Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/850 E. 2021/912 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/850 Esas
KARAR NO: 2021/912
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/07/2017
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketlerden —-tarihleri arasında yürürlükte olan iki adet sözleşme kapsamında müvekkillerinden, davalıların — projesi için —–ettiğini, —- göre, müvekkillerinin davalıların — kadar düz işçiler için günlük —- ücret mukabili işçi temin etmeyi taahhüt ettiğini,—- itibaren ise bu işçilik ücretlerinde —– oranında artış yapılmasının kararlaştırıldığını, ancak bu artışların yapılmadığını, —- göre ise, müvekkillerinin davalıların —– ücret mukabili işçi temin etmeyi taahhüt ettiğini, —- arasındaki dönem ———- oranında artış yapılmasının kararlaştırıldığını, ancak bu artışların da yapılmadığını, anılan her iki sözleşmede de işçi ücretlerinin ay içindeki gün sayısına göre ödenmesi kararlaştırılıp, —- kadar da bu şekilde ödenmesine rağmen, bu tarihten sonra durumun değiştiği; yine —- itibaren hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin de hak ediş hesabına katılmadan müvekkillerine ödendiği ve fark bedel oranında zarara uğratıldığını, kış koşullarından dolayı —— aylarında geçerli olmak üzere işçilik ücretlerinde —- uygulanması hakkında davalı taraf ile anlaştıklarını; ancak sözleşmeye aykırı olarak — indirimli ödemeye davalı tarafın devam ettiğini; oysa —-posta ile de davalı taraftan ücret ödemelerinin eski hale getirilmesinin istendiğini, —- tarihinden itibaren temin edilen işçilerin, aralarında yazılı sözleşme de bulunmaksızın davalılardan müteşekkil —- müvekkillerinin taşeronluğunda istihdam edildiğini, bu dönemde kıdem — ihbar tazminatlarından davalıların da sorumlu olduğunu, daha önceden yazılı bildirimde de bulunmaksızın,—– derhal işten çıkarılmasının müvekkillerinden istendiğini ve bu sebeple işçilerin ihbar tazminatlarını da müvekkillerinin ödemek zorunda kalarak ekonomik zarara uğradığını, işten çıkarma sonrası kalan —- tarihinde işten çıkarıldığını, ancak bu — ihaleyi yeni alan —-unvanlı firmada çalıştırılmaya devam ettirildiğini, ihale bitimi ile yeni ihale döneminde —– sözleşme imzalanmasını da anlamlandıramadıklarını belirterek tüm zararlarının—- olarak hesaplandığını, bu bedel için davalılardan müteşekkil —-faturayı keşide ettiklerini ancak faturanın haksız olarak iade edildiğini, tüm ekonomik zararları için şimdilik —- faturanın davalıya ulaştığı —– tarihinden itibaren ticari işlere uygulanan reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilleri şirketin de içinde bulunduğu—- davacı taraf arasında — arasında geçerli olmak üzere—– sözleşmedeki düz işçi ücretlerinin bu sözleşme ile yeniden belirlenmiş olduğunu ve artış olmayacağını, aynı şekilde —— sözleşmedeki elektrikçi işçi ücretlerinin yeniden belirlenmiş olduğunu ve artış maddesinin kaldırıldığını, davacı tarafın da bu hususlarda hiçbir itirazda bulunmayıp, ———şekilde fatura edildiğini beyan ettiğini; ödemelerin işçilerin fiili çalışma günleri üzerinden yapılmasının kararlaştırıldığını ve çalışılmayan günler için ödeme yapmalarının kararlaştırılmadığını; bu konuda —– sonrasında hatalı ödemenin fark edilerek durdurulduğunu, davacı tarafın da işçi teminin sona ermesine kadar herhangi bir dava açmayarak sözleşmesi aynı şekilde yorumladığını; ücretlerde indirim teklifinin sadece — olmadığının karşılıklı yazışmalardan da görüldüğünü, davacı tarafın —– olduğunu; davacı tarafın düzenlediği faturanın sözleşmelere aykırı olması sebebiyle iade edildiğini, işçilerin tüm kıdem — ihbar tazminatlarından davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf ile —–oranında artış kararlaştırılmış ise de, —– eklendiğini,—- yeni sözleşmedeki düz bayrakçı işçi ile aynı olduğunu, ilk sözleşmenin yemek ücreti yönünden tadil edildiğini, yine aynı şekilde —-tarihli —- ücretlerinin yeniden belirlenmiş olduğunu —-oranında artış maddesinin de kaldırıldığını; bu sözleşmelerin aslında hepsinin sadece ücret tadili gerçekleştirdiğini, bu