Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/814 E. 2020/773 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/483 Esas
KARAR NO : 2020/724
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2017
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine başlatılan icra takibi dosyası üzerine yürütülen takipte, borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalının borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, müvekkilinin matbacılık işiyle uğraştığını, takibinin kaynağının müvekkili ile borçluya bir takım ürünleri satması sebebiyle ödenmeyen fatura bedeli olduğunu, ticari defter ve kayıtların incelenmesi neticesinde bu durumun ortaya çıkacağını belirterek; haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında —— tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası, davalının bağlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazılarak faaliyetinin esnaf sınırını aşıp aşmadığı hususundaki bilgiler ile sicil kaydına ilişkin ilgili —- celp edilmiş yine davalının —yılına ilişkin çalışan kaydına dair —- kayıtları celp edilmiş, alacağa dayanak fatura suretleri ile mal teslimine ilişkin deliller dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, —- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından dava konusu faturalar dayanak gösterilmek suretiyle davalı borçlu aleyhine toplam (asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere ) toplam —- alacağın tahsili için ——tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosya tarafların tacir olması ve davacı yanca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmış, mali müşavir bilirkişi —-tarafından sunulan —-tarihli rapor içeriğinin ilgili kısımları HMK 282. maddesi kapsamında denetime elverişli görülmüş ve hükme esas alınmıştır.
Davacı vekiline ön inceleme duruşmasında takibe konu ettiği faturaları konu malları davalıya teslim ettiğine dair delillerini dosyaya sunması istenmiş, davacı vekili tarafından bu hususta herhangi bir delil sunulmamış, bilirkişi raporu alındıktan sonra yemin delilline dayanılmış olması sebebiyle HMK 228 vd. maddelerinde yazılı hususları ve ihtaratı içerir şekilde tebliğ edilmiş duruşma gün ve saati bildirilmiş ancak belirlenen günde davalı yanca yemin davetine icabet edilmemiş olduğu gözetilerek davalı yan yemin metninde yazılı hususlara ilişkin olarak ilgili kısımları ikrar etmiş sayılarak hüküm kurulmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasında mal satışına ilişkin kurulan ticari ilişki kapsamında davacı tarafından başlatılan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı, davacının takipte talep etmiş olduğu işlemiş faizi talep edip edemeyeceği, borçlunun takip öncesi temerrüte düşürülüp düşürülmediği, bu kapsamda itirazın iptali ile icra inkar tazminatı hükmü koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında mal satışına ilişkin yazılı olmayan sözleşme kapsamında ticari ilişki kurulduğu, davacı şirketin —– yılları ticari defterlerinin HMK.222 maddesi kapsamında kendi lehine delil teşkil ettiği, ticari defterlerine göre davalıdan —- takip tarihi itibariyle—- tutarınca alacağının bulunduğu, bunun yanında bilirkişi raprounda —- tutarındaki faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı görüldüğünden, takip tarihi itibariyle —- tutarınca alacağının raporlandığı, her ne kadar davacının ticari defterlerine göre —tarihinde davalının — ödemesi ile davacının davalıya — tarihi itibariyle —– tutarında fatura düzenlediği görülmüş ise de; bu fatura ve ödemenin takip tarihinden sonra düzenlendiği, bu hususun mahkemece dikkate alınması gerektiğinin belirtildiği, davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen ticari defterlerini inceleme gününde hazır etmediği, dolayısıyla incelemenin yapılamadığı, davacının mal tesliminin ispatına yönelik sunduğu irsaliyeler üstünde teslim alan kısmında isim yer almadığı, bir kısmında imzanın bulunduğu, davacının yemin deliline başvurmuş olması sebebiyle verilen süre içerisinde sunmuş olduğu yemin metninde ” Borçlu aleyhine başlatılan takibin kaynağı olarak müvekkil ile aralarında gerçekleşen ticari ilişkinin bulunmadığı, icra takibine konu —–borcunun bulunmadığı ve mal teslim alan kişilerin ifa yardımcısı veya işçisi olmadığı hususunda namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerleri üzerine yemin ederim” hususlarında teklif etmiş olduğu yemin metni dosya kapsamına uygun bulunarak davalı yana usulüne uygun ihtaratı içerecek şekilde tebliğ edildiği ancak belirlenen gün ve saatte davalı yanca duruşmaya katılınmadığı gibi herhangi bir mazerette bildirilmediği bu nedenle davalı yemin metni içerisindeki hususları ikrar etmiş olduğu, ancak yemin metni içeriğinin mahkemece değerlendirilmesi gerektiği ve davacının takibe dayanak faturalardaki asıl alacak miktarının—- olduğu, işlemiş faiz talebinin ise —- davacının takip öncesinde davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair dosyaya yansıyan bir delil olmaması ve davacının işlemiş faiz talebine dair yemin içeriğinde herhangi bir hususun da yazılı olmadığı anlaşıldığından; işlemiş faize ilişkin istemini ispat edemediği kanaatine varılarak; davanın kısmen kabulü ile—-sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın — asıl alacak yönünden iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, işlemiş faiz yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı tarafından — tarihinde yapılan —ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile —-dosyasına davalı yanca yapılan itirazın—asıl alacak yönünden iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, işlemiş faiz yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı tarafından—tarihinde yapılan —- ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
2-Kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan kabul edilen alacağın takdiren %20’si oranında hesaplanan 6.690,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 2.284,84 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 611,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.673,17 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından tarafından yapılan 646,07 TL ilk masraf, 208,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.554,57 TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.451,72 TL sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.017,23 TL TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/11/2020