Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/977 E. 2021/946 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2017/977 Esas
KARAR NO: 2021/946
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı ile —- tarihinde sözleşme ve sipariş formu imzalandığını, davalıya reklam hizmeti verildiğini, davacı müvekkilinin şirketin taraflar arasında imzalan sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiğini, davalıya —- düzenlendiğini, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine davalı adına—- esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin davalının itirazı sonucu durduğunu, davalının itirazında haksız olduğunu, itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, hizmet ilişkisine dayalı faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporları alınmış, yargılama sırasında —— değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,—sayılı takip dosyasının incelenmesinde; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —-olduğu; takibin fatura alacağı açıklamasıyla — asıl alacak ve —– alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından süresinde —- tarihli dilekçe ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı dolasıyla bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı ve davanın —– tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve davacı tarafça delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Davalı şirketin adresinin— olması nedeniyle, —talimat yazılmış, talimat doğrultusunda davalı defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılarak, —- tarihli talimat raporu düzenlenmiştir.
Düzenlenen — tarihli talimat raporunda özetle,” Dava konusu işleme ilişkin tarafların bir sözleşme kurduklarının anlaşıldığı, ancak kurulan sözleşmeye ilişkin davacı tarafça yapılması gereken reklam-tanıtım ve yayın işlemlerinin ne zaman, nasıl bir içerikle veya kaç kez yapıldığı/yapılması gerektiği hususunda delil veya veriye rastlanmadığı, davalı tarafın yevmiye defterlerinin “açılış-kapanış” noter tasdiklerinin usule uygun olarak yapıldığı, yevmiye defterlerinde davacı tarafa ilişkin hiçbir veri, fatura ya da muhasebe işlemlerinin yer almadığı, davalı tarafın ticari defter ve belgelerinde, davacı —- referanslı hiçbir ticari işlem, üretim veya satış yapıldığına ilişkin bir kayda rastlanmadığı” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Ticari davalarda taraf defterlerinin karşılıklı incelenmesi gerekmekte olup, davacı defter ve kayıtları üzerinde de alınan talimat raporu ile karşılaştırma yapılarak inceleme yapılması için dosya —- tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından yerinde inceleme yapılarak, —- tarihli rapor düzenlenmiştir.
Düzenlenen —tarihli bilirkişi raporunda özetle,” Davacı şirket tarafından ibraz edilen —-yıllarına ilişkin ticari defterlerin;—- göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından —– uygun olduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davalı tarafın KAYDİ olarak davacı şirkete —- BORÇLU göründüğü, yapılan teknik inceleme neticesinde davacı tarafın sunmuş olduğu delillerde bulunan faturaya göre davacı ve davalı arasındaki anlaşmanın planlanan —– Üzerine olduğu, davacı tarafın ——faturadaki söz verilmiş hizmeti yerine getirdiği, ayrıca fatura hizmeti olarak anlaşılmış olunan kategori ana manşet ve günün fırsatı hizmetlerinin de davalı tarafa verildiği delillerden tespit edildiği ve davacı ile davalı arasında faturaya sebep olan hizmetin eksiksiz sunulduğunun anlaşıldığı” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Bilirkişi raporu her iki tarafa da tebliğ edilmiş, davalı tarafından rapora karşı beyan ve itirazda bulunulmamış, davacı vekili tarafından beyan dilekçesi sunulmuş, —- tarihli celsede davanın değerinin takip çıkışı olan tutar olduğunu, sehven davanın —- üzerinden açıldığını bu hususta beyanda bulunmak ve eksik harcı yatırmak için süre talep ettikleri yönünde beyanda bulunulmuş akabinde — tarihli dilekçe ile dava değerinin takip çıkışı —– olduğu beyan edilerek eksik harç yatırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve taraf iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında hizmet ilişkisine yönelik ticari ilişki bulunduğu hususunun ihtilafsız olduğu, davacı tarafın usulüne uygun tutulan ve kendi lehine kesin delil niteliğine haiz ticari defterlerinde takip konusu faturanın kayıtlı olduğu ve davacının kaydı olarak davalıdan—–alacağının bulunduğu, her ne kadar davalı tarafından fatura defterlerine kayıt altına alınmamış ise de teknik bilirkişi incelemesi neticesinde taraflar arasındaki anlaşmanın planlanan—- üzerine olup, davacı tarafın —- faturadaki söz verilmiş hizmeti yerine getirdiği, ayrıca fatura hizmeti olarak anlaşılmış olunan kategori ana manşet ve günün fırsatı hizmetlerinin de davalı tarafa verildiğinin tespit edildiği, dolayısıyla davacının fatura konusu hizmeti davalı tarafa sağladığı ispatlanmış olup fatura bedeline hak kazandığı, her ne kadar işlemiş faiz talep edilmiş ise de takip öncesi davalı tarafın usulüne uygun temerrüte düşürüldüğüne ilişkin bilgi ve belge olmadığından takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, açıklanan gerekçeler ile davacının davasının kısmen kabulü ile, davalının —- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali takibin —- asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine , faturaya dayalı alacağının likit olması sebebiyle hükmedilen asıl alacak tutarının taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
-Davalının—- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali takibin —- asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Hükmedilen —-asıl alacağın taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 604,54-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 108,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 495,76-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 108,78-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 952,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.583,90-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 2.538,83-TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021