Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/18 E. 2019/742 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/18 Esas
KARAR NO : 2019/742
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/01/2017
KARAR TARİHİ: 13/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında cam filmi uygulaması yapılmasına ilişkin ticari ilişki kurulduğu, davalının müvekkili şirket tarafından tanzim edilen—– ve —- tarihli fatura konusu borcu ödemediğini, davalıya——–.Noterliği aracılığıyla ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye cevap verilmediğini, bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, İstanbul Anadolu 25.İcra Dairesi’nin ——-E. Sayılı dosyası ile icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, faturaların taraflar arasında bir borç ilişkisinin doğduğunun ispatı için yeterli olmadığını, davacı tarafından müvekkili firmaya eksik ve ayıplı mal teslim edildiğini, buna rağmen fatura gönderildiğini, yapılacak yargılama neticesinde bu hususun aydınlatılacağını, yalnızca faturaların taraflar arasında bir borç ilişkisinin doğduğunun ispatı için yeterli olmadığını, fatura düzenlenmiş olsa dahi satıcı tarafından öncelikle malın tesliminin eksiksiz gerçekleştirilmiş olması gerektiğini, aksi halde malı gerekli şekilde teslim etmemiş olan satıcının fatura düzenlenmiş olsa dahi alacak miktarını talep edemeyeceğini belirterek davanın reddi ile, davacı taraf aleyhine icra takip tutarının %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki ticari ilişki dolayısıyla faturadan kaynaklı cari hesap alacağına ilişkin olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı tahsiline ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiş, icra dosyası celp edilmiş, alacağa dayanak cari hesap ekstresi ve fatura suretleri dosya içerisine alınarak incelenmiş, bilirkişi raporu alınmış, yargılama sırasında 28/02/2018 tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır
İtirazın iptali istemine konu, İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —– tarihinde İstanbul 25.. İcra Müdürlüğü’nün ——– sayılı dosyasında başlatılan takibin alacaklısının ——–Borçlusunun——— takibin faturaya dayalı cari hesap ekstresinden kaynaklı 3.323,36 TL asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; borçlu vekili tarafından verilen 04/10/2016 tarihli itiraz dilekçesinde Borca, İşlemiş faize ve borcun tüm ferilerine itiraz edildiği, alacaklı vekilinin talebiyle dosyanın İstanbul Anadolu İcra Müdürlüklerine gönderildiği, usulüne uygun düzenlenen ödeme emrinin borçluya ——- tarihinde tebliğ edildiği;borçlu vekili tarafından süresinde 04/10/2016 tarihinde itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlayılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, tarafların tacir olması ve delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş, gerekli ihtarlar yapılmış, davacı tarafından inceleme gün ve saatinde defterler hazır edilerek defterler ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalı vekili tarafından inceleme günü ara kararı tebliğ edilmiş ancak incelemeye katılınmamış ve daha sonrasında da mahkememize şirket defterlerinin incelenmesine yönelik herhangi bir talepte bulunulmamıştır. Bilirkişi Mali Müşavir——— tarafından 20/11/2018 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişiden alınan 20/11/2018 tarihli rapor içeriğine göre,” davacı şirket tarafından ibraz edilen 2016 yılına ait ticari defterlerin; envanter defterinin açılış tasdikinin bulunduğu, davacı şirket defterlerinde takip tarihi itibari ile 3.323,36-TL tutarınca alacağının raporlandığı, davaya konu faturalar ile ödeme tutarlarının davacının ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, taraflar arasında ilgili sözleşmelerin bulunduğu, davacı tarafından davalıya hitaben düzenlenen faturalara davalı tarafından kabul, ret veya iade işleminin yapıldığı ile ilgili dosyada herhangi bir bilgi bulunmadığı, davalı tarafından da ticari defterlerin sunulmadığı, davacının davalıdan 3.323,36-TL tutarında alacağının bulunduğu ve bu alacağa takipte yıllık % 10,50 ve sonraki dönemlerde değişen oranlarda avans faizi işletilmesi gerektiği, borçluyu temerrüde düşürücü ihtarın tebliğ şerhinin dosya kapsamında olmaması sebebiyle işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı” tespit edilmiştir.
Davacı vekili tarafından verilen rapora karşı beyan dilekçesinde ,tebliğ şerhinin dosya kapsamında bulunduğundan işlemiş faiz talebinin de kabul edilmesi istenilmiş, davalı vekili tarafından ise eksik ve ayıp iddiasında bulunularak tanık dinletme ve ek rapor talebinde bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sırasında bilirkişiden alınan hükme ve denetime elverişli rapor birlikte değerlendirildiğinde, yargılama süresince davalı vekili tarafından, süresinde, hiçbir bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı gibi inceleme gün ve saatin de ticari defterlerin hazır edilmediği anlaşıldığından soyut ve hukuki dayanaktan yoksun iddialara itibar edilmeyerek ek rapor alınmasına yer ve gerek görülmemiş, dosya kapsamında yapılan incelemede davacı tarafından davalıya gönderilen——— yevmiye nolu ihtarnamenin tebliğ şerhinin bulunduğu ve tarihin ———– olduğu anlaşıldığından , mahkememizce re’sen yapılan hesaplama sonucunda davacı vekilinin temerrüt tarihinden takip tarihine kadar olan işlemiş faiz alacağı talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile davalının İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile; takibin 3.323,36 TL asıl alacak ve 83,36 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.406,72-TL ile işleyecek faiz yönünden davacının usul ve yasaya uygun görünen takip talebindeki faiz talebi doğrultusunda (her iki tarafında tacir olması sebebiyle ) asıl alacağa yıllık %10,5 oranını geçmemek koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi üzerinden devamına, davaya konu alacağın faturadan kaynaklı olması sebebiyle likit bir alacak söz konusu olduğundan davacı lehine 3.323,36 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ve davalının davaya konu İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile;
Takibin 3.323,36 TL asıl alacak ve 83,36 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.406,72-TL ile işleyecek faiz yönünden asıl alacağa yıllık %10,5 oranını geçmemek koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi üzerinden devamına,
Hükmedilen 3.323,36 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 232,71-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 58,18-TL harcın mahsubu ile bakiye 174,53-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 58,18-TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 89,58 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
4-Davacı tarafından yapılan 195,00-TL tebligat gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 895,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davanın kabul edilen bölümü için; davacı yararına karar tarihinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13(1) maddesi uyarınca takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7–Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. Maddesi gereği ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/06/2019