Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/547 E. 2020/234 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/547 Esas
KARAR NO : 2020/234

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/05/2017
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı ————- ürünleri satımı konusunda anlaşma sağlandığını, sözleşme uyarınca ———-sözleşmede belirtildiği tarihte malları teslim edeceği konusunda mutabakata varıldığını, siparişle birlikte davacı müvekkilinin teminat olarak da karşı tarafa———- tarihinde verildiğini, teminat olarak verilen çeke rağmen sözleşmeye konu malı müvekkiline süresinde teslim etmeyerek taahhüdüne aykırı hareket ettiğini, bu nedenle taraflar arasında 22/03/2017 tarihinde söz konusu çekin iadesine ilişkin protokol imzalandığını, davalının sözleşme konusu malları ile çeki müvekkiline iade etmediğini, ancak teminat olarak verilen çeki diğer davalı ———- ettiğini, ancak söz konusu ciro protokolden sonra yapıldığından geçersiz ve ciro zincirinin koptuğunu, davalılar arasında bağlantı bulunduğu, davalı banka müvekkili ile diğer davalı ————-Arasında satım sözleşmesi ve bu sözleşmeye istinaden dava konusu çeklerin verildiğini, anılan çeke istinaden teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini, çeke ödeme yasağı konulmasını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çek karşılıksız çıkmış ve borcun tahsil edilememesi üzerine de borçlular aleyhine İstanbul ——. İcra Müdürlüğünün —— sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, iyi niyetli meşru hamil olan müvekkilinin bahsi geçen protokolün tarafı olmadığını, bu nedenle temel ilişkiye dayalı iddiaların müvekkili bankaya yöneltilmesinin mümkün olmayacağını, çekin bedelsiz olduğu ve çek olma vasfını yitirdiğini, davalının bu iddiası da hukuki temelden yoksun olduğunu, kambiyo senetleri TTK’da sınırlı sayıda düzenlenmiş ve sıkı şekil şartlarına bağlandığını, dava konusu çek, kayıtsız şartsız bir borç ikrarını ihtiva eden ve geçerlilik şartlarına haiz bir kambiyo senedi olduğunu, davacının mesnetsiz iddiasının reddine, davacı tarafın davayı açmakta haksız ve kötüniyetli olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı —————- usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmiş ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraf delilleri toplanmış, dosya kapsamında yapılan incelemede davacı ile davalı———- ve bu sözleşme kapsamında 22.03.2017 tarihli protokol imzalandığı görülmüştür. Dava konusu kambiyo senedine ilişkin sözleşme ve protokolde senedin teminat senedi olarak verildiği düzenlenmiş ve davalı ——–tarafından yargılama süresi boyunca sözleşme ve protokol altındaki imzalara ilişkin bir itirazda bulunulmadığı gibi mahkememizce yapılan ve gerekli şerhleri içeren tebligata da bir cevap verilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı , toplanan deliller, imzası inkar edilmeyen sözleşme ve protokol hükümleri dikkate alındığında dava dosyasına konu çekin teminat senedi niteliğinde olduğu ve bu çek yönünden davacı şirketin ———- yönünden ise dava konusu çekin üzerinde çekin teminat amaçlı verildiğine dair bir kayıt bulunmadığı, bu durumda davalı bankanın dava konusu çeki iktisabında bile bile borçlunun zararına hareket ettiği yönünde dosya kapsamına delil ibraz edilmediği, davalı bankanın iyi niyetli ve meşru hamil olarak çeki devraldığı anlaşıldığından davalılardan ——— hakkında açılan davanın reddine, davacı vekilinin ispatlanamayan kötüniyet tazminat talebinin reddine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun açık hükümleri gereği çekin iptalini talep etme hakkının hamilde olması ve keşidecinin talepte bulunmasının mümkün olmaması sebebiyle yasal koşulları oluşmayan çeklerin iptali ve davacıya iadesi talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile,
1-a) Davalı—————– hakkında açılan davanın REDDİNE,
b-)Davalı vekilinin yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin Reddine,
c)Davalı ———- tarafından yapılan 109,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
d-Davalı ————– taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——– esaslara göre belirlenen 6.552,50-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
2-a-)Davalı————– Şirketi hakkında açılan davanın kabulü ile;
Davaya konu İstanbul —–. İcra müdürlüğünün —– esas sayılı icra dosyasında takip konusu yapılan —— bedelli keşidecisi ————– olan çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
b-)Yasal koşulları oluşmayan çekin iptali ve iadesi isteminin Reddine,
c)Karar harcı 3.022,72-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 755,68-TL harcın mahsubu ile bakiye ——-. taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
d-Davacı tarafça yatırılan ——– alınarak davacıya verilmesine,
e-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 171,30-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 207,30-TL yargılama giderinin davalı——— tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
f-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
g-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–. deki esaslara göre belirlenen——- alınarak davacıya verilmesine,
3-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekili ile davalı banka vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.