Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/644 E. 2021/432 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/644 Esas
KARAR NO : 2021/432

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2017
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacılar —— dilekçesinde özetle;—- tüm haklarına sahip olduğunu, bu —– arası ——– halen faaliyetlerini sürdürdüğünü, söz konusu ——Sözleşmesi ile davacı adına kayıtlı markanın, diğer davacıya devredildiğini, davalıların, davacıların— ——arz etmediği halde, birebir şekilde kopyalarak davacılar ile haksız rekabet içine girdiklerini, davalılardan —— tarihinde üye olduğunu, davalının —sayıda ve sıklıkta yaptığı ziyaretleri, sitede kalış süreleri, satış sisteminin nasıl işlediğini görebilmek için verdiği sahte siparişler, ——– davalının kötü niyetle hareket ettiği şüphesini uyandırdığını, kısa bir araştırma sonucunda davalının —– kapattığım öğrendiklerini, daha sonra geçmişe yönelik olarak davalının sitede yapmış olduğu—incelendiğinde, davalının siteyi gezerken sitede yer alan her sayfadaki her cümleyi ve kısmı kopyaladığının gözlemlendiğini, bu olayın üzerinden kısa bir süre sonra davacıların —– ürün satışı yapan —-şikayetler almaya başladıklarını, davalı .— kendilerini aradığını veya ziyaret ettiğini, görüştüğü bütün —adında bir site kurduğunu,— aynısı olduğunu ve —yapmalarını söylediğini öğrendiklerini, davacıların yapmış olduğu araştırma neticesinde, davalı şirketin — tarihinde böyle bir—- ve kurdukları sitenin her bir detayını davacıların sitesinden kopyaladıklarının anlaşıldığını, kopyalamanın teknik bir zorunluluktan kaynaklanmayıp davalıların haksız rekabet kastıyla hareket ettiklerini, bu eylemlerin TTK’nun 55. ve devam maddelerinde düzenlenen haksız rekabet teşkil ettiğini, diğer yandan, davalıların yalnızca davacıların—-kopyalamakla kalmadıklarını, davacıların müşterileriyle temasa geçerek onları da haksız şekilde elde etmeye ve davacıların sitesi hakkında olumsuz intiba uyandırmaya çalıştıklarını, — olduğunu, ancak davalıların ısrarla davacıların sitesinde satış yapan, siteye üye olan, kendileri de siteye üye oldukları için üye profillerinden ulaştıkları yaklaşık — ulaşmaya çalıştıklarını, bu hususta tanıklarının bulunduğunu, gerek davalı ..–gerekse davalının– adıyla üye olduğu, —sitesinde arkadaşı — gruplarda— lehine, davacılara ait –sitesi aleyhine –yorumlarda bulunduklarını, davalıların aynı amaç doğrultusunda ortak hareket ettiklerini, nitekim davalı ..— kullandığını ve kartvizitinde de bu durumun gözükmekte olduğunu açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin her türlü dava, talep ve şikayet haklarının saklı kalması kaydıyla; öncelikle, davacıların daha fazla zarara uğramaması açısından, davalılardan …– sitesine –gösterilecek teminat karşılığında, yargılama sonuna kadar tedbiren, yargılama sonunda hükmen engellenmesi, yapılacak yargılama sonucunda, davanın kabulü ile davalıların fiillerinin haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile haksız rekabetin men’i, davalılar aleyhine 5 TL manevi ve 3 TL maddi tazminata hükmedilmesini, mahkeme kararının, Türk Ticaret Kanunu’nun 59. maddesi hükmüne istinaden, kesinleşmesinden sonra, masrafı davalı taraftan — — yayınlanan nüshalarında en az ikişer defa ilanı, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmilini talep ve dava ettikleri görüldü.
