Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/10 E. 2020/233 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/10 Esas
KARAR NO : 2020/233

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2018
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan olan cari hesap alacağı sebebiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesi’nin — esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itirazı sonucu takibin durduğunu, davalının borca itirazlarının gerçeği yansıtmadığını, davacı şirketin inşaat ve yapı malzemeleri ticareti yapmakta olduğunu, tarafların yapmış oldukları ticaret sonrasında 10.03.2017 tarihinde sonra eren — cari hesap bakiyesinin devrettiğini, bu hali ile davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine konu edilen borcun yasal ve geçerli bir borç olduğunu, davalının bu borcu davacıya ödemekle yükümlü olduğunu,” beyan edip davalarının kabulünü, davalının İstanbul Anadolu—. İcra Dairesi’nin — sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, alacak miktarının %20 aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsilin talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun dava ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davalı tarafın davaya cevap vermediği, İstanbul Anadolu —- İcra Dairesi’nin—- sayılı dosyasına —-tarihinde vermiş olduğu dilekçe ile herhangi bir borcunun bulunmadığından bahisle itiraz ettiği anlaşılmıştır. anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili istemine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,İcra dosyası celp edilip dosya içeresine alınarak incelenmiş, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 15/09/2017 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının … borçlusunun … olduğu; takibin bir kısım fatura alacağı açıklamasıyla 4.966,78-TL asıl alacak ve 246,77-TL işlemiş faiz toplamı 5.213,55-TL alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya 18/09/2017 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından süresinde 22/09/2017 tarihli dilekçe, borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçesi sunulduğu; itiraz dilekçesinin davacıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve bilge bulunmadığı dolayısıyla bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı ve davanın 03/01/2018 tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davacı tarafça inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte davalı taraf defterlerini ibraz etmemiş herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Davacı defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Mali Müşavir —– tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle,” Davacı şirket tarafından ibraz edilen ——- açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, davacı defterlerinin Kayıt nizamı bakımından —- hükümleri ile Muhasebe Sistem Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunduğu, davalı şirketin ticari defter ve belgelerini, inceleme günü olan 27.12.2019 tarihinde ibraz etmemesi üzerine gerekli inceleme vc değerlendirme yapılamadığı, davacı şirketin ticari defter ve dayanaklarına göre — davalıdan alacaklı olduğu kaydının olduğu, davalıya takip tarihinden önce temerrüte düşüren herhangi bir ihtar olmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı davacı Şirketin davalı Şirketten takip tarihinden sonra talep edebileceği faiz ve diğer icra masraf ödemelerinin miktarının kapak hesabı ile miktarının infaz anında icra müdürlüğünce hesap edileceği, ” yönünde tespit yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor içeriği ve yukarıda açıklanan gerekçeler ile taraflar arasında mal alım satımına ilişkin ticari ilişkinin bulunduğu ve davacının lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerinde de alacağın kayıtlı olduğu, davalı tarafın gerekli ihtarlara rağmen inceleme günü ve saatinde defterlerini sunmadığı, davaya cevap vermeyip, duruşmalara da katılmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tüm dosya kapsamında toplanan deliller itibari ile sabit olduğu, Yargıtay —. Hukuk Dairesinin — Karar sayılı kararında da belirttiği üzere ticari davalarda taraf defterlerinin karşılıklı incelenmesi gerektiği ve gerekli ihtarlara rağmen davalı tarafın ticari defterlerini sunmadığı taktirde kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu ve engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılacağı, aksi bir yorumun karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde davacı tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç doğuracağı ve bu durumun HMK’nın açık düzenlemelerine aykırı olacağı göz önüne bulundurularak, davalının ödeme emrine yönelik soyut itirazının yerinde olmadığı ve davacının davasında haklı olduğu ancak işlemiş faiz yönünden yerleşik içtihatlar göz önünde bulundurulduğunda yalnızca fatura düzenlenmesinin davalıyı temerrüde düşürmeyeceği ayrıca ihtar gerektiği göz önüne alındığında işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne, davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün— yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 4.966,78 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık %9.75 oranını geçmemek kaydı ile yıllık %9.75 ve değişen oranlarda işleyecek ticari faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz isteminin reddine, talep edilen asıl alacak faturadan kaynaklı likit bir alacak olduğundan hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
-Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün — yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 4.966,78 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık %9.75 oranını geçmemek kaydı ile yıllık %9.75 ve değişen oranlarda işleyecek ticari faiz üzerinden devamına,
-Fazlaya ilişkin işlemiş faiz isteminin Reddine
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 339,28-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 89,04-TL harcın mahsubu ile bakiye 250,24-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 89,04-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 164,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 905,60-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 864,72-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli — esaslara göre belirlenen— nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.