sözleşmenin —ay süreli olduğunu en son imzalanan ——- fiyat belirlendiğini, tüm sözleşmelerde sadece ücret miktarlarında tadillerin amaçlandığını, diğer tüm hususların aynı olduğunu, ücretlerin çalışılan gün sayısı kadar ödendiğini ve sözleşmenin de bu şekilde yorumlanması gerektiğini, davacı tarafın da bu hususlarda hiçbir itirazda bulunmayıp, —– şekilde fatura edildiğini beyan ettiğini; tarafların ortak mutabakatı ile işçi ücretlerine ——uygulandığını; işçilik alacaklarından sorumluluğun yalnızca işçiye karşı müteselsilen olduğunu, iç ilişkide ise —— göre tüm işçilik alacaklarından davacının sorumlu olduğunu, davacının bu hükme göre müvekkillerine rücu hakkı bulunmadığını; davacı tarafın —- olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—- tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilleri şirketin de içinde bulunduğu —– tarihinde imzalanmış olan —- geçerli olmak üzere düz işçiler için günlük ——– ücretlerinin bu sözleşme ile yeniden belirlenmiş olduğunu ve artış olmayacağını, yine aynı şekilde —— sözleşmedeki elektrikçi işçi ücretlerinin yeniden belirlenmiş olduğunu ve artış maddesinin kaldırıldığını, davacı tarafın da bu hususlarda hiçbir itirazda bulunmayıp, —— şekilde fatura edildiğini beyan ettiğini, ödemelerin işçilerin fiili çalışma günleri üzerinden yapılmasının kararlaştırıldığını ve çalışılmayan günler için ödeme yapmalarının kararlaştırılmadığını; bu konuda —- sonrasında hatalı ödemenin fark edilerek durdurulduğunu, davacı tarafın da işçi teminin sona ermesine kadar herhangi bir dava açmayarak sözleşmesi aynı şekilde yorumladığını; ücretlerde indirim teklifinin sadece — ait olmadığının karşılıklı yazışmalardan da görüldüğünü, davacı tarafın —— olduğunu; davacı tarafın düzenlediği faturanın sözleşmelere aykırı olması sebebiyle iade edildiğini, işçilerin tüm kıdem -ihbar tazminatlarından davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacı tarafından kesilen—- faturaların eksik hesaplanması sebebiyle bakiye—-fatura alacağının tahsili talebine ilişkindir.
Davacı ile davalılar arasında —-işinde çalıştırılmak üzere işçi temini hususunda belli aralıklarla — sözleşme imzalandığını, bazı sözleşmeler ile önceki sözleşmelerde tadiller yapıldığını, davacı temin ettiği işçiler için —– ve bu faturaların davalılar tarafından ödendiğini, ancak taraflar arasındaki sözleşme sebebiyle düzenlenen faturaların eksik hesaplandığını, sözleşmeye dayalı bakiye alacağının bulunduğunu beyan ederek yeni fatura düzenlediğini ve davlılara gönderdiğini, davalıların faturayı iade ettiğini, bakiye sözleşme alacağının adi ortaklık hükümleri gereğince davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, hasar dosyası ve sigorta poliçesi celp edilmiş, bilirkişi heyeti raporu aldırılmış ve ——- tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun —– değiştirilmesi sebebiyle usul hukuku hükümlerinin yürürlüğe girdiği andan itibaren uygulanacağına dair hükümler dolayısıyla huzurdaki davanın miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu değerlendirilmiş, basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen—-Davalı şirketlerin, davacı ile imzalanmış olan sözleşmelerin tarafı —— ortakları sıfatıyla, davacı şirkete karşı müteselsilen sorumlu oldukları, Davacı şirketin, sözleşmelerin yürürlüğü esnasında kendi düzenlediği hizmet bedeli faturalarının tümünün ödendiği ve itiraza uğramadığı; davacı tarafın kendi hesapladığı ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmaksızın faturalandırdığı hizmet bedellerini, faturaya eksik yansıttığı iddiası ile geçmişe yönelik fark alacak talep etmesinin mümkün olmadığı, Aksi durumun —- tarafından kabulü halinde, davacı şirketin Hizmet Sözleşmeleri’ne göre talep edebileceği toplam fark alacağının —- hesaplandığı, Taraflar arasında imzalanmış tüm —-göre, kıdem — ihbar tazminatları yönünden, dava dışı işçilere karşı iç ilişkideki mali sorumluluğun davacı şirkete ait olduğu, Hesaplanan alacak yönünden TTK m.1530/f.4-a kapsamında, temerrüt tarihinin —– yönünde tespit yapılmıştır.