SAVUNMA :
Davalı ..—. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının—- oluşan —- ekibinin çalışması sonucu her unsuruyla özgün, pazar yeri iş modeli —– başladığı ve bu faaliyetlerine devam ettiği, kurucu ortakların sahip oldukları tecrübe, saygınlık ve yapılan —- davacıyı rahatsız ettiği, davacının, davalıyı devre dışı bırakıp —– arzusundan ibaret olduğu, —- tasarımının özgün olduğu, farklı bir yazılım diliyle yazılmış olduğu, tüm geliştirme ve değişim süreçlerinin davacının beyan ettiği gibi 2017 yılında değil uzun bir süreçte son halini aldığını, davacının sitesinin kopyalandığını iddia ettiği zaman aralığında bu tip bir geliştirmenin —- sunulmasının teknik olarak imkansız olduğu, davacının yazılım için kullanmış olduğu —– geliştirilmiş bir ürün olduğu, —— tarihinde —- başlayan bir — fiilen imkansız olduğu, mevcut haliyle——olduğuna kanaat getirmesinin ihtimalinin olmadığını,iş —- hakkı kapsamında değerlendirilmeyeceğini, davalı —– gerçekleştirmek —— tarihinde çalışmaya başladığı, —–davacının keşfettiği —– olmayıp —, davacının iddiasının aksine aynı—- satışı yaparken oluşabilecek —, verilebilecek —— mevcut olmadığı, —- bir —- alıcıların sipariş verdikleri — bilgisinin verilmesi hakkında kanunen——-imzaladığı, davalı .—— şirketin ortağı ve çalışanı olmadığı,————— ilişkin görüntülerin yükümlülüğe aykırı tutuluğu, sunulan görüntülerde—— bulunmadığı, kabul etmemek ile birlikte diğer davalı — iddia edildiği üzere ——, bunu da davalı——— lehine bir durum yaratmak amacıyla gerçekleştirdiğini düşündüklerinde bile bu fiilin hukuka aykırı ve haksız rekabet teşkil etmediği, işletme ——-dahi haksız rekabet olarak yorumlamanın kötü niyetli olduğunu, davalı şirketin —— doğru —– harcama yaptığını, haksız rekabet— hareket eden bir şirketin iş geliştirmek için sürekli maddi yatırımlar içerisinde olmasının düşünülemez olduğu, davalı şirket ile hiçbir bağlantısı olmayan kullanıcıların yorumlarının davalı şirketle ilişkilendirilmeye çalıştığı, ———- davalının müşterilerine kötülediği iddialarının gerçek dışı olduğu, zararın oluşmadığı ve zarar tehlikesinin de bulunmadığı göz önüne bulundurulduğunda ihtiyati tedbir kararı verilmesi için HMK 389. Maddesinde öngörülen şartların oluşmadığının görüldüğü, ihtiyati tedbir talebinin reddinin gerektiği dilekçede açıklanan tüm sebeplerle; öncelikle——- tedbiren kapatılmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulü halinde tahkikat yapılmaksızın davanın esasını halleder şekilde bir karara neden olacağından ve ihtiyati tedbir verilmesi için kanunen gerekli şartlar oluşmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddini, davalı şirkete karşı açılmış işbu haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
Davalı … —- cevap dilekçesinde özetle; Davalının—– sonrasında da siparişi iptal ettiğinin iddia edildiği, siparişin aslında davacı tarafından iptal edildiğini, davalı ..—————- niteliği ve mevzuata uygunluğu hakkında ——– tanıtımı ile ilgili bir danışmanlık sözleşmesi imzaladığı,—- davalı şirketin ortağı ve çalışanı olmadığı, diğer davalı .—– — hiçbir katkısı olmadığı, bir an için davalı ..——— incelediğini, bunu da davalı şirket adına ———- lehine bir durum yaratmak amacıyla gerçekleştirdiğini düşündüklerinde bile bu fiilin hukuka aykırı ve haksız rekabet teşkil etmediği, işletme—- bu eylemi dahi haksız rekabet olarak yorumlamanın kötü niyetli olduğunu, ——trafik bilgisine ilişkin görüntülerin yükümlülüğe aykırı tutuluğu, sunulan görüntülerde ——— bulunmadığı, davalıların Türk Ceza Kanunu’na ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na aykırı davranarak işlediklerini suç sonucu elde ettikleri verileri mahkemeye delil olarak sundukları, hukuka aykırı elde edilmiş delillerin mahkeme tarafından bir vakıanın ispatın da dikkate alınamayacağını, davalının ——— hakkında yanlış beyanlarda bulunduklarını iddia ettiği, böyle bir yönlendirmenin olmadığı, davacının delil olarak sundukları beyanlarda eleştiri olarak nitelendirilebilecek düşünce açıklamaları olduğu, davalının —–arkadaşı olup olmamasının fark etmeksizin bu eleştirilerin hayatın olağan akışına uygun olduğu, kullanıcıların yorumlarının davalı şirketle ilişkilendirilmeye————-ile ilgili olduğu, davalının müşterilerine kötülediği iddialarının gerçek dışı olduğu, davacının hiçbir delil sunamadığı davalının davacıyı müşterilerine kötülediği ve bu şekilde haksız rekabete neden olduğu iddiasının tamamen gerçek dışı olduğu, hiçbir delile dayanmayan haksız iddiaya dayanan tüm taleplerinin reddinin gerektiği, açıklanan tüm nedenlerle; öncelikle —— tedbiren kapatılmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulü halinde tahkikat yapılmaksızın davanın esasını halleder şekilde bir karara neden olacağından ve ihtiyati tedbir verilmesi için kanunen gerekli şartlar oluşmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddini, davalı şirkete karşı açılmış işbu haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE: Davanın hukuki niteliği itibariyle, davalı tarafça yapılan haksız rekabetin tespiti ve haksız rekabetin meni ile maddi ve manevi tazminat talebinden ibaret olup davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 08/12/2020 tarihli duruşmada 7251 Sayılı Yasanın 58. maddesi ile TTK’nın 4/2 maddesinde yapılan değişiklik neticesinde yargılamaya basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
— tarihinde——– dinlenilmesi için talimat yazıldığı, —– Talimat numarası aldığı, talimat yazısının gereği yerine getirildiğinden talimatın mahkememize iade edildiği görüldü.
