Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/903 E. 2020/256 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/903 Esas
KARAR NO: 2020/256
DAVA: Alacak (Deniz Ticareti Sözleşmesi- Navlun)
DAVA TARİHİ: 16/08/2017
KARAR TARİHİ : 11/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Deniz Ticareti Sözleşmesi- Navlun) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin müşterilerinin emtialarını yurt içi ve yurt dışı taşımasını yapan bir lojistik firması olduğunu, davalı şirketin yegâne işletmecisi olduğu ————–gemilerini uzun yıllardır kullandığını, davalı ile davacı şirket arasında geçmiş yıllardan süregelen mevcut özel indirim uygulaması gereğince davacı şirketin hedeflenen ciroyu yakalaması halinde —————- düzenlenmekte ve ödemelerin davacı şirkete düzenli olarak yapılmakta olduğunu, mezkûr faturaların tarafların karşılıklı olarak ticari defterlerinde mübrez olduğunu, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla; davacı şirketin —– yılı ikinci yarısı için ————- alacağı bulunduğunu, ciro pirim alacağı ve özel indirim alacağı olarak adlandırılarak iki kısma bölünen alacaklarının aşağıda açıklandığı şekilde faturalandırıldığını, ——- düzenlendiğini, davalı şirket yetkililerinin düzeltme talebi üzerine iptal edildiğini, akabinde — tarih — numaralı ——— bedelli fatura düzenlendiğini, bu defa açıklamasının düzeltilmesinin talep edilmesi üzerine iptal edilerek davalı yetkililerinin talepleri doğrultusunda ———-nolu fatura yine aynı bedelle düzenlenip, davalı şirketçe de tebellüğ edildiğini, ———- yılı ikinci yarısı bakiye alacağı olan —– ise ———-numaralı —- düzenlenerek davalı şirkete aynı gün gönderildiğini, ancak ——– nolu fatura davalı şirketçe kabul edilirken, bakiye kısmına ilişkin ————- nolu faturanın haksız olarak — edildiğini, —– edilen —–tarih —– numaralı — bedelli davacı şirkete ait faturanın —-Noterliği —– tarih, ——————- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile tekrar gönderildiğini, ancak davalı tarafın ——- Noterliği ——— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ———- numaralı —- bedelli faturayı haksız ve mesnetsiz olarak iade ettiğini, taraflar arsında yıllardır süre gelen indirim uygulamasına olan güvenle davacı şirketin davalının ———— gemilerini kullandığını, kotasını ve hedefini yakaladığını, ancak hiçbir gerekçe ileri sürülmeksizin hak ettiği alacağın kendisine ödenmediğini, işbu nedenle huzurdaki davanın açıldığını, yargılama sırasında talep miktarlarının arttırılmasını saklı tutarak, davacı şirketin — yılı ikinci yarısına ait özel indirim alacağının ————- davalı taraftan alınıp davacı şirkete verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu ihtilafa ilişkin olarak dava öncesinde davacı tarafından davalı şirkete gönderilen ——— tarihli ve —–nolu ihtarnamesine ilişkin — Noterliği’nin ————–yevmiye nolu ihtarnamesi ile cevap verildiğini, verilen cevapta açık olarak davalı şirkete gönderilen ihtarnamedeki hiçbir iddiayı kabul etmediklerini, davalı şirketin her ne ad altında olursa olsun davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, ihtar ekindeki faturayı da kabul etmediklerini ve davacıya aynen iade ettiklerini, davalı şirkete karşı yapmış bulundukları haksız ithamlardan ve sürekli haksız fatura gönderimlerinden kaynaklanan her türlü hukuki başvuru ve talep haklarını saklı tuttuklarını ihbar ve ihtar ettiklerini, taraflar arasında özel olarak akdedilmiş bir indirim sözleşmesinin ve uygulamasının bulunmadığını, davalı şirketin tamamen kendi insiyatifinde olacak şekilde, mevsimsel ve ekonomik arz ve talep dengelerini de gözeterek zaman zaman ciro primi uygulaması yapmakta ve bu uygulamadan yararlanan taşıyıcıların hak ediş faturalarını cari hesaplarına alacak kaydetmek sureti ile mahsuplaşma yapıldığını, bu uygulamanın davacıya özel bir uygulama olmadığını, davalı şirkete ait —–gemileri ile taşıma yapan bütün şirketlerin bu uygulamadan yararlandığını, bu bağlamda davacı tarafından da varsa anılan uygulamalara ilişkin olarak hak edilen faturaların cari hesaplarına alacak kaydedildiğini, yapılan bu uygulamanın nakit iade ödemesi uygulaması olmadığını, cari hesap mahsuplaşması olduğunu, davacı tarafından —————- fatura numaralı — tutarında faturanın ——- açıklaması ile gönderildiğini ve bu faturanın — edildiğini, yine davacı tarafından gönderilen — tarihli ve ——— tutarındaki ————– ve davacı şirketin cari hesabına alacak kaydedildiğini, yine davacı tarafından gönderilen —- tarihli ve —————– faturasının ise haklı olarak reddedildiğini, davacı şirketin davalı şirketten hak edip de cari hesabına alacak kaydedilerek mahsuplaştırılmayan bir alacağının bulunmadığını, davacı şirketin ihtilaf konusu yaptığı ve davalı şirket tarafından iade edilen faturaların hiçbir dayanağının bulunmadığını, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan edip davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacı şirketin —–yılı ikinci yarısına ait özel indirim alacaklarının davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup buna uygun oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmıştır.
Taraflarca dosyaya sunulan faturalar,——- Noterliğinin —— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile — Noterliğinin———– yevmiye numaraları ihtarname suretleri ile sunulan diğer deliller birlikte incelenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, davacı tarafından davalı şirketin —— gemilerinin kullanılmasına bağlı olarak kurulan ticari ilişki kapsamında oluştuğu iddia edilen özel indirim uygulamasına istinaden hedeflenen cironun yakalandığı iddiasına ilişkin olarak ———kapsamda —-. Yarısına ait özel indirim alacağının oluşup oluşmadığı, oluştu ise davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında ihtilaf bulunduğu, ihtilafın dayanağı hukuki ilişkinin deniz ticareti sözleşmeleri kapsamında, deniz yolu ile eşya taşımasından kaynaklı navlun ücreti ve buna dayalı olarak ileri sürülen özel indirimden kaynaklı fiyat farkı faturasına dayalı alacak isteminden ibaret olup, taraflar arasındaki ilişki deniz ticareti sözleşmesinden kaynaklanmakta ve yapılan taşıma karşılığı navlun dışında özel indirim ve fiyat farkı alacak istemine ilişkin olduğu görülmektedir.
Deniz yolu ile yapılan eşya taşımasında taşıyanın hakları TTK’nın 5. Kitabı olan deniz ticareti hukuku hükümleri kapsamında madde 1193 ve devamı hükümlerinde düzenlenmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın çözümü için TTK’nın deniz hukukuna ilişkin hükümlerinin tartışılması ve uygulanması gerekmektedir. Hal böyle olunca davaya bakmaya mahkememiz değil, — tarafından —- sınırları içerisinde deniz hukukundan doğan davalara bakmak üzere görevlendirilen ——- görevli ve yetkilidir.
Deniz ihtisas mahkemesi olarak ise ——— Asliye Ticaret Mahkemesi görevlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK m. 114 ve 115 hükümleri uyarınca davanın usulden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle:
1-Açılan davada mahkememiz görevsiz bulunmakla dava dilekçesinin mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartları yokluğundan usul yönünden reddine,
2-HMK.nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde dava dosyasının görevli ———Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK.nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/03/2020