Taraf vekillerinin ek rapor talebine ilişkin dosyamız aynı bilirkişi heyetine tevdii edilerek yeniden rapor aldırılmış, —- tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; —- şirketlerin, davacı ile imzalanmış olan sözleşmelerin tarafı —— ortakları sıfatıyla, davacı şirkete karşı müteselsilen sorumlu oldukları, Davacı şirketin, sözleşmelerin yürürlüğü esnasında kendi düzenlediği hizmet bedeli faturalarının tümünün ödendiği ve itiraza uğramadığı, davacı tarafın kendi hesapladığı ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmaksızın faturalandırdığı hizmet bedellerini, faturaya eksik yansıttığı iddiası ile geçmişe yönelik fark alacak talep etmesinin mümkün olmadığı, Aksi durumun —- tarafından kabulü halinde, davacı şirketin —- göre talep edebileceği toplam fark alacağının işbu ek raporumuz da —– olarak hesaplandığı, Taraflar arasında imzalanmış tüm —— ihbar tazminatları yönünden, dava dışı işçilere karşı iç ilişkideki mali sorumluluğun davacı şirkete ait olduğu, Hesaplanan alacak yönünden TTK m.1530/f.4-a kapsamında, temerrüt tarihinin —-tarihi olduğu…” hususunda takdirinin Mahkememize ait olduğu yönünde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Davacı vekili, ———çıkartmış, harcını tamamlamış ve ıslah dilekçesi davalılara tebliğ edilerek ıslaha karşı beyan ve itirazlarda bulunmadığı anlaşılmış değerlendirmeye esas alınmıştır.
Taraflar arasında —-çalıştırılmak üzere işçi temini hususunda belli aralıklarla—- sözleşme imzalandığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında uyuşmazlık, sözleşmeye konu işçilerin ücretlerin tam olarak belirlenmesi ve işçilerin kıdem ve ihbar tazminatından davalıların sorumlu olup olmadığı, davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirketin —- üstlendiği personel temininde, — farklı görevde işçinin bulunduğu, bunların ———- belgeleri ile faturalar birlikte değerlendirildiğinde, davacının—- dönemine kadar olan faturalarında her bir çalıştırılan işçi için takvim günü üzerinden işçilik bedelinin hesaplandığı, —— itibaren ise davacı taraf faturalarında takvim günü değil, fiili çalışma günü esas alınarak işçilik bedellerinin hesaplandığı anlaşılmıştır. Ancak taraflar arasındaki sözleşmelerde takvim günü veya fiili çalışma günü yönünden açıklama yapılmamış olup; günlük işçilik ücretleri yazıldığı, taraflar arasında açıkça aksi kararlaştırılmamış olmakla, ——— takvim günü üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, bilirkişi kök ve ek raporunda bu kapsamda hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar davacı tarafından sözleşme kapsamında temin edilen işçilik ücretlerinin fiili çalışma günü esas alınarak hesaplama yapılmasını talep etmiş ise de; taraflar arasında imzalanmış sözleşmeler sonrasında, kendilerini bağlayıcı mahiyette yeni ücret miktarı veya takvim günü değil fiili çalışma günü esası ile hesaplama yapılacağına ilişkin düzenleme yapıldığını gösterir delil bulunmadığı gibi bu yönde karşılıklı olarak açık bir kabul beyanı da mevcut olmadığı anlaşılmakla davacının bu yöndeki talep ve itirazlarına itibar edilmemiş, takvim günü esas alınarak hesaplama yapan bilirkişi ek raporundaki tespitlerin dosya kapsamına uygun olduğuna kanaat getirilmiştir.
Ayrıca davacı sözleşme kasamında temin edilen işçilerin ihbar ve kıdem tazminatlarından davalılarında sorumlu olduğunu beyan etmiş ise de; dosya kapsamında alınan kök ve ek bilirkişi raporu ile taraflar arasında imzalanmış tüm ——- göre, kıdem ve ihbar tazminatları yönünden dava dışı işçilere karşı iç ilişkideki mali sorumluluğun davacı şirkete ait olduğu anlaşılmakla davacının yerinde olmayan ihbar ve kıdem tazminatına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından sunulan ıslah dilekçesi ile —-tarihinden itibaren faize hükmedilmesi talep edilmiş ise de; dosya kapsamında alınan kök ve ek bilirkişi raporu ve TTK 1530/4-a bendi gereğince temerrüt tarihinin —- temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faizi üzerinden davalılar ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
—– temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faizi üzerinden davalılar —— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Karar harcı 21.181,90-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 853,88-TL peşin harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 4.442,00-TL olmak üzere toplam 343,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 15.886,02-TL harcın davalılar ——- müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 853,88-TL peşin harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 4.442,00-TL olmak üzere toplam 5.295,88-TL harcın davalılar——- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 251,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.087,50-TL yargılama giderinin davalılar—— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 24 Kasım 2020 tarihli 31314 sayılı resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren/ karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 30.155,95-TL nispi vekalet ücretinin davalılar ———- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/10/2021