Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/738 E. 2022/42 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/738 Esas
KARAR NO: 2022/42
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/07/2017
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —tarihinde —- adına kayıtlı, davalı — sevk ve İdaresinde—– davalı —- sigorta poliçesi ile teminat altında olan —– plakalı aracın yaya konumunda ve karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının ağır yaralandığını ve malul kaldığını, sağ bacağının kalıcı olarak felç kaldığını, günlük aktivitelerinde protez bir aparat yardımı ile yürüyebildiğini, geçirmiş olduğu — ameliyat sonrasında halen haftada — gün günde — saat fizik tedavisi görmekte olduğunu, özel bir tekstil firmasında çalışan müvekkilinin uzun süre tedavisi nedeni ile iş akdinin dahi fesih edilme ihtimalinin gündeme geldiğini, bakıcı yardımı ile hayatını idam ettirmek zorunda olduğunu belirterek, fazlaya dair haklar şakkı kalmak kaydıyla, şimdilik: Hastanede devam eden tedavileri sırasında karşılanmak zorunda kalınan masraflar için — Geçici İş gücü zararı için — —- gördüğü, halen görmekte olduğu ve göreceği tedaviler için — diğer tedavi giderleri ——- tedavi süresince ve halen görmekte olduğu evde bakım hizmetiyle oluşan maddi zarar için —aldığı ve halen almakta olduğu —– nedeniyle oluşan zarar için — olmak üzere şimdilik — maddi tazminat ile davacı —- davacı anne — baba —- olmak üzere toplam —- manevi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (manevi tazminat yönünden manevi tazminat talebi hariç müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talen ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı —-havale tarihli davaya —–, özetle; davaya konu kazaya karışan —- plakalı aracın müvekkil sigorta şirketi nezdinde —- teminat altında olduğunu ve sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limit — sınırlı olduğunu, dava öncesinde davacı tarafça yapılan başvuru neticesinde — açıldığını ancak eksik evrakla yapılan bir başvuru olduğunu, manevi tazminat taleplerinin — teminat dışı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maddi tazminatın — tarihinden itibaren geçerli olan —- hesaplanması gerektiği, davacının gelirinin somut belgelerle ispatlanınası gerektiği, aksi durumda asgari ücret düzeyinde olduğunun kabul edilmesini, eksik belge ile başvurulmuş olması nedeni le ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı —-tarihli davaya cevabında, özetle; dosya kapsamı ve ceza davasında edilen belgeler ve ifadeler dikkate alındığında, kazanın meydana gelmesinde davacının asli ve tam kusurlu olduğunun ortaya çıkacağını, ayrıca, davacının meydana gelen trafik kazası nedeni ile maluliyetinin oluşup oluşmadığının — düzenlenecek raporla tespitinin gerektiğini, tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik zararlarından —- olduğunu. davacının kaza nedeni ile elde ettiği gelirin hesaplanacak tazminattan tenzilinin gerektiğini. davacının manevi taznunat taleplerinin fahiş olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı —- yapılan usulüne uygun davetiye rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle maddi manevi tazminat talebidir. — tarihinde — sevk ve idaresindeki — araç ile yaya olarak karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı — sonucu davacının ağır yaralanması nedeniyle sürücü olarak davalılardan — işleten olarak— ve trafik kazasına karışan —avalı — müştereken maddi ve manevi tazminat talep edilmektedir. Davacılardan — annesi, —— babası olup, manevi tazminat talep etmektedirler.
Dosya içeresine davacıların ve davalıların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin raporlar alınmış, —— davacılara yapılan ödemeler sorulmuş ve emsal araştırmalara ilişkin müzekkereler yazılmıştır.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise —– çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi —– tarihinden önce ise —- tarihleri arasında —- tarihleri arası —– sonra —- hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. —–
Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda —- göre saptanmakta ise de; — hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; ——- tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun —– özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, —– göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.
Maluliyete ilişkin alınan — uyarınca, — doğumlu davacı — tarihinde geçirdiği — davacının tüm vücut engellilik oranını—- oranında olduğu, kaza tarihinden itibaren iyileşme süresinin — aya kadar uzayabileceği şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
—- göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, — —— veya bu teşebbüs tarafından —- halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı Kanun’un —-ise bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
—— müteselsil sorumluluk esaslarına göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, —-sorumludur. — uyarınca, sorumluların iç ilişkide kusur oranına göre, birbirlerine rücu hakları da mevcuttur—-
—-uyarınca; davalılardan sürücü—- asli kusurlu olduğu, davacı yaya —ise tali kusurlu olduğu şeklinde rapor verilmiş ve —- maddeleri uyarınca hüküm kurulmuş, şartların oluşması nedeniyle —- bırakılmasına karar verilmiştir.
Kusur raporu için Mahkememiz tarafından heyet halinde alınan — tarihli kök rapor ve itiraz üzerine alınan — tarihli ek rapor uyarınca, davalı sürücü — %70 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya —- %30 oranında olduğu tespit edilmiştir.
Haksız bir eylem sonucunda bedensel zarara uğrayan bir kişinin, maddi tazminat talebinde bulunması halinde, uğranılan zararın miktarının tespiti bakımından kişinin kaza tarihindeki gerçek gelirinin ne olduğu hususundaki tespit esaslı unsurlardan biri olduğundan, böyle bir davada, mahkemece davacının kaza tarihi itibariyle mesleği ve gelirinin ne olduğu doğru biçimde tespit edilmelidir. Kişinin herhangi bir işi yoksa bu durumda gelir asgari ücret olarak kabul edilerek buna göre hesaplama yapılmalıdır. Eğer davacının gelirinin asgari ücret üzerinde olduğu, diğer bir anlatımla herhangi bir işyerinde çalıştığı ya da bir meslek icra ettiği ve asgari ücret üzerinde bir gelir elde ettiği iddia ediliyorsa bunun ispat edilmesi gerekir. —-uygulamalarına göre gelir durumunun davacı tarafça kanıtlanması gerekir. Bunun kanıtlanamaması halinde ise tazminatın hesaplanmasında asgari ücretin esas alınacağı kabul edilmektedir.