10/10/2019 tarihli bilirkişi heyetinden alınan kök raporda özetle; Davalı şirkete—— içerik açısından davacının sitesinden farklı olduğu, her iki tarafında kullandıkları iş modelinin ne davacıya ne de davalıya ait olduğu, aksine uzun zamandan beri bilinen ve kullanılan —–olduğu, bu sebeplerden ötürü dava konusu ihtilafta bu ——bir haksız rekabete rastlanılmadığı, her iki tarafın da hitap ettiği kitlenin ——– olduğu, davacı ile dilekçesinde belirtilen ——— arasında sürekli edimleri içeren bir borç ilişkisi kurulduğunu gösteren bir bilgi veya belgeye rastlanılmadığı, hedef kitlenin sıradan bir üyesinin —-olmasının da TTK m.55/1-b-1 bağlamında ‘——-” olarak değerlendirilemeyeceğini, bu durumda davalının davacı ile aynı — kendi — yapmasının tamamen —kapsamında olduğu, davalı gerçek kişinin dosyaya sunulan açıklamalarının dürüstlük kuralına aykırı ve gereksiz yere incitici olduğu açık olsa da bu açıklamalar ile davacıları veya onların —— hedef aldıklarının belli olmadığı, zira dosya incelendiğinde, ——– ürün alıp satmak için üye olabildikleri çok sayıda — yerinin bulunduğu, bu sebeple dava konusu ihtilafta kötüleme suretiyle haksız rekabet eylemine de rastlanamadığına ilişkin sonuç ve kanaatlerini bildirir rapor sunmuş oldukları görüldü.
23/10/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Takdirin mahkemeye ait olması üzere, 10/10/2019 tarihli kök raporunda belirtilen kanaatlerini muhafaza ettiklerine ilişkin rapor tanzim etmiş oldukları görüldü.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunma, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının ilk olarak davalı tarafça—- suretiyle haksız rekabet gerçekleştirdiği iddiasında bulunduğu, dava konusu—— tasarımlarının birbirlerine yakın olduğu,—- oluşturulmasında kullanılan teknolojiler bakımından davacı şirketin sitesinde kullanılan —– geliştirildiği, davalı şirketin sitesinde kullanılan teknolojinin———olduğu, —- sistemlerinin farklı olduğu, içerik olarak aynı veya benzer ürünler sattıkları, bunun— olmalarından kaynaklandığı, ancak mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan teknik değerlendirmelerin yerinde olduğu, zira gerek — ve ——-açısından tarafların —– benzerlik göstermediği, davalının davacının sitesinden haksız yere faydalanmadığı ve karışıklığa yol açacak şekilde davranmadığı, yine davalının davacının müşteri çevresini yanına çekmeye çalıştığına dair iddia yönünden TTK 55/1-b-1. maddesi gereğince haksız rekabet halinin gerçekleşmesi için davalının davacının müşterileriyle aralarındaki sözleşmesel ilişkiye aykırı davranmaya müşterileri yöneltmeye yönelik bir eylemde bulunması gerekmekte olup her iki tarafın müşteri —-olduğu, sözleşme yapma özgürlüğü içerisinde tarafların hareket edebileceği, ayrıca davacının davalının davacıyı ve faaliyetleri ve sitesini kötülediğine dair iddia bakımından ise davalı gerçek kişinin açıklamalarının davacılarla ilgili olduğu, davacı şirketi kastettiği noktasında somut veriler bulunmadığından davacının haksız rekabet iddiaları kanıtlanamadığından açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90-TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Maddi tazminat yönünden davalı taraflar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden davalı taraflar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde—– esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.