiz tutarının 1.295,54 TL olabileceği, toplam faiz dahil alacağın 16.246,14 TL tutar olabileceği, tarafların, inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içerisinde kaldığı” yönünde görüş bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında her ne kadar davalı yanın ticari ilişki bulunmadığı yönünde iddiası var ise de gerek sunulan mail yazışmaları gerekse usulüne uygun düzenlenen ve tebliğ edilen sevk irsaliyesi ve faturalar ile dosyaya sunulan davacı yanın BS formları göz önüne alındığında ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişkiden kaynaklı 27/10/2017 tarihli 6.470,75 TL ile 01/11/2017 tarihli 8.209,85 TL bedelli iki adet faturanın ve içeriğinin davalıya teslim edildiği, sevk irsaliyesinde davalının kaşesinin bulunduğu teslim alanın ise —— olarak isim ve imzasının bulunduğu, davacı yanın TTK ilgili hükümlerine göre usulüne uygun tuttuğu ticari defterlerinde davalıdan takip tarihi itibariyle 14.950,60 TL alacaklı olduğunun belirlendiği, davalı yanın usulüne uygun davetiyeye rağmen ticari defter ve belgelerini incelemeye sunmadığı, davalının ilgili faturaları kabul etmeyerek itiraz ettiği yada fatura içeriği malları davacıya iade ettiğine dair herhangi bir delil, belge sunmadığı, davacının dosyaya sunduğu BS bildirim formlarından da davalıyla ticari ilişkinin ispat edildiği ve BS formlarına göre her iki faturayı Gelir İdaresi Başkanlığına bildirmiş olduğu anlaşıldığından davacının davalıdan her iki fatura bedeli toplamı olan 14.950,60 TL alacağının bulunduğu; davacının bu miktar için davalı hakkında icra takibi yapmakta ve iş bu davayı açmakta haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın subut bulduğundan kısmen kabulü ile; İAA —- İcra Müdürlüğünün 2018/29032 sayılı takip dosyasında; davalının 14.950,60 TL asıl alacak üzerinden itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 14.950,60 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, alacağın likit olduğu gözönüne alındığında kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 İcra inkar tazminatı tutarı 2.990,12 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile, İAA —-. İcra Müdürlüğünün 2018/29032 sayılı takip dosyasında;
1-Davalının 14.950,60 TL asıl alacak üzerinden itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
2-Asıl alacak 14.950,60 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
3-Alacağın likit olduğu gözönüne alındığında kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 İcra inkar tazminatı tutarı 2.990,12 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-Alınması gerekli karar harcı 1.021,28 TL’den peşin olarak yatırılan 281,96 TL’nin mahsubu ile 739,32 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 281,96 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk dava masrafı, 132,40 TL tebligat-müzekkere gideri, 650,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 823,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%91 kabul) 745,70 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 77,80 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığınan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —-uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.