Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/847 E. 2020/445 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/847 Esas
KARAR NO : 2020/445
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 15/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı ve — malik ve işleteni olduğu —- plakalı aracın —tarihinde —– plakalı araca %100 kusurlu olarak çarpması sonucunda müvekkilinin aracında——- tutarında hasar meydana geldiğini, yapılan ekspertize rağmen davalının tamir bedelini ödemekten imtina ettiğini, hasar nedeniyle araçta değer kaybı oluştuğunu, araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybı bedelinin —- tarafından alacağın temliki yoluyla müvekkili şirkete devredildiğini, davalı sigorta şirketine —- tarihinde başvuru yapıldığını ancak davanın açıldığı güne kadar ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —-hasar bedeli, — değer kaybı bedeli ve— ekspertiz ücreti olmak üzere toplam — alacağın temerrüt tarihi olan —- tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, her türlü başvuru, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı belirtilen —— plakalı aracın—- vadeli — sigortalı olduğunu, kaza tarihî itibariyle teminat limiti araç başına —– olduğunu, davacı tarafın arasında meydana gelen değer kaybı talebiyle ilgili müvekkil sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine açılan hasar dosyasından yapılan değerlendirme neticesinde dosyadan eksper atandığını ve eksper raporuna göre — tarihinde davacıya —— değer kaybı ödemesi gerçekleştirildiğini, yapılan ödemeyle müvekkilinin borcu kalmadığını ve müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, değer kaybı ile ilgili ekspertiz ücretinin değer kaybını talep edenler tarafından ödenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası sebebiyle oluşan maddi tazminat (araçta oluşan hasar, değer kaybı) talebine ilişkindir.
Davacı, dava dilekçesinde özetle —- tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle —- plakalı araçta hasar ve değer kaybını oluştuğu, kazaya karışan —- plakalı aracın davalı sigorta şirketinin ——– meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, müvekkil şirketin davalı sigorta şirketine —- tarihinde başvuru yapıldığını ancak davanın açıldığı güne kadar ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —-değer kaybı bedeli ve — ücreti olmak üzere toplam — alacağın temerrüt tarihi olan —– tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili kazaya karıştığı belirtilen — plakalı aracın —–vadeli ——olduğunu, müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine açılan hasar dosyasından yapılan değerlendirme neticesinde dosyadan eksper atandığını ve eksper raporuna göre —-tarihinde davacıya —- kaybı ödemesi gerçekleştirildiğini, yapılan ödemeyle müvekkilinin borcu kalmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, hasar dosyası ve araçların tescil bilgileri ilgili emniyet müdürlüğünden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, bilirkişi raporu alınmış, davacı vekilinin itirazları sonucu oluşturulan ara karar ile ek rapor alınmasına karar verilmiş, alınan ek rapor hükme esas kılınmış ve yargılama sırasında —– tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle,—- plakalı aracın sürücüsünün —- tarihli kazada %100 oranında kusurunun bulunduğunu, —plakalı aracın sürücüsünün ise atfı kabil kusurunun bulunmadığını, —- plakalı araç üzerinde oluşan hasarlı parçaların kaza ile uyumlu olduğunu, hasar bedelinin –olarak hesaplandığını, değer kaybı bedelinin — olarak hesaplandığını, davalı sigorta şirketi tarafından davacı şirket adına —- ödeme yapıldığını ve bakiye değer kaybı bedeli olarak ——- ödenmediğini tespit ederek hukuki değerlendirmenin mahkemede olduğu, ” yönünde tespit yapılmıştır.
Davacı vekilinin ek rapor talebine ilişkin dosyamız aynı bilirkişiye tevdii edilerek yeniden rapor aldırılmış, —– tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “kök raporda belirlenen parça ve işçilik fiyatlarına ilişkin değerlendirmenin izahatı gerektiğini, kök raporda belirlenen parçaların piyasa bedellerinin kaza tarihi —– itibariyle bedellerinin orijinal fiat parçası satan firmaların aranarak fiyat araştırması yapıldığını, emsal bedellerinin tespit edildiğini beyan ederek kök rapora bağlı kalındığı” hususunda takdirinin Mahkememize ait olduğu yönünde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Davacı vekili, — tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini — — arttırarak——- çıkartmış, harcını tamamlamış ve ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilerek ıslaha karşı beyan ve itirazlarda bulunmadığı anlaşılmış değerlendirmeye esas alınmıştır.
Davacı vekili tarafından ——– tarihli ıslah dilekçesi sunularak tamamlama harcı yatırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli —- tarihli rapor birlikte değerlendirildiğinde, davalı sigorta şirketinin —- plaka sayılı aracın —-düzenlemiş olup, trafik kazası poliçenin geçerlilik tarihi içinde meydana geldiği, bilirkişi tarafından saptanan tutarın poliçe limiti içinde kaldığı, değer kaybının trafik kazası neticesinde araçlarda oluşan hasara bağlı olup dolaylı zarar değil, trafik kazasının sonucu doğrudan zarar niteliğinde olduğu, dolayısıyla,—— teminatı altında olup teminat dışı olmadığı, davanın niteliği gereği temerrütün sigorta şirketine karşı başvuru dilekçesinin tebliğinden itibaren 8 iş günü sonunda başlayacağı, başvuru dilekçesinin tebliğinin —-olduğu ve temerrütün —– tarihinde oluştuğu değer kaybı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tarafça araçta oluşan hasar sebebiyle bakiye tazminat bedelinin sigorta şirketi tarafından dava açıldıktan sonra ödenmesi dikkate alındığında bu alacak talebinden eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmış, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Her ne kadar davacı ekspertiz ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş ise de; ekspertiz ücretinin ayrı bir kalem olarak talep edilmesi mümkün olmayıp, yargılama gideri olarak değerlendirilmiş ve yargılama gideri olarak hüküm altına alınmıştır. —-
HMK 331/1 ”Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” şeklindedir.
Dava konusu edilen miktarın bir kısmı davalı tarafından dava açıldıktan sonra ödendiği, dolayısıyla davanın açılmasına davalı sebep olduğundan davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin bir kısmından davacının sorumlu tutulması doğru değildir. Ayrıca davacı lehine vekalet ücretine hükmedilirken dava konusu miktarın tamamı üzerinden hesaplama yapılması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması gerektiği anlaşılmış, konusuz kalan hasar bedelinin tamamı yönünden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş yine bu bedel yönünden davacı yarılama giderlerinden sorumlu tutulmamış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur—–
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1—-değer kaybı bedelinin — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan —- tahsiline, Fazlaya ilişkin talebin —- REDDİNE,
2-Davalı tarafça ödemesi yapılan hasar bedeli ve değer kaybı bedeli yönünden —- davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli karar harcı 54,40 TL’nin peşin olarak yatırılan 137,74 TL harçtan mahsubu ile 83.34 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa idesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 62.34 TL peşin nispi harcı ile 44,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 137,74TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 217,30 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750 TL bilirkişi ücreti, 250,00 TL ekspertiz ücret olmak üzere toplam 1217,30 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.167,22 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/1 maddesine göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/2 maddesine göre belirlenen 250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı15/09/2020