Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/187 E. 2018/1177 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/187 Esas
KARAR NO : 2018/1177
DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 05/10/2012
KARAR TARİHİ : 23/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 2008 yılında dünya çapında piyasalarda yaşanan ekonomik kriz ve iş hacmindeki azalma nedeniyle müvekkili şirketin mali sıkıntı içine girmesi sonucu borca batık hale geldiğini, bununla birlikte iyileştirme projelerine göre faaliyetlerine devam etmesi halinde borca batıklıktan kurtulabileceğini belirtmiş, İİK’nun 179 ve devamı maddeleri uyarınca davacı şirketin iflasının bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MÜDAHİL İSTEMLERİ :
Asli müdahil———-vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil——— vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil——– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil ———vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil ——–. vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil——- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil —-vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 179, 179 a-b ve TTK’nun 376 ve 377 maddelerinde düzenlenen iflas erteleme istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen karar temyiz edilmiş, ilk bilirkişi raporunda, davacının borca batıklığı tespit edilirken rayiç değerler üzerinden bir hesaplama yapılmışken, yargılama sırasında alınan sonraki raporlarda bu hesabın kaydi değerler üzerinden yapıldığı, davacının yargılama devam ederken borca batıklığının devam edip etmediği konusunda sağlıklı bir bilgi vermediği, rayiç değerler üzerinden bir rapor alınarak borca batıklık tespiti yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuş, usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyularak yargılama yapılmıştır.
Davacı şirket iflas erteleme talebi ile 15/10/2012 tarihinde başvurmuş, İİK’nun 179/b maddesinde belirtilen tedbirlerden 04/01/2013 tarihli karar ile yararlandırılmıştır.
Kararın bozulmasından sonra alınan 10/07/2017 tarihli dördüncü kayyım raporunda şirketin borçlarının 31/12/2016 tarihine göre arttığı, yine kaydi değerlere göre borca batıklık tutarının yükseldiği, 10/01/2017 ve 30/04/2017 tarihleri arasında 83.378,96 TL dönem zararının oluştuğu, hükümden önceki 30/10/2018 tarihli on dokuz nolu son kayyım raporunda kaydi değerlere göre davacı şirketin 64.606,12 TL miktarında borca batık olduğu, şirketin işletme sermayesinin gerilediği, dönen varlıklarla kısa vadeli yabancı kaynaklarını karşılayamadığı, net işletme sermayesinin yeterli düzeyde olmadığı, kamu borçlarının toplam borçların %62,51 ‘ine tekabül ettiği bildirilmiştir.
Bozma ilamına uygun olarak şirketin rayiç değerlerle borca batık olup olmadığının tespiti açısından şirket mal varlığı ve aktiflerinin rayiç değere göre belirlenmesine ilişkin teknik bilirkişilerden alınan rapordan sonra mali bilirkişiler rayiç değerlere göre sundukları 06/11/2018 tarihli raporlarında davacı şirketin kaydi olarak 63.940,71 TL borca batık görünmesi ile birlikte rayiç değerlere göre 222.455,51 TL borca batık olduğunu, yakın zaman içinde de borca batıklıktan çıkmasının mümkün görülmediğini ve rasyonel bir tarih aralığında iyileşme ümidinin mevcut olmadığını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı, bozma ilamı, bozma ilamına uygun olarak alınan ve mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen denetime elverişli nitelikteki teknik ve mali bilirkişi kurulu raporları ve kayyım raporları ile her ne kadar mahkememizce yapılan yargılama sonunda davacı şirketin iflas erteleme talebinin kabulüne karar verilmiş ise de bozma ilamında da belirtildiği üzere rayiç değerle alınan raporda davacı şirketin borca batık olduğu tespit edilmekle birlikte davanın başından hüküm tarihine kadar geçen süre içinde de kayyım ve bilirkişi raporlarına göre borca batık olup borca batıklıktan hiç kurtulmadığı, dava tarihinin 15/10/2012 olup davacı şirketin tedbir kararlarından 04/01/2013 tarihinde yararlandırılmasına ve hüküm tarihi itibariyle beş yıllık sürenin dolmasına rağmen borca batıklıktan kurtulamadığı göz önüne alındığında Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 07/03/2018 tarih 2017/390 esas ve 2018/2084 karar sayılı ilamında ve benzer ilamlarında da vurgulandığı üzere tedbir kararından itibaren beş yıllık süre içinde şirketin iyileşmemesi halinde iflasına karar verilmesi gerektiği, somut davada da her ne kadar davacı vekili son duruşmada dövizdeki aşırı artış ve inşaat sektöründeki durgunluğun dikkate alınması gerektiğini ve davacı şirketin 100.000,00 TL sermaye artırımı yapmayı planladığını beyan ederek süre verilmesini talep etmiş ise de bu istemlerin hüküme etkili olabilecek nitelikte istemler olmaması nedeniyle beş yıllık sürenin dolmuş olması nedeniyle kabul edilebilir nitelikte bulunmadığı göz önünde tutularak kayyım raporlarına ve özellikle son rapora göre davacı şirketin kaydi değerlere göre dahi borca batıklıktan kurtulmadığı gibi şirketin işletme sermayesinin gerilediği, dönen varlıklarla kısa vadeli yabancı kaynaklarını karşılayamadığı, net işletme sermayesinin yeterli düzeyde olmadığı, bunun yanında geçen beş yıllık süreye rağmen davacı şirketin gerek kaydi gerek ise rayiç değerlere göre borca batıklıktan kurtulmadığı gibi iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı nitelikte olmaması nedeniyle şirketin davanın başından bu yana iyileşme göstermediği ve iflas koşullarının oluştuğu dikkate alınarak davanın reddi ile davacı şirketin iflasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ İLE, İstanbul ticaret sicil müdürlüğünün —– sicil numarasında kayıtlı ——-İFLASINA,
2-İİK.nun 165(1)maddesi uyarınca iflasın 23/11/2018 gün ve saat 10:32 itibariyle açılmasına,
3-İİK.nun 166(1)maddesi uyarınca iflasın açıldığının derhal İstanbul Anadolu Adliyesi İflas Müdürlüğüne bildirilmesine,
4-İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca iflas müdürlüğünce gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
5-Kısa karardan sonra gerekçeli kararın bir örneğinin de iflas müdürlüğüne gönderilmesine,
6-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 21,15 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 14,75 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Davacı ve müdahil taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça ve müdahil taraflarca peşin yatırılan gider avansından artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren on gün içinde Yargıtay yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve hazır bulunan müdahil vekillerin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.