Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/148 E. 2020/858 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/148 Esas
KARAR NO : 2020/858
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 15/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin borçlu şirketten ticari ilişki nedeni ile alacağının bulunduğunu ve alacağın kaynağı olan faturaların tamamının ödenmemiş olması nedeni ile söz konusu bakiye alacak için———- sayılı dosyası ile faturalara dayanak gösterilerek icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu, itirazın işi uzatmaya ve müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet vermek amacıyla yapıldığını, itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu fatura suretlerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkilinin davacı ile bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, müvekkil şirket veya yetkilisinin davacı firmadan mal siparişinde bulunulmadığını ve mal alınmadığını, takibe konu faturalardan ve faturalara konu mallardan haberinin olmadığını, faturaların müvekkili şirkete veya yetkilisine tebliğ edilmediğini, icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, haksız ve kötü niyetle ikame edildiğini bu nedenle davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı faturalardan kaynaklı bakiye alacağın tahsili istemine ilişkin başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, vergi dairesinden taraf şirketlere ait BA/BS formları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, icra dosyası ve davaya konu fatura ve irsaliyeler dosya içine alınmış, yargılama sırasında ——— tarihinde kabul edilen 7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı T.T.K.’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasının değiştirilmesi sebebiyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlandırılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu,—— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —– tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —- borçlusunun—– olduğu; takibin bir kısım fatura alacağı açıklamasıyla —– asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; ödeme emrinin borçluya —– tarihinde tebliğ edildiği; borçlu tarafından süresinde —— tarihli dilekçe ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, davanın——— tarihinde ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, davanın niteliği, tarafların tacir olması ve taraflarca delil olarak ticari defterlerine dayanılması sebebiyle TTK.83-85 ve HMK.222.maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir. İnceleme gün ve saati her iki tarafa da tebliğ edilmiş , gerekli ihtarlar yapılmış, davacı tarafça inceleme gün ve saatinde defterler sunulmakla birlikte davalı taraf defterlerini ibraz etmemiş herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Davacı defterleri ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından —— tarihli rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle,” Davacı şirketin sunduğu —- yılına ilişkin ticari defterlerinin açılış onayına sahip olduğu ancak kapanış onayının bulunmadığı, davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturaların toplam —–tutarında olduğu, söz konusu faturalarda teslim alan imzası olmadığı, bununla birlikte faturalara konu emtiaların sevk edildiği irsaliyelerin üzerinde teslim alan imzalarının olduğu ancak teslim alan kişinin isimlerinin yazılı olmadığı, davalı yandan takip tarihi itibariyle ——– alacaklı olduğu, davalı yanın ise inceleme gününde defterlerini ibraz etmediği,” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Davacı vekili tarafından delil listesinde vergi dairesi kayıtlarına dayandığı görülmekle, davalının ilgili vergi dairesinden BA/BS formları celp edilerek dosya mevcut bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli ek raporda özetle, davacı tarafından davalı adına yana düzenlenen faturaların aylık bazda, ———— aşmadığı dolayısı ile söz konusu tebliğ maddesini göre, davalının —— tebliğ etmiş olsa bile bildirim zorunluluğunun bulunmadığı bir başka ifade ile, dosyaya sunulan ———– dava konusu faturaların tebellüğ edilip edilmediğinin anlaşılamayacağı” yönünde tespit ve değerlendirme yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, taraf iddia ve savunmaları ile bilirkişi kök ve ek raporu birlikte değerlendirildiğinde, bilindiği üzere ticari davalarda taraf defterlerinin karşılıklı incelenmesi gerekmekte olup, karşılıklı borç alacak ilişkisinin sağlıklı olarak tespiti ancak defter ve kayıtların karşılaştırılarak incelenmesi ile mümkündür. Yargılamanın gelinen aşamasında davacı defterlerinde davalı yana düzenlenen faturaların kayıtlı olduğu ve kaydı olarak —- alacaklı olduğu görülmekle birlikte davalı taraf gerekli ihtarlara rağmen inceleme gün ve saatinde defterlerini sunmamış herhangi bir mazeret de bildirmemiştir. Her ne kadar davalı tarafından taraflar arasında hiçbir ticari ilişki bulunmadığı yönünde savunmada bulunulmuş ise de davacı defter ve kayıtlarında davalı hesabında kısmi olarak tahsilatların yapıldığı görülmüştür. Yine dava konusu irsaliyeli faturalarda teslim alan kısmında imza olmakla birlikte ismin olmadığı anlaşılmış, davalı tarafından mal teslimi yapılmadığı yönünde savunmada bulunulmuştur. Gerek davalının ticari defterlerini inceleme gününde ibraz etmemesi sebebi ile bir bakıma ticari defterlerin karşılıklı olarak incelenmesine engel olması gerekse dava konusu irsaliyeli faturaların imza içermesi göz önünde bulundurularak, davalı şirket yetkilisine usulüne uygun isticvap davetiyesi çıkartılmış, isticvabının yapılacağı bildirilmiş, hazır olmaması halinde isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağına ilişkin gerekli ihtarlar şerh düşülmüş ancak belirlenen gün ve saatte davalı şirket yetkilisi hazır bulunmamış herhangi bir mazeret ve beyan dosyaya sunulmamıştır. İsticvabın hukuki niteliği ve sonuçları ile toplanan deliller hazara alınarak davacının davalıdan kendi defter ve kayıtları doğrultusunda ——alacaklı olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne davalının ——– sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin —–asıl alacak ve ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık % 10,50 oranını aşmamak kaydı ile değişen oranlarda avans faizi üzerinden devamına, faturaya dayalı alacak likit olup itiraz haksız olduğundan hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
-Davalının —— esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin —– asıl alacak ve ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık % 10,50 oranını aşmamak kaydı ile değişen oranlarda avans faizi üzerinden devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 766,29-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 135,49-TL harcın mahsubu ile bakiye 630,80-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 135,49-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 150,85-TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 886,85-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davalı tarafın yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/12/2020