Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1084 E. 2022/130 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1084 Esas
KARAR NO: 2022/130
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ: 22/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu aleyhine —- tarihinde ilamsız takip başlatılmış ancak borçlunun ——tarihinde dosyaya sunduğu itiraz dilekçesi ile ödeme emrine konu borca ve her türlü fer’ilerine itiraz ettiğini ,davalı tarafın takip dayanağı faturalara ilişkin iade faturaların taraflarınca kesildiğini, bahse konu faturaların fahiş ve gerçeğe aykırı olarak düzenlenmiş olan işçilik bedellerine dair olduğunu, fatura konusu makine tamirlerinin ise gerçekleştirilemediğini ve makinenin halen çalışmadığını iddia ederek takip konusu borcu kabul etmediğini, karşı tarafın takip dayanağı faturalarda gerçeğe aykırı ve fahiş biçimde işçilik bedeli yazıldığını iddia ettiğini, iddiaların haksız ve kötü niyetli bir iddia olduğunu, davacı tarafça yapılan servis işlemlerinin başlatılması için sabit bir tarifenin talep eden tarafça onay verilmesi gerektiğini, çalışma saati esasına göre yapılan hesaplamalarda gerçeğe aykırı ve fahiş ücret belirlenmesi mümkün olmadığını, çalışma saatlerine göre yapılan hesaplamaların çok altında ücretler belirlendiği, indirimler yapıldığı ve hatta davalı tarafın talebi dahilinde davacı şirket tarafından, ücretsiz servis hizmeti dahi sunulduğu görüldüğü ,söz konusu faturaların gerçeğe aykırı ve fahiş olarak nitelendirilmeye çalışılması mesnetsiz ve son derece kötü niyetli olduğu , bu sebeplerle davalı şirketin haklı ve hukuki gerekçe bulunmadan yaptığı itirazın tamamen kötü niyetli ve alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu açık olduğundan ve alacağımızı kanıtlayan fatura ve belgeler bulunduğundan; davalının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli itirazının iptali ile borçlu aleyhine alacağın % 20’ den az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
SAVUNMA : Davalı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle ; davacının– yıl boyunca tamir /bakım görevini yerine getiremediği/ ayıplı hizmeti sebebiyle davalının söz konusu makineyi — yıl süreyle kullanmadığı ,davalı açısından kar kaybına sebep olduğunu ,davacının tamir etmekle görevli olduğu makinenin —- yıl süreyle tamir edilmediği ve halen çalışmadığını ,çekişmenin davacı tarafın sunulan hizmet ve bedelle alakalı olduğu davacı yanca ikame edilen malzeme fiyatlarına itirazlarının olmadığını bu nedenlerle davanın reddini ve davacının kötü niyetli icra takibi için takip tutarının % 20 si kadar kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibariyle,—— Dosyası esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu—-esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —–olduğu, takibin — alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, davanın —-tarihinde —asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın, İİK 67. madde kapsamında davacının —- adet faturadan kaynaklı ve cari hesap ekstresinden bakiye alacağı için giriştiği icra takibine davalının ilgili faturaların iade edildiği ve tamiratın gerçeğe aykırı şekilde fahiş işçilik bedeli belirlendiğinden bahisle yaptığı itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesi istemine yönelik olduğu, tarafların arasındaki uyuşmazlığın buna yönelik olduğu anlaşıldı.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK. 83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Dosyanın makine mühendisi bilirkişiye, bir mali müşavir ve sözleşme denetleme uzmanı bilirkişilere tevdi edildiği görülmüştür.
Makine mühendisi ve sözleşme denetleme uzmanı tarafından düzenlenen raporda özetle; taraflar arasında eser sözleşmesi niteliğinde bir sözleşmenin bulunduğu, bu sözleşmede ücretin götürü ücret olarak kararlaştırıldığı, bu nedenle iş sahibi veya yüklenicinin ücretini indirilmesini veya artırılmasını talep edemeyeceği, mali incelemede davacı alacağın kendi defterlerinde — olarak tespit edilmiş olduğu, teknik incelemede davacı alacağının—- olarak hesaplanmış olduğu ,bu hesaplamanın uygun bulunduğuna yönelik rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli rapordan özetle; davacı tarafından ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun yaptırıldığı, davalı şirket tarafından ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun yaptırıldığı ,davacı şirketin davalıdan takip tarihi itibariyle kaydi olarak — alacağı göründüğü, dava dosyasına ibraz edilen teknik bilirkişi raporunda davacının davalı şirketten olan alacak tutarının —olarak hesaplandığı, davacı şirket vekilinin teknik bilirkişi tarafından tespit edilen bu bedelin kabullerinde olduğu yönünde beyanı bulunduğu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten —- talep edilebileceği, davacı şirketin takip öncesi işlemiş faiz yönünden talebinin olmadığına ,itirazın iptali ile ikame edilmiş davanın kabulü ve talebin haklılığına hükmedilmesi halinde davacı şirketin davalı şirketten takip sonrası talep edebileceği faiz miktarının tutarının infaz aşamasında icra dairesince hesap edilebileceğine yönelik rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, denetime elverişli bilirkişi raporları, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının davalıdan davaya konu takip dosyasında —adet fatura ve cari hesap alacağına dayandığı, davalının davacı tarafça ikame edilen malzeme fiyatlarına ilişkin itirazı olmadığı, sunulan hizmetin ayıplı olduğu ve hizmet bedelinin de fahiş olduğuna dair itirazlarının bulunduğu, yapılan mali incelemede taraf şirketlerin davaya konu edilen faturaları ticari defter ve dayanaklarına işlediği, davacı ticari defter ve dayanaklarına göre davacının davalıdan —alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davacıya — borçlu olduğunun tespit edildiği, taraflar arasındaki farkın sadece —- bedelli faturanın sehven ticari defter ve kayıtlarına–olarak işlenmiş olmasından kaynaklandığı, yine faturaların davalı şirket tarafından —- bildirildiği, böylece davacı yanca davaya konu hizmetlerin yerine getirildiğinin anlaşıldığı ancak davalı tarafça yapılan itirazlar yönünden alınan teknik bilirkişi raporuna göre davacı alacağının——olarak belirtildiği, yapılan tespitin davacı tarafça da kabul edildiği, böylece davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
-Davalının —-sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali takibin —– asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına,
-Fazlaya ilişkin isteminin reddine,
-İcra inkar ve kötü niyet tazminat koşulları oluşmadığından her iki talebin de ayrı ayrı reddine,
2- Karar harcı 626,65 TL den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 196,41 TL harcın mahsubu ile bakiye 430,24‬ TL nin davalı taraftan tahsili ile hazine irat kaydına ;
3-Davacı tarafça yatırılan 196,41 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı 195 TL tebligat ve müzekkere gideri , 2.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere 3.030,90 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 2.424,72-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine , kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.327,30-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde —- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/02/2022