Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/528 E. 2021/870 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/528 Esas
KARAR NO: 2021/870 Karar
DAVA:Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 09/05/2017
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı Vekili — Tarihli Dava Dilekçesinde Özetle: Müvekkili banka ile müflis şirket arasında —– imzalandığını ve krediler kullandırıldığı, — asaleten ve kefaleten kredi borçlarının bulunduğunu, — kredi borçlarını ödememesi nedeniyle,—- no’lu ihtarnamelerinin keşide edildiği, ihtarnamelerin tebliğine rağmen borçlarını ödemeyen —-dosyaları üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, —– alacak kayıt talebinde bulunulduğunu, ancak bu taleplerin alacak talebi yargılamayı gerektirdiğinden gerekçesiyle red edildiği, —- müvekkil bankaya olan asaleten ve kefaleten olan borçlarının banka kayıtlarıyla sabit olduğu, açıklanan nedenlerle; —- iflas tarihi itibariyle —- alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK 235 .maddesi uyarınca açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı; davacı/temlik eden bankanın reddedilen — tarihi itibariyle —— alacaklarının —– kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—– esas dosyası celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, konunun uzmanlık gerektiren noktalarında —-tarihli bilirkişi ek raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
Bir iflas alacaklısının, sıra cetveline yazılmasını talep ettiği alacağı —– tarafından tamamen ya da kısmen reddedilmesi durumumda —-aleyhine kayıt kabul davası açılabilmektedir.
—- itibariyle mevcut olan alacaklıların kaydı yapılabilir. İflas tarihinden sonra doğan alacaklar için sıra cetveline itiraz davası açılamaz. —–
İİK nun 325.maddesine dayalı olarak açılan kayıt kabul davaları en son ilan tarihinden itibaren — açılmalıdır. İş bu süre hak düşürücü niteliktedir.—- alacak yazdırılırken tebliğe elverişli adres gösterilmesi ve tebligat giderleri de peşin ödenmek suretiyle,—–alınacak kararların kendilerine tebliği talep edilmiş olan alacaklılara ise, alacağın kabul veya reddediliği ayrıca tebliğ edilir. Bu halde, sıra cetveline itiraz davası açama süresi, ilan tarihinden itibaren değil, İİK 223/3 maddesi uyarınca tebligatın yapıldığı günden itibaren başlar.
Somut olayda, dava—- günlük hak düşürücü sürede açılmıştır.
Kayıt kabul davasında, taraflar iddia ve savunmalarını alacak davasında olduğu gibi ispat etmekle mükelleftirler.
Davacı şirketin ticari defterlerinin lehine delil olarak kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu iddiasının incelenmesi; Ticari defterlerin sahibi lehine delil olabilmesi için kanuna göre eksiksiz tutulmuş , açılış ve kapanış onayları yaptırılmış, ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
HMK 222/4 maddesi uyarınca açılış ve kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. Bu düzenlemeye göre, ticari defterlerde bulunan kayıtlar açılış veya kapanış onayları bulunmasa ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamasa da sahibi aleyhine delil olarak kabul edilir.
Somut olayda taraflar arasında, ticari ilişkinin mevcut olduğu yönünde herhangi bir uyuşmazlık yoktur.
İİK’nın 195/1. maddesinin “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” hükmü uyarınca iflas tarihine kadar doğan iflas alacağı ve fer’ileri ile takip masrafları konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, belirlenen tutarın kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekir. İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. İİK’nın 196/3. maddesi uyarınca asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. —-
Davaya konu olayda davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi incelemesi yaptırılmış — tarihli bilirkişi raporunda özetle;—Davacı —– limit ile çerçeve niteliğinde ve süresiz olarak—akdedilmiş olup, —- üzerinden kefalet imzalarının bulunduğu, —– düzenlendiği her iki Şirket ve diğerleri ile çapraz şekilde kefalet sözleşmelerinin düzenlendiği , temlik eden bankanın sunduğu hesap ekstrelerinde Davalı—– borç kaydının olduğu ve kredi rakamlarının birbirini teyit ettiği dava dışı bankanın hesap ekstresinde müflise kullandırılan kredi bakiyesinin —-olduğu görülmüş olup bu tarihten —– tarihine kadar akdi faiz yürütülmek suretiyle davacı alacağının — olarak hesaplandığı, davalı müflis şirketten kefaleten olan alacağının ise— olarak hesaplandığı, ——- asaleten ve kefaleten olan alacağının ——-tutarındaki davacı alacağının, adi alacak olarak masaya kayıt ve kabul edilmesinin uygun olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
—tarihli bilirkişi ek raporunda özetle —Davacı , dava dilekçesinde — reddedilen alacak talebine ilişkin olarak — olmak üzere toplam — alacağının kayıt kabulünü talep etmiş, —- taraflar arasında aktedilen — —Temlik alan davacının, davalı müflisten asaleten ve kefaleten olan alacağı —- olarak hesaplanmış olup başkaca bir kredi alacağı bulunmadığından toplam —— tutarındaki davacı alacağının, adi alacak olarak masaya kayıt ve kabul edilmesinin uygun olacağı, görüş ve kanaatine varılmıştır…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava dışı/temlik eden banka ile davalı arasında akdedilen — hesabı ve ticari krediler kullandırılmakla temlik alan/davacının, davalı/müflis şirketten asaleten ve kefaleten olan alacağının— olduğu, davacı tarafın başkaca bir kredi alacağı bulunmadığı anlaşılmış, davanın kısmen kabulü ile, davacının müflis şirketten alacağı olarak tespit edilen —— tarihi itibariyle davalı müflis şirketin —– kayıt ve kabulüne, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Yargılama gideri, vekalet ücreti ve harçlar yönünden ;
Kayıt kabul davaları alacağın —-kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın tahsiline yönelik olmadığından, alacağın—- kaydına karar vermekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir.
Yine kayıt kabul davaları, alacağın —- kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından, bu tür davalarda vekalet ücreti ve harcın maktu olarak belirlenmesi gerekir—-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen KABULÜ İLE,
-Davacının —- itibariyle davalı müflis şirketin iflas masasına kayıt ve kabulüne,
-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 -TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 31,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 -TL başvuru harcı, 151 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750.000 -TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 932,40 -TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluklarında kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/10/2021