Somut olayda dosya içeresine davacının maaş bodroları sunulmuş ortalama kazancının —– olduğu talep edilmiş, ancak dava dilekçesi ekinde sunulan maaş bodrolarında davacının asgari ücret düzeyinde çalıştığı belirtildiğinden ve asgari ücretin üstünde bir gelir aldığı ispat edilemediğinden yapılan hesaplamalarda davacının asgari ücret düzeyinde kazanç elde ettiği tespit edilerek mahkememizce bilirkişi heyeti tarafından terditli olarak yapılan hesaplamalarda asgari ücret düzeyinde yapılan hesaplamalara itibar edilmiştir.
Davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik ve sürekli maluliyet oranının tespiti sonucu dosya içeresine alınan —- raporu uyarınca kaza tarihi —- olup, meydana gelen trafik kazasına —— malul olduğu, iyileşme süresinin—- aya kadar uzayabileceği anlaşılmakla, davacı davacının asgari ücret düzeyde gelir elde ettiği kabul edilerek, davacının — oranında kusurlu olduğu, geçici iş göremezlik zararının — olduğu, — geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, ödenen bu tutarın tenzili ile davalılardan toplam —geçici iş göremezlik zararı talep edilebileceği, —- davalı sigorta şirketi tarafından — sigortasında verilen tedavi giderleri teminatından karşılanabileceği tespit edilmiştir. Davacının vücudunda meydana gelen engellilik oranının —- olduğu meydana gelen trafik kazasında kusur oranının —- olduğu tespit edilmekle;davacı —– esas alınarak yapılan hesaplama sonucu , davacının asgari ücret düzeyde gelir elde ettiği kabul edilerek, bilirkişi heyeti tarafından yapılan hesaplama ile toplam sürekli iş göremezlik zararının —- olduğu, kusur oranında indirim yapılması sonucu davacının sürekli iş göremezlik zararının — olduğu tespit edilmiştir. Davalı sigorta şirketinin ise meydana gelen zarar nedeniyle poliçe limiti dahilinde —– sorumlu olduğu tespit edilmiş olup, davacı, davalı sigorta şirketi tarafından dosya içeresine sunulan — tarihli davacılar vekili tarafından sunulan dilekçe ile —yönünden ödeme yapıldığı ve sulh olunduğu belirtildiğinden davacının hesap edilen toplam sürekli iş göremezlik zararı olan — mahsup edilmesi ile —-maddi zararının olduğu tespit edilmiştir. Meydana gelen trafik kazasında davacının maluliyet oranı, kusur durumu, davalı sigorta şirketi tarafından ödenen mahsubu ile bakiye zararı tespit edilmiştir.
TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/1.maddesine göre, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.”
TBK’nın 56/1. maddesi gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Manevi tazminat talebi yönünden yapılan incelemede ise; davacı — yaya olarak karşıdan karşıya geçtiği sırada sürücü —- kullandığı araç ile davacının bacağından ve belinin üzerinden geçmek suretiyle davacının — oranında malul kalmasına sebep olduğu, sürücü — meydana gelen trafik kazasında —oranında kusurlu olması, davacı — doğumlu olup, — yaşında ve bekar olması göz önüne alınarak hem davacı —-hem de diğer davalılar anne ve babasının meydana gelen trafik kazası nedeniyle duydukları elem ve acıyı bir nebze olsun azaltmak için açılan manevi tazminat davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN talep edilen ——- Sulh Olunması nedeniyle bu konuda konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2—- önüne alınarak talebin — üzerinden kabulü ile, davalı sigorta şirketi tarafından —- ödeme yapılması ve sulh olunması nedeniyle konusuz kalan miktarın mahsubu ile bakiye — kaza tarihi olana — tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı — verilmesine ,fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3- Manevi Tazminat Yönünden açılan davanın KABULÜ İLE
-Davacı—
-Davacı baba —
-Davacı anne —olmak üzere toplam — kaza tarihi olan — tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar — kaza tarihi olana — tarihinden itibaren müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
4-Karar harcı 6.585,7‬0 TL ‘den davacı tarafça peşin ve ıslah harcı olarak yatırılan toplam 15.678,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.092,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan yargılama giderleri konusunda davacı ile davalı sigorta şirketi arasında yapılan ibranamede yargılama giderlerinin davacılara ödendiği ve bu hususun konusuz kaldığı anlaşılmakla; yargılama giderleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Maddi tazminat davası açısından davalı sigorta şirketi ile davacılar arasında yapılan ibraname uyarınca — yönünden vekalet ücreti konusunda anlaşıldığı görülmekle; — yönünden yapılan hesaplama uyarınca — vekalet ücretinin tüm davalılar —-müştereken tahsili ile davacılara verilmesine,
7-Maddi tazminat davası bakımından davalı — kendisini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 12.995,60 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak anılan davalıya verilmesine,
8-Manevi tazminat davası bakımından davacı—- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen — nispi vekalet ücretinin davalılar—-müştereken tahsili ile davacılara verilmesine,
9-Manevi tazminat davası bakımından davacı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar —-müştereken tahsili ile davacılara verilmesine,
10-Manevi tazminat davası bakımından davacı —– kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar —– müştereken tahsili ile davacılara verilmesine,
İlişkin olarak davacılar vekillerinin vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —–Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/01/2022